SON DAKİKA
SON DEPREMLER

İsrail'in Gazze Katliamında Ölenlerin Sayısı 12 Bin 300 Oldu

İsrail'in Gazze Katliamında Ölenlerin Sayısı 12 Bin 300 Oldu
A- A+ PAYLAŞ

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne 7 Ekim'den bu yana düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı 5 bini çocuk, 3 bin 330'ü kadın olmak üzere 12 bin 300 oldu.

Buna göre, 7 Ekim'den bu yana devam eden saldırılarda 12 bin 300 kişi yaşamını yitirdi; ölenlerden 5 binini çocuklar, 3 bin 300'ünü kadınlar oluşturdu, ölen kadın ve çocuk sayısında güncelleme yapılmadı. Saldırılarda 200 doktor, hemşire ve ilk yardım görevlisi, 22 sivil savunma çalışanının öldürüldüğü bilgisi de değişmedi ancak gazeteci sayısı 56 olarak güncellendi ve bunlar arasında "büyük gazeteci ve yazar" Mustafa es-Savvaf da yer aldı.

Dün açıklanan 30 bini aşkın yaralı sayısında da güncelleme yapılmadı.

Kayıp sayısı ise enkazda ve sokaklardaki cesetler dahil olmak üzere 6 bini aştı. Bunların 4 binden fazlasını yine kadın ve çocuklar oluşturdu.

Altyapıya verilen zarar
Saldırılarda şu ana kadar 95 hükümet binası ve 260 okul hedef alındı, 64 okul hizmet dışı kaldı. Saldırıya uğrayan okullardan sonuncusu El-Fahura oldu. Bombalanan 165 camiden 77'si tamamen yıkıldı.

Saldırılarda 225 bin konut kısmen, 43 bini ise tamamen yıkıldı. Böylelikle Gazze Şeridi'ndeki konutların yüzde 60'ı saldırılarda zarar görmüş oldu.

Hastaneler, İsrail'in saldırılarının hedefi oldu
İsrail ordusu, dün Ez-Zehra kentinde 60'tan fazla yaşlının bakımının yapıldığı El-Vefa Yaşlı Bakım Hastanesi'ni bombaladı. Saldırıda, hastanenin Müdürü Midhat Muhaysin öldü.

Şifa Hastanesi'ni günler önce işgal eden ve orayı "askeri bir kışla, büyük bir hapishane ve toplu mezara" dönüştüren İsrail, bu sabah 500 yaralı ve hastayı hastaneden zorla çıkardı.

DSÖ: Gazze'deki Şifa Hastanesi artık hizmet veremiyor
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, X sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımda, DSÖ'nün, yüksek risk taşıyan bir görevi yürüten Birleşmiş Milletler (BM) değerlendirme heyetine Şifa Hastanesi'nde öncülük ettiğini belirtti.

"Heyet, hastanenin artık hizmet veremediğini gördü. Su, yiyecek ve yakıt yok, tıbbi malzemeler tükendi." ifadelerini kullanan Ghebreyesus, bu içler acısı durum, bebekler de dahil hastaların durumu göz önüne alındığında, sağlık çalışanlarının artık orada hayat kurtarıcı bakım alamayacak hastaların tahliyesi için destek talep ettiğini kaydetti.

Ghebreyesus, "Acil bir tahliye planı geliştirmek için ortaklarımızla birlikte çalışıyoruz ve bu planın tümüyle kolaylaştırılmasını talep ediyoruz. Sağlığın ve sivillerin korunması çağrımızı yineliyoruz. Mevcut durum dayanılmaz ve savunulamaz. Şimdi ateşkes." ifadelerini kullandı.

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne saldırıları 43. gününde artarak sürüyor
Uluslararası Filistinliler Adalet Merkezinin (ICJP) Kanada Hesap Verebilirlik Hukuk Çalışma Grubu, İsrail'in Gazze'de işlediği savaş suçlarına yardım ve yataklık ettikleri gerekçesiyle aralarında Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun da bulunduğu hükümet yetkilileri hakkında kovuşturma başlatılması için niyet bildiriminde bulundu.

