CHP adayları, Konak (Yukarı Banazı) ile kent merkezinde seçim çalışmalarını sürdürdüler.
Çalışmalarla ilgili CHP bülteni şöyle:
"Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 1. sıra milletvekili adayı Veli Ağbaba ve 2. sıra milletvekili adayı Ali Dağdelen, Yukarı Banazı esnafını ziyaret ederek sorunlarını dinlediler.
Daha sonra Aşağıbağlar Mahallesi’nde yapılan açık hava toplantısına katılan aylar, CHP’nin projelerini yurttaşlara anlattılar. CHP milletvekili adayı Veli Ağbaba burada yaptığı konuşmada, “Bu seçimin ayrı bir önemi var. Burada yoksulluk ile ilgili tek iddiası olan parti Cumhuriyet Halk Partisidir. 22 Mayıs’taki değişimden bu yana bu partide önemli şeyler değişti, hem genel başkan değişti, hem kadrolar değişti. Şimdi önümüzdeki dönemde Türkiye’nin sorunlarına teşhis koyan ve Türkiye’nin sorunlarını bilen bir kadro hem Malatya’da hem de Türkiye’de bir iktidar mücadelesi veriyor” dedi.
Türkiye’nin temel sorunu olan yoksulluğu bitirme mücadelesi verdiklerini kaydeden Ağbaba, şunları söyledi:
“AKP’nin oy aldığı yerlerde de aynı, CHP’nin oy aldığı yerlerde de aynı sorun var; yoksulluk ve işsizlik. Diyorlar ki Malatya büyüdü, Türkiye büyüdü diyorlar. Ben burada Aşağıbağlar mahallesinde soruyorum, burada 2002’den bu yana zenginleşen kimse var mı? Yok. Zenginleşen birileri var, ama burada yok. Zenginleşenler borsada hisselerini kullananlar, dışarıdan parasını getirenler ve bir de AKP’nin yandaşları. AKP’nin bir sloganı var diyor ki ‘İstikrar sürsün Malatya büyüsün’. Büyüyen bir şeyler var, zenginleşen birileri var. Sizlere birkaç örnek vereyim; Malatya’da icra dosya sayısı 115 bine çıktı. Türkiye’de yeşil kart kullanma oranı yüzde 18 iken Malatya’da yeşil kartlı sayısı nüfusun yüzde 35’ine ulaştı. Bunun anlamı şu; Malatya Türkiye’den daha yoksul. Yine Malatya’da her 4 kişiden 1 kişi yardıma muhtaç. Malatya’nın iller arasında ekonomideki büyüme sıralaması 61. Büyüyen bir şeyler var ama büyüyen sizlerin keseleri ve Malatya’nın ekonomisi değil.”
AKP’nin “Hayaldi Gerçek Oldu” sloganını da hatırlatan Ağbaba, Malatya’da yok edilen Sümerbank ve Tekel Sigara Fabrikalarını örnek vererek, “Gerçekti, hayal oldular” diye konuştu. Turgut Özal Tıp Merkezi’nde psikolojik tedavi görenlerin sayısının yaklaşık 5 kat arttığını kaydeden Ağbaba, bunun sebebinin de yoksulluk ve işsizlik olduğunu ifade etti. Ağbaba, yoksulluğun yok edilmesi için CHP’nin iktidara gelmesi gerektiğini vurguladı.
ESNAFLARLA..Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya milletvekili adayları kent merkezinde bulunan esnafların sorunlarını dinlediler. Yeni Buğday Pazarı’nı da ziyaret eden milletvekili adayları, esnaf tarafından yoğun ilgi ile karşılandılar. Esnafa konuşan CHP 1. sıra milletvekili adayı Veli Ağbaba, “Buğday Pazarı’na, Galericiler Sitesi’ne ve Mahrukatçılar Sitesi’ne bakın, doğru dürüst bir hizmet yok” dedi.
