Elazığ TSO olarak amaçlarının Baskil coğrafyasında üretilen kaysıların farkını ortaya koymak ve Malatya kayısı ile anılmasının yanlışlığına dikkat çekmek olduğunu aktaran Elazığ TSO Başkanı İdris Alan, "Amacımız Baskil kayısısının marka değerini ortaya koymaktır" dedi. Bazı Elazığ ve Kahramanmaraş milletvekillerinin ‘Malatya Kayısısı’ adını tartışmaya açmaları, kendilerine pay çıkarma çabalarına CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba karşı çıkarak, “Bizim rakibimiz Baskil değil, Elbistan değil. Bizim rakibimiz Özbekistan, İran gibi ülkeler.” dedi. Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Ziraat Fakültesi eski dekanı Orhan Gündüz ise, “Bunu tartışmaya açmak gaflet değilse cehalettir.” diye açıklama yaptı.
ELAZIĞ'IN DERDİ ŞİMDİ DE MALATYA KAYISISI MARKASI..
Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İdris Alan, MHP Milletvekili Semih Işıkver’in, Baskil ilçesinde yetişen kayısının ‘Malatya Kayısısı’ adıyla tanıtılmasının yanlışlığını gündeme getirmesinin ardından açıklamalarda bulundu.
Başkan Alan, "Bilindiği gibi Baskil sınırları içinde yetiştirilen ve kendine has tadı, aroması ve şekeri olan Baskil kayısımız, Malatya Kayısısı olarak ülke ve dünya piyasasında satılmakta ve Baskil yöresinin kayısısı da bu marka ile pazarlanmaktadır. 2023 depreminde birlikte Malatya Kayısı Borsası’nın yıkılması sonrası kayısı borsasının Baskil’de kurulmasını önerdik ve bu tarihte Etak’ı kurmaya başladık. Üreticilerimizle yaptığımız istişareler sonucu ilçemizde üretilen ürünlerin işlenip, paketlendikten sonra ‘Baskil Kayısısı’ markası ile pazarlanması amacıyla Elazığ Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin (ETAK) kurulmasını sağladık. 3 bin 500 metrekare alan üzerine kurulan tesis hem istihdam oluşturması hem de bölgede üretilen kayısıların değerinden alınmasını sağladı" diye konuştu.
Elazığ TSO olarak 2023 yılında yaşanan depremin hemen ardından Kayısı Borsasının Baskil’de kurulması yönündeki açıklamaların Malatya medyasının tepkisini çektiğini ifade eden Başkan Alan, "Hem siyasiler, hem kamu kurum ve kuruluşları hem de Malatya basını tarafından ‘Elazığ’dan Malatya Sınırı Aşan Meydan Okuma’, ‘Alan’ın Hedefinde Neden Hep Malatya Kayısısı Var’, ‘Malatya Kayısısını Artık Malatya Kaysısı Olarak Tanıtacağız’, ‘Elazığlı Başkan Coştu. Malatya Kayısısı Aslıda Baskil kayısıymış’ gibi tezvirat dolu manşetlerle eleştiri sağanağına tutulduk. Şunu öncelikle belirtmeliyiz ki ne benim ne de Milletvekilimiz Semih Işıkver’in Malatya kayısısı ve Malatyalı kardeşlerimizle alıp- veremediğimiz yoktur. Malatya bölgesinde üretilen kayısıların elbette ki kendine has özellikleri ve marka değeri vardır. Bu değerin ülke ve dünya pazarlarında yer bulması komşu il olarak bizleri de gururlandırmaktadır. Amacımız ve tek derdimiz, Baskil ilçemiz sınırlarında üretilen kayısıların da Malatya kayısısı olarak tescillemesi ve bunun resmi belgelerde de açıkça belirtilmesidir. Baskil yöresinde üretilen ve aroması, lezzeti ve şekeri ile Malatya kayısısından daha özel bir konumda duran Baskil kayısısının ‘Malatya Kayısısı’ markası ile pazarlanması ve Baskil kayısısının görmezden gelinmesi yanlışlığını dile getirmektir" şeklinde konuştu.
