İngiltere’de dört gün önce başkent Londra’da patlak veren ve onlarca yıldır meydana gelen en şiddetli isyan eylemleri, dün gece üç büyük kente daha yayıldı.
Başta Londra’da olmak üzere üç gece boyunca devam eden şiddet olaylarının, yağmalamaların, maskeli ve başlıklı gençlerin kundaklama eylemlerinin ve alışveriş merkezlerinin tahrip edilmesinin ardından, İtalya’daki tatilini yarıda keserek ülkeye dönen İngiltere Başbakanı David Cameron, kriz komitesiyle TSİ 11:00’de bir araya gelecek.
Cameron’un kriz komitesiyle yapacağı görüşmede, şiddet olaylarının artmasının önlenmesine yönelik strateji belirleneceği, ayrıca isyan gösterilerinin neden patlak verdiği, çok hızla yayıldığı ve bütün bunlara hazırlıksız yakalanıldığının değerlendirileceği kaydediliyor.
Londra 2012 Yaz Olimpiyatlarına ev sahipliğine hazırlanırken yayılan kargaşanın, liderleri tedirgin ettiğine işaret ediliyor.
-"İNGİLTERE YANIYOR"-
Londra’da, 29 yaşındaki siyahi bir gencin polis tarafından öldürülmesinin ardından patlak veren gösteriler ve üç büyük kent olan Bristol, Birmingham ve Liverpool’a yayılan gençlerin binaları, araçları ateşe verdiği, çok sayıda yeri yağmaladığı isyan, bazı uluslararası ajanslar tarafından "İngiltere yanıyor"
başlığıyla verildi.
İngiltere’nin onlarca yıldır gördüğü en şiddetli isyan olduğu yorumları yapılan olaylarla ilgili polis, şiddet gösterilerinin Londra’nın ardından diğer kentlerde de taklit edildiğini kaydetti.
Dün gece geç saatlerde şiddet olaylarının kesilmesinden sonra Londra sokaklarında içleri eşyalarla dolu otomobillerin hızla geçtiğinin görüldüğü, yağmacıların bazı otomobilleri çaldığı haberleri verilirken, polisin Londra’da 334, Birmingham’da yaklaşık 100 kişiyi gözaltına aldığı bildirildi.
Yetkililerin olayların sorumlularının adi suçlular olduğu yönündeki açıklamalarına karşı bazı yorumcular, isyan gösterilerine kısmen, hükümetin bütçe açığını azaltmak için yürüttüğü katı kemer sıkma politikaları sonucu gidilen sosyal hizmetlerdeki kesintilerin neden olduğunu belirtiyor. Yağmalama olaylarının sorumlularının çoğunun, işsizlik oranının yüksek olduğu bölgelerden olduğuna işaret ediliyor.
Ajansların haberlerinde de şiddet gösterilerine katılanların bazılarının, hükümetin sosyal harcamalardaki kesintilerine tepki gösterdiğini belirttiği ve 2015’e kadar on binlerce kamu çalışanının işini kaybetmekten kaygı duyduğu kaydedildi.
Cameron’un da olayların ardından büyük olasılıkla başkentin yoksul bölgelerine daha fazla yardımda bulunması yönünde baskılarla karşı karşıya kalacağı belirtiliyor.
İsyanı ateşleyen ilk olay, geçen perşembe günü Londra’nın kuzeyinde, alt gelir grubundaki ve farklı etnik gruplardan insanların yaşadığı Tottenham bölgesinde, dört çocuk babası olan 29 yaşındaki bir kişinin, polis tarafından öldürülmesi oldu.
Tottenham, 1985’te de bir polisin bıçaklanarak öldürüldüğü, 60 kişinin yaralandığı güvenlik güçleri ile siyahlar arasında çatışmalara ve isyana da sahne olmuştu.
UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.