ICJP'nin resmi sitesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Merkezin Kanada'daki hukuk çalışma grubu, Kanadalı yetkililer hakkında, İsrail'in Gazze'deki savaş suçlarına yardım ettikleri gerekçesiyle kovuşturma talep edilen bildiriyi Kanada hükümetine sundu.

Bildiride, İsrail'in işlediği savaş suçlarına yardım ve yataklık ettiklerine dair kanıt bulunması halinde Başbakan Trudeau ve Dışişleri Bakanı Melanie Joly'nin dahil olduğu hükümet yetkililerinin, Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanabilecekleri uyarısında bulunuldu.

Gazze hükümeti: İsrail Şifa Hastanesi'ndeki 500 hastayı sokağa attı
İsrail ordusunun hasta, yaralı, yerinden edilmiş kişiler ile sağlık personelinin ayrılması için verdiği bir saatlik sürenin dolmasıyla Şifa Hastanesi'nin boşaltılmasının ardından Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi konuya ilişkin açıklama yaptı.

Açıklamada, "Açlıktan, susuzluktan ve acıdan bitkin düşen 500'den fazla hasta ve yaralı, İsrail ordusu tarafından Şifa Hastanesi'nden çıkmaya zorlandı ve sokakta kaderlerine terk edildi. Çoğu durumları ciddi olduğundan, üst düzey tıbbi bakıma ihtiyaç duyuyor." denildi.

Hastalar, yaralılar, prematüre bebekler ve sağlık personeli de dahil olmak üzere Şifa Hastanesi'nde bulunan herkesin güvenliğinden ve hayatından tamamen İsrail'in sorumlu olduğu vurgulanan açıklamada, uluslararası kurumların da dokunulmazlığa sahip olması gereken hastane ve sağlık kuruluşlarının korunması noktasındaki ihmallerden sorumlu olduğu kaydedildi.

Açıklamada,"tıbbi ve insani görevlerini yerine getirebilmeleri için tüm hastanelere yakıt sağlanması" çağrısında bulunuldu.

Gazze’deki sağlık kaynakları, İsrail ordusunun hastaların, yaralıların, yerinden edilmiş kişilerin ve sağlık personelinin bulunduğu Şifa Hastanesinin boşaltılmasını istediğini belirtmişti.

İsrail ordusu, saldırı ve abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi'ndeki Şifa Hastanesi'nde bulunan yerinden edilmiş Filistinlilerin tamamı ile hastaların çoğunu zorla hastane dışına sürmüştü.

Gazze'deki Şifa Hastanesi Müdürü Muhammed Ebu Silmiyye, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun hasta, yaralı, yerinden edilmiş kişiler ile sağlık personelinin hastaneden ayrılması için verdiği bir saatlik sürenin ardından hastaneyi boşaltma işleminin başladığını ifade etmişti.

Ebu Silmiyye, İsrail ordusunun boşalttığı hastanede kalan hastalar ve 30 prematüre bebek için Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileriyle görüştüklerini belirtmişti.

BM: Gazze'de katliam ve zulüm sonlanmalı
BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) İcra Direktörü Catherine Russell, İsrail ordusunun, Gazze'de, yerinden edilen kişilerin sığındığı BM bünyesindeki bir okula yönelik bombardımanının ardından soysal medya hesabından bir mesaj paylaştı.

Russell, çocuklar için artık bu kabusun son bulması gerektiğinin altını çizdi.

"Gazze'de çocuklar ve sivillerin sığındıkları okulda yine öldürüldüğü korkunç görüntüler görüyoruz." ifadesini kullanan Russell, katliam ve zulmün sonlanması gerektiğini vurguladı.

Russell, okulların her zaman korunması gerektiğine işaret etti.

"Artık insanlığın galip gelmesi lazım"
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Martin Griffiths ise sığınakların güvenlik, okulların ise eğitim yerleri olduğuna dikkati çekti.

Griffiths, "Gazze'de El-Fahura Okulu'nda barınan çok sayıda çocuk, kadın ve erkeğin öldürüldüğüne ilişkin haberler çok üzücü. Sivillerin artık buna daha fazla katlanması mümkün değil. Artık insanlığın galip gelmesi lazım." ifadelerini kullandı.

