Dünya basınında bugün de Ortadoğu'yla ilgili tartışmalar sürerken, ekonomi tarafında ABD Merkez Bankası'nın dünkü faiz kararı geniş yer buluyor. Ortadoğu'da İsrail ve ABD arasındaki 25 yılın en büyüğü olarak gösterilen krizle ilgili gelişmeler izleniyor. Ayrıca sonuçlar geldikçe Irak seçimiyle ilgili değerlendirmelere de daha geniş yer veriliyor.
THE NEW YORK TIMES: Irakta sandıktan ABDye kötü sürpriz
Irakta Amerikan işgaline karşı Şii isyancıların liderliğini yapan radikal din adamı Muktada el Sadrın taraftarları geçen hafta yapılan seçimlerde büyük güç kazandı. New York Times, bu sonucun Sadrın zayıflaması yönündeki beklentileri boşa çıkardığını ve ülkedeki güç dengelerini tehlikeye attığını bildirdi.
Sadrın seçimlerde bu kadar büyük destek görmesi Irak siyasetinde ciddi bir eğilime işaret ediyor: 2003teki işgalden sonra ABDyle işbirliği yapan sürgündeki pek çok kişi artık ABDnin yanında değil.
Rakipleri Sadrcıların seçim kampanyasının itibarına gölge düşürmeye çabalasa da elde edilen belgeler ve yapılan görüşmeler, grubun Iraktaki belki de en güçlü siyaset odağı haline geldiğine işaret ediyor.
ABD, bu seçimlerden Irakta istikrarı güçlendirecek bir sonucun çıkmasını ve böylelikle de ülkeden çekilme takvimini daha rahat bir şekilde işletmeye başlamayı umuyordu. Ancak bu sonuçlar, tüm dikkatini Afganistana yöneltmeye hazırlanan ABDnin Irak stratejisini gözden geçirmesine neden olabilir.
CNN: Irakta oy sayımında Allavi, el Malikinin önüne geçti
Seçim görevlilerinin Salı günü yaptığı açıklamaya göre Irakın eski Başbakanı İyad Allavinin bloğu ülke genelindeki oy sayımında öne geçerken, Başbakan Nuri el Malikinin liderliğindeki koalisyon büyük eyaletlerdeki üstünlüğünü sürdürüyor.
CNNin haberine göre Allavinin Irakiye listesi ve el Malikinin Hukuk Devleti koalisyonu için toplam 4.2 milyon oy kullanıldı. Irakiye listesi 9 bin oyla Hukuk Devletinin önünde. Ancak el Malikinin bloğu büyük eyaletler üstünlüğünü sürdürdüğü için Irak parlamentosunda liderlik için gereken sandalye sayısını hala elinde tutuyor.
Hukuk Devleti, Irakın 18 eyaletinden yedi tanesinin liderliğini sürdürüyor. Bunların arasında parlamentodaki 325 sandalyeden 68ini çıkaracak Bağdat ve 31 milletvekili çıkaracak Nineveh de var. Allavinin koalisyonu ise nüfus çoğunluğunu Sünni Arapların oluşturduğu kuzey ve batıdaki beş eyalette önde gidiyor.
BBC: Protestocular Tayland sokaklarını kana boyuyor
Taylandda hükümet karşıtı göstericiler sembolik kan protestolarını Başbakan Abhisit Vejajjivanın evine taşıdı. BBCnin bildirdiğine göre gösterilerin dördüncü gününde bulunan kırmızı gömlekliler, binlerce protestocunun bağışladığı kanları bidonlarla sokaklara dökerek taleplerini dramatik bir biçimde ortaya koymayı amaçlıyor.
Göstericiler Abhisitin hükümetinin meşru olmadığını ve dağılması gerektiğini savunuyor.
Öte yandan ne Abhisit ne de ailesi Bangkokun zengin mahallelerinden birinde bulunan evlerinde değiller. Ancak yine de bölgede güvenlik önlemleri artırıldı. Taylandın The Nation gazetesi ev çevresindeki polis ve asker sayısının artırıldığını bildirdi.
THE GUARDIAN: Hillary Clinton, Doğu Kudüs yerleşimleri konusunda baskıyı artırıyor
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Ortadoğu barış görüşmelerinin yeniden başlaması için İsrailin yaşanan tartışmada geri adım atmasını isteyerek kararlılığını bir kez daha ortaya koydu. Guardianın haberine göre Kudüste Filistinlilerle İsrail güçleri arasında çatışma yaşanırken Clinton İsraile iki uçşu bir mesaj gönderdi.
Dışişleri Bakanının son günlerde Obama yönetiminin İsraili hedef alan açıklamalarında kullanılan sert tonu yumuşatarak iki ülke arasında kopması mümkün olmayan bir bağ olduğunu belirtmesi dikkat çekti. Ancak Clinton, Filistinlileri yeniden masaya oturtmanın sorumluluğunun İsrailin omuzlarında olduğunun da kararlılıkla altını çizdi.