Alan, "Elazığ TSO olarak ‘İlçeleriyle Birlikte Büyüyen Elazığ’ projemiz kapsamında tüm ilçelerimizle birlikte Baskil ilçemizde üretilen kayısımızın gereken ekonomik değerine ulaşması yönünde çalışmalar yürütüp ETAK projemizi hayata geçirirken ve kendi ürünümüze sahip çıkma yönünde açıklamalar yaparken, Malatya kayısısını da görmezden gelmiyoruz. Milletvekilimiz Işıkver’in de Elazığ TSO olarak bizlerin de tek derdi Baskil coğrafyasında üretilen kaysılarımızın farkını ortaya koymak ve Malatya kayısı ile anılmasının yanlışlığına dikkat çekmektir. Amacımız Baskil kayısısının marka değerini ortaya koymaktır. İlimizin değerlerine sahip çıkmaya yönelik geçmişte bizlere gösterilen tepkilerin aynısının MHP Milletvekilimiz Semih Işıkver’e de gösterilmesini gereksiz ve anlamsız buluyor, vekilimizin bu konudaki açıklama ve çalışmalarını destekliyoruz. Amacımız, her bir şehrimizin ürettiği ürünlerin kendi adıyla ve tatlı bir rekabet içinde yarışmasını sağlamaktır. Zira Malatya kayısısı da Baskil kayısımız da ülkemizin bir değeridir. Ama Baskil coğrafyasında üretilen kayısılarımız ‘Baskil Kayısısı’dır. Ve bu gerçek artık kabul edilmelidir" ifadelerini kullandı.
“MALATYA KAYISISININ MARKALAŞMASI 50-60 YILLIK MÜCADELEYLE OLDU”
Elazığ ve Kahramanmaraş Milletvekillerinin Malatya Kayısısı ile ilgili açıklamalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da, “Bizim rakibimiz Baskil değil, , Elbistan değil. Bizim rakibimiz Özbekistan, İran gibi ülkeler.” dedi.
Elazığ ve Kahramanmaraş Milletvekillerinin Baskil –Elbistan ve Malatya Kayısısı ile ilgili açıklamalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba “Birkaç gündür Malatya kayısısı ile ilgili tartışmalar yürütüyor. Baskil de bizim kardeşimizdir, Elbistan da bizim kardeşimizdir. Onlarla birlikte kayısıyı tüm dünyaya tanıttık. bu tartışma doğru bir tartışma değildir”dedi.
Ağbaba sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada; “ Milletvekili arkadaşlarımıza çağrım şudur: Biliyorsunuz fındıkla ilgili bölgesel bir çalışma var. Gelin hep beraber bölgeye sahip çıkalım. Gelin hep birlikte kayısının üretim maliyetlerinin nasıl düşürülür, çiftçinin dertleri nasıl çözülür onu tartışalım. Gelin en kısa sürede Malatya Ticaret Borsası’nın ev sahipliğinde bir çalıştay yapalım. Malatya’nın, Elbistan’ın, Baskil’in sorunlarını, kayısının sorunlarını konuşalım.” Dedi.
Kayısının çok önemli sorunları olduğunu kaydeden Ağbaba, “ Malatya’da da , Elbistan’da da Baskil’de de bu sorunlar var. Örneğin su problemi çözülebilmiş değil. Hala zirai don paraları alınabilmiş değil. Hala kayısı dünyada hak ettiği değeri görmüyor. Kayısının daha fazla para elde etmesi için uğraşmalıyız. Malatya kayısısının dünyada tanınması 50-60 yılı aşan bir sürede oldu. Kayısının markalaşması uzun soluklu bir süre. Dolayısıyla Baskilli çiftçilerimizin, Elbistanlı çiftçilerimizin bu markaya sahip çıkması lazım. Dünya bu bölgenin kayısısını Malatya kayısısı diye tanıyor. Bizim rakibimiz Baskil değil, , Elbistan değil. Bizim rakibimiz Özbekistan, İran gibi ülkeler. Bu ülkeler kendi kayısıları daha fazla para etsin diye Malatya markasını vururken Malatya markasının tartıştırtılması hiçbir çiftçimize faydası yok. Dolayısıyla bu tartışmanın Malatyalı, Baskilli, Elbistanlı çiftçilere zerre kadar faydası yoktur. Malatya Milletvekili olarak kayısının daha fazla para etmesi için, kayısının hak ettiği yeri alabilmesi için mücadelemi Malatyalılar adına sürdüreceğimi belirtmek istiyorum” dedi.
