Onları kimi zaman turda kimi zaman kampta kimi zaman ise dağ bisikleti yarışlarında görebilirsiniz. Bir grup üniversite öğrencisinin kurduğu İnönü Üniversitesi Bisiklet Topluluğu (İÜBİS) yaptıkları çalışmalarla bisiklet kültürünün yaygınlaşmasına katkı sağlıyor.
Sosyal sorumluluk projelerine destek veren, Malatya’nın tarihi ve doğal güzelliklerini yerinde görmek için pedal çeviren üniversiteli bisikletçiler, düzenledikleri Balkan turuyla ülke gündemine de girmeyi başardılar.
5 Balkan ülkesini bisikletleriyle bin 200 kilometre pedal çevirerek turlayan bisikletçiler, ‘Keşf-i Kültür’ sloganıyla Avrupa Bisiklet Turuna çıktı ve 9 ülke 19 şehir gezdi.
Birçok farklı etkinliklerle gündeme gelen İÜBİS Topluluğunun Başkanı Uğur Özdemir, topluluğun çalışmaları hakkında bilgiler verdi.
“İÜBİS’İN KURULUŞU FİLMLERE KONU OLACAK CİNSTEN”
Özdemir, İÜBİS’in kuruluş hikayesini şöyle anlattı: “İÜBİS’in kuruluşu filmlere konu olacak cinsten. Topluluk kurucumuz Mehmet Said Erol, 2012 yılında üniversiteye bisikletle gidip geliyordu. Üniversiteye girmek için pembe yolda tur atarken, güvenlik görevlisi gelip, ‘burada bisiklet sürmek yasak’ diyor. Topluluk kurucumuzda ‘nasıl yasak olur?’ diyerek, tepki gösteriyor. Fakat onu zor kullanarak pembe yoldan çıkartıyorlar. Bisiklet sporuyla uğraştığı ve bu kültürün üniversiteye yayılması gerektiğini bildiği için direkt Sağlık Kültür Daire Başkanlığı’na Bisiklet Topluluğu’nun kurulması için bir dilekçe veriliyor ve topluluk kuruluyor.”
“EN AKTİF TOPLULUĞUZ”
Yoğun üye katılımıyla turlar düzenlediklerini anlatan Özdemir, “Türkiye çağına baktığımız zaman diğer topluluklara baktığımızda İnönü Üniversitesi Bisiklet Topluluğumuz hem aktiflik hem de üye sayısı bakımından Türkiye’nin en aktif ve kalabalık topluluğudur. Bir kişi, bir bisiklete sahip olduğunda başkalarıyla sürüş yapmayı pek istemez, aslında kültür budur. O nedenle grup sürüşleri dünyada pek yok ama Türkiye’de var. Biz, bir turda 100-200 kişi ile gidebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
“3 BİN 500-4 BİN KAYIT ALIYORUZ”
Özdemir, bisiklete yoğun bir ilgi olduğunu kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üniversite öğrencilerinin ilgisi yoğun, üye sayısı da bu anlamda artıyor. Bisiklet, yüzde 90’ının çocukluk hayalidir. Lise, üniversite çağına geldiğinde de onları bisiklete çeken bir faktör olduğu zaman ister istemez katılmak istiyorlar. Dönemin başında 3 bin 500-4 bin kayıt alıyoruz. Toplantıya bin ila iki bir arasında üye geliyor. İlk turda da 700-800 kişi oluyor. İlk tura katıldıktan sonrada bu işin o kadar kolay olmadığını görüyorlar. Çünkü bisiklet sporu, her spor gibi zorlukları olan hatta birçok spora göre daha zor olan bir spordur. Pedal çevirdikçe bacağınız, sürekli eğik durduğunuz için beliniz ağrıyacak, tur bittikten sonra 2-3 gün kendinize gelemeyeceksiniz. Biz, ilk turumuzu Yaygın’a düzenliyoruz, git-gel 20 kilometre ve 500-600 metrelik bir çıkışı var. Birçok insan dökülüyor, bu turdan sonrada 2-3 gün ayağa kalkamıyor ve vazgeçiyorlar. Vazgeçmeden devam edenlerde etkinliklere katılıyorlar.”