UNRQA okulu bombalandı
İsrail ordusunun, Gazze'de, yerinden edilen kişilerin sığındığı BM bünyesindeki bir okula yönelik bombardımanında çok sayıda kişinin öldüğü ve yaralandığı bildirilmişti.

Bölgedeki sağlık kaynakları, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda, BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) bünyesindeki, çok sayıda kişinin sığındığı El-Fahura Okulu'nu bombaladığını belirtmişti.

İsrail saldırısında çok sayıda kişinin öldüğü ve yaralandığı bildirilirken, okul koridorlarında kalan cenazeleri çıkarmada büyük zorlukların yaşandığı aktarılmıştı.

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Fahura Okulu'nun bombalanmasının İsrail'in Gazze'de yaptığı katliamların sonuncusu olduğu kaydedilmişti.

İsrail ordusu, Gazze'de BM bünyesindeki bir okulu bombaladı
Bölgedeki sağlık kaynakları, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda, BM Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) bünyesindeki, çok sayıda kişinin sığındığı El-Fahura Okulunu bombaladığını belirtti.

İsrail saldırısında çok kişinin öldüğü ve yaralandığı bildirilirken, okul koridorlarında kalan cenazeleri çıkarmada büyük zorlukların yaşandığı aktarıldı.

Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Fahura Okulunun bombalanmasının İsrail'in Gazze'de yaptığı katliamların sonuncusu olduğu kaydedildi.

Açıklamada, "İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi'nde Filistinli sivillere yönelik art arda yaptığı toplu katliamları en güçlü şekilde kınıyoruz." ifadesine yer verildi.

"İsrail’in Filistinli sivillere karşı ilan ettiği savaş Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Filistin mevcudiyetini ortadan kaldırmayı amaçlıyor." denilen açıklamada, son saldırının buna kanıt teşkil ettiği belirtildi.

Açıklamada, "İşgal devletinin, UNRWA okulunu hedef aldığı bu katliamı uluslararası topluma ve BM'ye yönelik yeni bir aşağılamadır ve sivillerin korunmasına yönelik tüm etkisiz uluslararası talepleri küçümsemektedir." değerlendirmesinde bulunuldu.

Filistin BM Daimi Temsilcisi Mansur'dan BM'ye Gazze için artık eyleme geçme çağrısı
Filistin'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, BM kurum ve organizasyonlarına, artık Gazze'de İsrail saldırılarını ve sonuçlarını tartışmak yerine ateşkes için bir an önce eyleme geçmeleri çağrısı yaptı.

Mansur, BM Genel Kurulunda, Gazze'deki insani durum hakkında düzenlenen oturumda katılımcılara hitap etti.

Mansur, "Artık aynı analizler üzerinden tartışmaları tekrarlamamıza, İsrail'in savaşı sürdürmesine izin verirken öte yandan aynı zamanda insani yardım için baskı yapmaya ihtiyacımız yok. Bu şekilde çalışmıyor, öncelikle bu savaşı bir an önce durdurmanız gerekiyor." dedi.

BM Genel Kurulundaki üye ülkelerin çoğunluğunun İsrail'in saldırılarına karşı ateşkes konusunda aynı görüşte olduğunu vurgulayan Mansur, "Buna rağmen 40 günden sonra hala insani ateşkesi sağlayamıyorsak, uzmanların burada söylediklerini uygulamaya koymak için daha ne kadar Filistinli çocuk, kadın ve sivillerin ölmesi gerekiyor?" diye sordu.

Filistin: İsrail ile ABD'nin önünde saldırıları durdurmaktan başka seçenek yok
Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yayımlanan açıklamasında, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Filistin topraklarında gerçekleştirdiği saldırılara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Açıklamasında Ebu Rudeyne, şunları kaydetti:

"Gazze ve Batı Şeria'da her gün devam eden kanlı saldırılara, Gazze'de hastanelerin boşaltılması ve yıkılmasına rağmen ABD yönetiminin İsrail saldırılarını durdurmaya yönelik uluslararası çabaları halen engellemesi karşısındaki şaşkınlığımızı ifade ediyoruz."

