Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Hekimhan İlçesi’nde çeşitli ziyaretler gerçekleştirdi.
CHP Milletvekili Veli Ağbaba beraberinde CHP Hekimhan İlçe Başkanı Murat Karayazıcı, İl Genel Meclis Üyesi Nevzat Kızılaslan, il ve ilçe yöneticileri ile birlikte Hekimhan’a bağlı, Çanakpınar, Deveci Karaköçek, Aşağı Saz, Yukarı Saz ve Saraylı ve Dursunlu Köyleri ile Budak Mahallesi’ni ziyaret ederek, köylülerin sorunları dinledi.
Ağbaba, Yukarı Saz Köyü’nde yaptığı konuşmada “Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun Hekimhan ziyaretinde göstermiş olduğunuz ilgiye, coşkulu karşılamaya teşekkürlerimizi iletiyoruz. Sizlere Genel Başkanımızın selamlarını getirdim.”dedi.
Ağbaba “Seçimlerin üzerinden bir yılı aşkın süre geçti. Halkımız bizlere muhalefet görevi verdi. Bizler de sorunlarınızı TBMM’de en yüksek perdeden söylemeye çalışıyoruz. Bir yıl boyunca 78 defa meclis kürsüsünü kullandım. Malatya’nın sorunlarını gündeme getirdim. Bu yaz yaklaşık 200’e yakın köy gezdim. Tek amacımız vatandaşlarımızın daha mutlu olması için neler yapılabilir, bunu ortaya koymak.”ifadelerini kullandı.
CHP Milletvekili Ağbaba konuşmasının devamında “10 yıldan beri Türkiye’yi AKP hükümeti yönetiyor. 10 yılda AKP’nin yandaşları zenginleşti. Ama Hekimhan –Malatya zenginleşmedi. Zenginleşenler alın teri akıtanlar, emekçiler değil. AKP’nin dar çevresi.KPSS’de, hakimlik sınavında, polislik sınavında , ÖSYM’nin yaptığı tüm sınavlarda ,sınavı kazananlar onların dar çerçevesindekiler. Türkiye’de bir adaletsizlik var. İnsanları birbirinden ayıran bir yönetim var. Bu hükümet etnik kimlik ayrımı, mezhep ayrımı , zengin-yoksul ayrımı yapıyor. Ne yapacağız peki. Yapacağımız şey belli. Bizim Suriye’de ne işimiz var?. Irak’a demokrasi getireceğim dediler, Saddam gitti ,Irak’a demokrasi geldi mi? 1,5 Milyon insan öldü. Kimin döneminde AKP iktidarı döneminde. Peki şimdi Suriye’ye demokrasi gelir mi? ‘Suriye’de demokrasi yok’ diyorlar. Allah aşkına Türkiye’de demokrasi var mı? “ diye konuştu.
Ağbaba “Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un ziyaretine gittim. ‘Beni terör örgütü lideri olmakla suçluyorlar. Ben terör örgütü lideriysem, Türk Silahlı Kuvvetleri de terör örgütü o zaman. Yargılanan ben değilim, yargılanan karargah’ dedi. Şimdi genel kurmay başkanı içerde, bilim adamları içerde, milletvekilleri içeride. Hani nerede demokrasi? Cübbeli Ahmet Hoca davasında da hukuksuzluk var. Ergenekon’da da hukuksuzluk var. Muhalif olan herkesi içeri tıkmışlar. Ne yapacağız? Birliğimizi bütünlüğümüzü bozmayacağız. Türkiye bataklığa doğru sürükleniyor. Bu gidişi durdurmaya çalışan tek parti CHP. Tezkere oylamasında karşı çıkan CHP . Bu tezkerenin hesabını tarih soracak. CHP,özgürlük mücadelesinde, demokrasi mücadelesinde çaba gösteriyor. CHP, Pozantı cezaevinde tacize uğrayan çocukların yanında. CHP, cezaevinde hakarete uğrayan, işkence gören kadınların, kızların yanında. CHP insan hakları ihlallerinin olduğu her yerde.” İfadelerine yer verdi.