“MALATYA DIŞINDAN GELEN ÖĞRENCİLER DAHA YOĞUN İLGİ GÖSTERİYOR”
Özdemir, tarihi ve doğal güzellikleri görme adına bisikletin önemli bir rolü olduğuna dikkat çekerek, “Malatya dışından gelen öğrenciler daha büyük ilgi gösteriyor. Buraya geldiklerinde ‘Malatya’da neler olabilir?’ diye bir düşünce akıllarına geliyor. Merkeze bakıldığında yanılmıyorlar ama ilçelerine baktığımızda ilgilerini çekiyor. Battalgazi başlı başına bir tarih, Arslantepe Höyüğü’nü görüyorlar. Diğer ilçelerdeki tarihi ve doğal güzellikleri görüyorlar. Bizde ilçelere tur düzenleyip, kamp yapıyoruz. Turlara katılanlar mutlu oluyorlar. İl dışından gelen öğrencilerin Malatya ile ilgili fikirleri değişiyor. Arapgir’deki Kanyonu görebiliyorlar. Topluluğumuz, özellikle Malatya dışından gelen öğrenciler için bulunmaz bir Hint kumaşı özeliğine sahip oldu” diye konuştu.
“25 GÜNDE 5 BALKAN ÜLKESİNİ ZİYARET ETTİK”
Balkan turu öncesi birçok uzun yolculuk yaptıklarını ifade eden Özdemir, “İlk uzun turumuzu ‘Ecdadın izinde’ bisiklet turuyla bin 444 kilometre Çanakkale’ye yaptık. Bu tur 15 günde tamamlandı. İkinci senemizde Adana-Antalya arasında tur gerçekleştirdik. Üçüncü senemizde Samsun’dan Batum’a gittik.Ege turunu planladık ama bu turu gerçekleştiremeyince Balkan turu yapmaya karar verdik. Rektörümüz Prof. Dr. Ahmet Kızılay’da bu düşüncemize destek verdi. Gerekli izinleri aldık. İnönü Üniversitemiz ve Yeşilyurt Belediyesi’nin öncülüğünde tura koyulduk. Makedonya’dan sonra Arnavutluk’a geçtik. Karadağ’da pedalladık. Kosova’ya geçecektik fakat ‘oraya girip çıktıktan sonra Sırbistan’ın bizi almayacağını’ söylediler. Son rotamızda Bosna-Hersek oldu. Tabi bisikletle buraları geçmek kolay olmadı. Karabağ’ın Rozaje ilinde iki gün konaklamak zorunda kaldık. Sırbistan sınırından geçerken elimizde üniversitenin yazıları olmasına rağmen sınırda bizi reddettiler. Gerekli yerlerle irtibata geçtik iki gün sonra sınırdan geçebildik. Bisikletle gerçekleştirdiğimiz Balkan turu kapsamında büyük bir sıkıntı yaşamadık. 25 günde 5 Balkan ülkesini ziyaret ettik ve bin 200 kilometre pedal çevirdik” dedi.
“9 ÜLKE VE 19 ŞEHRİ GEZDİK”
Özdemir, ‘Keşf-i kültür Avrupa’ sloganıyla Slovakya’dan başladıkları bisiklet turunu İtalya’da tamamladıklarını kaydederek, “Dönem bitmeden önce Avrupa turu için başvuru yaptık, rektörümüz onayladı. Avrupa’ya ‘Keşf-i Kültür’ turu yapmak amacıyla Almanya’ya Şengen vizesi için başvuruda bulunduk. Maalesef iki hafta sonra bizi reddettiler. Büyük bir hayal kırıklığı yaşadık, hem maddi hem de manevi olarak sarsıldık. Bunun ardından yeni arayışlara girdik. Slovakya’ya başvuru yaptık ve kabul edildi. Avrupa Keşif Turu kapsamında bisiklet üzerinde 9 ülke 19 şehir gezdik. Slovakya’dan başlayan bisiklet ile Avrupa maceramız 9 ülke 19 şehir geçtikten sonra İtalya da son buldu Keşf-i Kültür Avrupa bisiklet turu projemiz kapsamında geçtiğimiz her ülke ve şehirde bisiklet adına gördüğümüz her şeyi kaydettik. Elde ettiğimiz verilerle sizler için hazırlayacağımız belgeselin sunumu çok yakında sizlerle buluşacak” ifadelerini kullandı.
Yeni Malatya Gazetesi