Clinton muhabirlere, Başbakan Benjamin Netanyahunun barış süreci konusunda ciddi olduğunu göstermek istiyorsa harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Clinton, Obama yönetiminin iki devletli çözüme ulaşmada kararlı olduğunu ifade etti.
HAARETZ: İsrail, ABDnin taleplerine cevap vermeye hazırlanıyor
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Salı gecesi yaptığı açıklamada ABDnin en kısa sürede İsrailden resmi bir yanıt beklediğini söyledi. Haaretzin bildirdiğine göre sözcü Clinton ve Netanyahunun Çarşamba günü bir telefon görüşmesi yapabileceğini söyledi. Netanyahunun bu görüşme sırasında İsrailİn resmi cevabını ABDye iletmesi bekleniyor.
Öte yandan, İsrailin cevabının Çarşamba günü kabinenin önde gelen yedi bakanının katımlıyla gerçekleşen zirveden çıkması bekleniyordu ancak bu toplantı iptal edildi.
BLOOMBERG: Fed faizleri bir süre daha düşük tutma sözü verdi
ABD Merkez Bankası (Fed) yetkilileri, temel faiz oranlarını bir süre daha sıfıra yakın seviyelerde tutmaya niyetli olduklarını bir kez daha açıkladı ve emlak piyasasını canlandırmak için alınan acil durum önlemlerinin planlandığı gibi bu ay sonlandırılacağını duyurdu.
Bloomberg haber ajansı, politika yapıcıların ekonominin güçlenmeye devam ettiği ancak emlak sektörünün kötü durumunun sürdüğü ve işverenlerin maaşlara zam yapmaya niyetli olmadığı yönündeki ifadelerine yer verdi.
Bazı yatırımcıların Fedin önümüzdeki 12 ay içinde faizleri yükselteceği beklentisine oynamasıyla tahviller ve hisseler değer kazandı. Fed Başkanı Ben Bernanke, ekonominin 1930lardan bu yana yaşanan en büyük krizden çıkıp sürdürülebilir hale gelmesi adına faiz oranlarının daha ne kadar aşağıda tutulabileceğini hesaplamaya çalışıyor.
DER SPIEGEL: Egemen Bağış: 2013te ABye girmeye hazırız
Alman Der Spiegel dergisine bir röportaj veren Bakan Egemen Bağış, Türkiyenin Avrupa Birliği (AB) sürecine her zamankinden de fazla enerji sarf ettiğini söyleyerek 2013te üyelik için hazır olacağız dedi.
Bugün bir referandum yapılsa Türk nüfusunun yüzde 60ının ABye evet oyu vereceğini belirten Bağış, ilk başvurunun yapıldığı 1959dan bu yana Türkiyede bazı hatalar yapıldığını ve kendilerinden önceki hükümetlerin kafasındaki Avrupa fikrinin net olmadığını savundu.
Derginin 1915 olaylarıyla ilgili sorularını da yanıtlayan Bağış, Eğer soykırım kelimesini kabul etmiyorsanız 1915te ölen Türkler için Iğdırda açılan Soykırım Müzesini nasıl açıklayacaksınız? sorusuna Çok basit her etki bir tepkiyi getirir. Ancak bu müzenin bir gün Birlikte Yaşam Müzesi ya da Karşılıklı Çekilen Acılar Müzesine dönüştürülmesi ihtimalini göz ardı etmiyorum. Ermenilerin zor zamanlardan geçtiğini reddetmiyorum dedi.
Türkiyenin Ermenilere tazminat ödemekten çekinip çekinmedikleri yönündeki bir soruya, Biliyorsunuz, ülkemizde 100 bin yasadışı Ermeninin yaşadığı tahmin ediliyor. Burada hastabakıcı ve çocuk bakıcısı olarak çalışıyorlar. Bence bu halklarımız arasında bir nefret olmadığını gösteriyor. Bilakis, yakınlaşma kurmaya çalışıyoruz, ülkelerimizin arasında bir barış süreci yaşanıyor dedi.
Süreçteki tıkanmanın sorumluluğunun Erivanın omuzlarında olduğunu belirten Bakan Bağış, son olarak Türkiye İslamcılığın yükseldiği yönündeki yorumlara cevap verdi.
Kadın ve Aileden Sorumlu Bakan Aliye Kavafın eşcinselliği bir hastalık olarak nitelendirildiğinin hatırlatılması üzerine, Ben Kavafa katılmıyorum, ancak tabii ki doktor değilim. Dahası Türkiyenin daha muhafazakar bir yer haline geldiğini de düşünmüyorum. Sadece muhafazakarlar eskiye göre daha görünür bir hale geldiler dedi.