CHP’nin amacının zengin esnaflara ve büyük sermaye gruplarına daha iyi para kazandırmak değil, küçülen esnafın daha iyi şartlara ulaşmasını sağlamak olduğunu belirten Ağbaba, “Alışveriş merkezlerine karşı değiliz, ama alışveriş merkezlerinin şehrin göbeğinde esnaflarımızı bitirecek hale getirmesine karşıyız” diye konuştu.
Özelleştirmeye halkın tüm kesimlerinin karşı çıkması gerektiğini anlatan Ağbaba, sessiz kalındığı sürece Sultansuyu Tarım İşletmesi’nin de satılacağını belirterek, şunları söyledi:
“Malatya’da özelleştirilen kurumların hiçbirinde devletin kar ettiğini gördünüz mü? Devlet ve halk özelleştirilen yerlerden bir kuruş para kazandı mı? Bakın birçok yer var, gözlerini koymuşlar. Şimdi Şeker Fabrikası var ve onun yerine bir hastane yaptırılıyor. Herkesin karşı çıkmasına rağmen neden oraya yapılıyor?”
Ağbaba, Eski Hal Binası’nın 52 buçuk trilyona satıldığını hatırlatarak, “Hepimiz çok büyük paraya satıldı dedik. Yeni bir hal binası yapıldı, eskisinden kötü. Eski yer 52 buçuk trilyona satıldı, ardından AKP’nin bir milletvekili dedi ki o para çarçur edildi. ‘O belediye başkanı döneminde bir sürü pislik oldu, biz o pisliği temizliyoruz’ dedi. Şimdi bu belediye başkanı 4. sıradan AKP Milletvekili adayı” dedi.
Köy meralarının 49 yıllığına kiraya verilmesini de eleştiren Ağbaba, “Bunun anlamı şu; diyorlar ki köylüye sen hayvancılık yapmayacaksın. Sen gideceksin o kurumlarda çalışacaksın. Senin kendi patronluğunu yapmana gerek yok. Şimdi bir köylü kardeşimiz baktığı 10 tane hayvanı ile ailesini geçindiriyor, kimseye muhtaç olmuyor. Şu anki idare ne yapıyor? Bir işgal yapıyor. 100 yıldan beri, 1000 yıldan beri girdiğin toprağa giremezsin diyor köylüye” ifadelerini kaydetti.
Ağbaba, Malatya’da 20 tane hidroelektrik santrali (HES) kurulacağını belirterek, “Türkiye’nin enerji kaybı yüzde 20. Bütün bu HES’ler kurulursa yüzde 5 enerji üretecekler. Şimdi söyleyin bu Tohma kimin? İnsanlığın ve Allahın malı değil mi? Şimdi ise artık özelleştirildi ve özel şahıslara verildi. Tohma’nın akarı değiştirildi, verimli tarım arazileri yok edildi. Sadece oradaki Yeşiltaş, Irmaklı ve Ilıca köylerindeki insanların sesi çıkıyor, halkın sesi çıkmıyor. Bir tek o köylerdekilerin sesleri çıkıyor. Tüm Malatyalıların bu doğa katliamına karşı çıkması gerekiyor” diye konuştu.
Buğday Pazarı ziyaretinin ardından milletvekili adayları yıkılan Tekel Sigara Fabrikası’nın önünde bir açıklama yaptılar. Burada konuşan Ağbaba, şunları kaydetti: “AKP’nin bir sloganı var diyor ki ‘Hayaldi Gerçek Oldu.’ Maalesef Tekel Sigara Fabrikası gerçekti, hayal oldu. Şimdi biz bu anlamdaki özelleştirmeye karşıyız. Malatya’da yapılan özelleştirmelerin hepsinde halkımız şimdiye kadar hep zarar etmiştir. Et Balık kurumundan başlayarak Tekel Sigara Fabrikası, Sümerbank bunların hepsinde hep halk zarar etmiştir. Buradaki Tekel Sigara Fabrikası alanında herkesin hakkı var, sağcısı solcusu fark etmez, herkesin hakkı var. Ama maalesef halkımızın malları 2002 sonrasında bazı kişilere peşkeş çekilmiştir. Bunun aksini kim iddia ediyorsa bunu her yerde ve televizyonlarda tartışmaya hazırız.”
UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.