FENDOĞLU'NUN AÇIKLAMASI..
MHP Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu, Elazığ'da başlatılan kampanyaya isim ve konu vermeden yaptığı değerlendirmede, "Coğrafi işaret demek tarım ürünlerinde markalaşma demektir. Markalaşma bir kişinin ya da ŞEHRİN tekelinde değil coğrafi işaret o yöredeki tüm üreticileri altına alan bir şemsiye misali kırsal kalkınma için çok önemlidir.BÖLGEMİZİN KAYSI ÜRETİMDE lokomotif şehri de MALATYA'DIR." ifadesini kullandı.
Fendoğlu tarafından paylaşılan 2025 kayısı üretim verilerine göre, Malatya’da 893.231 dekar alanda 40.870 çiftçi 8.932.288 ağaçla üretim yaparken, Elazığ’ın tümünde Baskil ilçesi dahil toplamda 101.829 dekar alanda 5.922 çiftçi 1.018.512 ağaç, sadece Baskil’de ise 81.468 dekar alanda 3.948 çiftçi 814.324 ağaç bulunuyor.
“MALATYA KAYISISI TÜRKİYE'NİN MARKASIDIR”
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Malatya Kayısısının Avrupa Birliği (AB) Coğrafi İşaret Tescili ile Türkiye'nin markası olduğunu vurgulayarak, kayısı tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Sadıkoğlu, kayısının sorunlarının birlikte çözülmesi gerektiğini söyledi.
MTSO Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Malatya TSO tarafından 2001 yılında Coğrafi İşaret, 2017 yılında ise Avrupa Birliği (AB) Coğrafi İşaret tescili alınan Malatya Kayısısının, yıllık 500 milyon doları bulan ihracat geliriyle ülkemizin stratejik tarım ürünlerinden biri olduğunu vurgulayarak sadece Malatya'nın degil Türkiye'nin markası olduğunu belirtti.
Başkan Sadıkoğlu, son günlerde Malatya’da ve Baskil’de üretilen kayısılar üzerinden yapılan tartışmaların iki şehre de fayda sağlamayacağını ifade ederek, “Kayısı bizi ayrıştıran değil, aksine birleştiren bir güçtür. Kayısımızın üretiminden ihracatına kadar çeşitli sorunlarımız var ve bu sorunları çözmek için birlikte hareket etmemiz lazım. Bakınız fındıkta ve zeytinde olduğu gibi bölgesel hareket sorunların çözümüne hız kazandırıyor. Malatya, Baskil ve Elbistan olarak birlikte hareket etmeliyiz” dedi.
Sadıkoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“12 Nisan’da yaşadığımız zirai don sonrası başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünya pazarının bir kısmı kayısı üretimi yapan diğer ülkelere kaymaya başladı. Bu durum önümüzdeki yıllarda hem Malatya’daki hem de Baskil’deki ve Elbistan'daki üreticilerimiz için büyük bir risk oluşturuyor. Gelin kardeş şehirler olarak bölgemizde üretilen kayısımızın dünyada daha fazla tüketilmesi için çalışmalar yapalım. Kayısıdan elde ettiğimiz döviz gelirini yükseltmek için birlikte mücadele gösterelim.”
Sadıkoğlu, Malatya ve çevresinde üretilen kayısının dünya pazarında daha fazla tercih edilmesi için atılacak her türlü adıma Malatya TSO olarak hamilik yapmaya hazır olduklarını da ifade etti.
“MALATYA KAYISISINI TARTIŞMAYA AÇMAK CEHALETTİR…”
Malatya Turgut Özal Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Ziraat Fakültesi eski dekanı Prof.Dr. Orhan Gündüz ise, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Baskil kayısısı diye ayrı bir çeşit yoktur. Baskilli üreticilerimiz, Malatya'da ıslah edilerek tescil edilen Hacıhaliloğlu, Kabaaşı, Çataloğlu gibi kayısı çeşitlerini yetiştirmektedir. Bunu tartışmaya açmak gaflet değilse cehalettir" dedi.
Elazığ, iha- malatyahaber.com