CHP Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, Malatya kökenli milletvekilleri Şevket Köse ve Mehmet Sevigen'le birlikte Meclis'te basın toplantısı düzenleyerek Başbakan Erodoğan'ın İsmet İnönü'yü Hitler'e benzetmesine tepki gösterdi.
Milli mücadele kahramanı, ikinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün, Başbakan Erdoğan tarafından bir siyasi polemiğe alet edilmesini kınayan Aslanoğlu, Başbakan Erdoğan'ın bu tavrının Malatyalıları derinden üzdüğünü söyledi. Başbakan Erdoğan'ın bağımsızlık mücadelesi veren eski bir Cumhurbaşkanı'na dil uzatmasını Malatyalıların hazmedemediğini kaydeden Aslanoğlu, "Özür dilemek bir erdemdir. Başbakan'ın bu erdemi göstermesini bekliyoruz" dedi.
CHP Adıyaman Milletvekili Şevket Köse ise Hitler'in, tarihin kaydettiği en acımasız diktatör ve milyonlarca insanın ölümünden sorumlu bir insan olduğunu hatırlatarak, İnönü'ye yapılan Hitler benzetmesini kınadı. İslam inancına göre ölülerin arkasından konuşulamayacağını ifade eden Aslanoğlu, Başbakan'ın bu benzetmesinin tüm Türkiye'yi yaraladığını belirtti. Köse, Başbakan'ın İnönü ailesinden ve Türk milletinden özür dilemesi gerektiğini söyledi.
CHP'nin Adıyaman kökenli İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen ise Parlamento'da seviyenin çok düştüğünü dile getirerek eski günleri mumla aradıklarını ifade etti.
Sevigen, Parlamento'da milletvekillerinin bu kadar aşağılandığı bir dönem yaşanmadığını öne sürdü. "Aşağıladığı, hakaret ettiği İsmet Paşa olmasaydı belki Başbakan olmayı bırakın bugün ibadetini bile özgürce yapamayacaktı" diyen Sevigen, İnönü ile ilgili benzetmesini Aziz Nesin'in ifadeleriyle destekleyen Erdoğan'a Neyzen Tevfik'in şiiriyle cevap verdi. Sevigen, Neyzen Tevfik'in, "Esir iken mümkün müdür ibadet, yatıp kalkıp Atatürk'e dua et, senin gibilerin yüzünden, dininden de soğuyacak bu millet" dizelerini hatırlatarak, Başbakan Erdoğan'ın özür dilemesinin bile yetmeyeceğini ifade etti.
Sevigen, CHP Grup Toplantısına katılmak üzere Meclis'e gelen ziyaretçilerin çantalarındaki İnönü resimlerine el konulduğu haberlerinin hatırlatılması üzerine en büyük diktatörlüğü burada yaşadıklarını, bunun sorumlusunun güvenlik görevlileri değil talimatı verenler olduğunu söyledi.
Basın toplantısını izleyen gazetecilere kuru kayısı ikramı yapıldı.