DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, Malatya'daki basın toplantısında, hükümete sert eleştirilerde bulundu ve "sona doğru gidiyorlar"dedi.. Ağar terör üzerinden siyaset yapılmaması gerektiğinin belirterek,. Geçmişte bırakılmış olan terörün yeniden başlaması dikkat çekicidir diye konuştu.
Bingöl'de teröristler tarafından demiryoluna döşenen mayının patlatılması sonucu devrilen yük treninde şehit olan Malatyalı DDY Güvenlik Personeli Mehmet Şimşek'in ailesine başsağlığı dileğini iletmek üzere Pazar akşamı Elazığ'dan Malatya'ya gelen Ağar, geceyi Malatya'da geçirdi.
Ağar, Pazartesi günü de DYP il binasında bir basın toplantısı düzenledi.
Ağar, terör olaylarına değindikten sonra, bir daha o günlere dönmeyi asla istemediklerini de belirterek, şunları söyledi:
"Türkiye'nin beraberliğini, huzurunu bozmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Bunu kabul edebilmemiz mümkün değildir. Vatandaşı rahat ettirmek konusunda hiçbir hükümetin zaafiyet göstermeye hakkı yoktur. Terörü besleyen alt yapı olan işsizlik, ekonomik perişanlık ve fukaralığa karşı alınan hiçbir önlem olmadığını görmekten büyük bir üzüntü duymaktayım."
Çiftçi ve köylünün tamamen yok edildiği öne süren Ağar, Hiç kimse üretememekte, ürettiği ürünü satamamaktadır. Bu hükümet Türkiye'de tarımı ortadan kaldırmıştır. Kendisine dışardan yapılan telkinatlar bu sonucu doğurmaktadır. Kendi çiftçisini destekleyemeyenler elin çiftçisini desteklemektedirler. Esnaf, emekli, işçi memur büyük sıkıntıdadır.dedi.
"BU BİR ALİ CENGİZ OYUNU.."
Ağar konuşmasında şunları söyledi:
Vatandaşın bu kadar önemli meseleleri varken, Türkiye'de siyaset adına bilinen bir film yeniden vizyona konulmaktadır. Millete hiç bir şey vermeyen iktidar muhalefet çatışması adı altında ortaya konulan sahne milletin bıktığı bir sahnedir. Bu bir Ali Cengiz oyunudur. Milletin değerleri ile yaşamayı bilmezsiniz. Milletin meselelerini çözmek için gayret göstermezsiniz ama bir ağız dalaşı ile siyaset yaptığını zannediyorsunuz.
AKP iktidarının sonuna doğru gelindikçe baskıcı iktidar olmayı göze almaktadır. Türkiye'de millet meclisinde muhalefetin sesini kısmak için anti demokratik tüzük değişiklikleri yapmaktadır. Parti içindeki vicdan sahibi milletvekillerini dahi isyan ettirecek boyuttadır.
AKP iktidarı eskiden bir ileri bir geri gidiyordu, şimdi doğrudan sona doğru gitmektedir. Millet bu çaresizliğe isyan halindedir. İktidarın hesabının görüleceği zaman yaklaşmaktadır. Bu hesap görülecektir. Millete rağmen hiç kimse sandıktan kaçamaz.
Bu gün bir takım tuzu kuru kesimler erken seçim istikrarı bozar demektedir. Neyin istikrarı vardır. Çiftçinin perişanlığı mı istikrardır. Esnafın perişanlığı mı istikrardır. Emeklinin çürümüşlüğü mü istikrardır. Yoksa almış başını giden işsizlik rakamları mı istikrardır. Artan terör olayları mı istikrardır. Bu yapı Türkiye'yi nereye doğru götürmektedir. Millet yiyecek ekmeğe muhtaç iken milletvekilleri geçinemez diye fetva veren Başbakanları bu memleket duymak istemez.
Ağar daha sonra şunları söyledi:
Haklar özgürlükler alanında Türkiye'nin demokratikleşmesi alanında bu hükümette irade eksikliği vardır. Vatandaşın kendisine verdiği büyük desteğe rağmen bu hükümet bu desteğe layık olamamıştır. İktidarının ilk günlerinde uzlaşmayı öne çıkarmayan, toplumun geniş kesimleri ile mutabakat aramayan hükümet bu gün kendi beceriksizliğini ve başarısızlığını başka yerlere yıkma gayreti içerisindedir. Hükümetin kendine güveni yoktur ama Türkiye'nin kendine güveni vardır. Türkiye, yeni iktidarını AKP- CHP ekseni dışından çıkaracaktır. Hiç kimse sandıktan kaçamaz. Milletin arzusuna rağmen sandığa gitmeyeceğim demek, 5 seneyi dolduracağım demek imkanı artık bu iktidar için kalmamıştır.
Ağar; MİT, jandarma ve emniyetin telefon dinlemeleri ile ilgili yasa tasarısıyla ilgili olarak ta "Dünyanın her yerinde bu tür uygulamalar var ama önemli olan bunların yargı denetiminde olmasıdır. Bir hukuk devletinde bu tür yetkiler yargı denetimi içerisinde kullanıldığı vakit hukuki olur. Yargı denetimi dışına taşmaması gerekir. Bu konunun dikkatle izlenmesi ve denetlenmesi gerekir dedi..
Ağar, AKP'nin mecliste muhalefeti yok ettiğini ancak sokakta vatandaşı yok edemeyeceğini de belirterek daha sonra şunları belirtti:
"Vatandaşın vicdanının sesini kürsüden aksettirmeyen bir meclisin çıkardığı kanunun meşruiyeti tartışılır hale gelir. Geçmişte de muhalefeti yok ederek siyaset yapmak isteyen iktidarların sonu hep hüsran ve yıkılma olmuştur. Bu iktidarın da sonu bu olacaktır. Mecliste iç tüzüğü anayasaya aykırı olarak değiştirirsiniz. Muhalefeti çalışamaz hale getirirsiniz salon dışına çıkarırsınız. Erkekseniz 70 milyonu da çıkarın, bakalım dışarı nasıl çıkarıyorsunuz görelim. Vatandaşı da mı çıkaracaksınız Bu uygulamalar Türkiye'de demokrasiye karşı yapılmış hareketlerdir. AKP nin demokrasi inancı bu kadardır
HABER-FOTO: Selahattin GÖKATALAY