ABD yönetimine "sorumluluklarını üstlenme ve Filistin halkına yönelik soykırımı durdurma" çağrısı yapan Ebu Rudeyne, şu ifadeleri kullandı:

"İsrail ile ABD yönetiminin önünde saldırıları durdurmak ve işgali sona erdirmekten başka seçenek yok. Çünkü kaos yaratmayı ve bölgeyi sonsuz savaşlara sürüklemeyi hedefleyen tüm Filistin topraklarındaki bu çılgın kampanya, herkesi yakacak ve kimse bundan kurtulamayacak."

Saldırının kimseye barış ve güvenlik getirmeyeceği, aksine tüm bölgede kontrol edilemez bir durum yaratacağı uyarısında bulunan Ebu Rudeyne, "Askeri ve güvenlik çözümlerinin başarısızlığı kanıtlandı." ifadesine yer verdi.

Ebu Rudeyne, tek çözüm yolunun "İsrail işgaline son vermek, Filistin halkının uluslararası meşruiyet ve uluslararası hukuka uygun olarak özgürlük ve bağımsızlık hakkını tanımak" olduğunu vurguladı.

Filistin'den "Şifa Hastanesi'ndeki prematüre bebeklerin Batı Şeria veya Mısır'a nakledilmesi" çağrısı
Filistin Sağlık Bakanı Mey el-Keyle, Gazze'deki Şifa Hastanesi'nde bulunan prematüre bebeklerin Batı Şeria veya Mısır'a nakledilmesi çağrısında bulundu.

Keyle, işgal altındaki Batı Şeria'nın Ramallah kentinde bulunan bakanlık binasında basın toplantısı düzenledi.

İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Şifa Hastanesi'ni askeri kışlaya dönüştürdüğünü ve içerdekileri silah zoruyla tahliye ettiğini söyleyen Keyle, hastanede 126 hasta, 34 bebek ve bazı sağlık personelinin kaldığını ifade etti.

Keyle, "Uluslararası kurumların, prematüre bebeklerin ve yaralı çocukların Şifa Hastanesi'nden Batı Şeria'daki veya Mısır'daki hastanelere nakledilmesi için müdahil olmaya çağırıyoruz." diye konuştu.

Gazze Şeridi'nde yaralı ve prematüre bebekleri barındırabilecek kapasitede hastane bulunmadığını kaydeden Keyle, İsrail'in ayrıca Şifa Hastanesi'ndeki cenazelerin bir kısmını bilinmeyen bir yere naklettiğini aktardı.

Bakan Keyle, Gazze Şeridi'nde şu an 9 hastanenin faaliyet gösterdiğini ve bunların da kısmen hizmet verebildiğini söyledi.

İsrail ordusu, bu sabah, Gazze’deki Şifa Hastanesi'ne sığınan yerinden edilmiş Filistinlilerin tamamını ve hastaların çoğunu zorla hastane dışına sürmüştü.

Hamas: İsrail, öldürmekten ve soykırımdan başka bir şeye inanmayan bir kültür
Hamas'ın üst düzey yöneticilerinden Usame Hamdan, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta düzenlediği basın toplantısında, Gazze'de yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Hamdan, konuşmasının başında İsrail'in dün ve bugün, yerinden edilmiş yüzlerce kişinin sığındığı "Felah" ve "El-Fahura" okullarında işlediği katliamlara işaret etti.

İsrail'in, Gazze'deki Filistinlileri kuzeyden güneye göç ettirme planından da bahseden Hamdan, işlenen tüm suçların bu planın bir parçası olduğunu ancak tüm bunlara rağmen hala kuzeyde 807 bin kişinin yaşadığını dile getirdi.

İsrail, yaşadığı psikolojik çöküntüyle daha fazla suç işliyor
İsrail'in Şifa Hastanesi'nde işlediği suçlara işaret eden Hamdan, burada esirleri ve direniş güçlerini bulamayan İsrail'in, yaşadığı psikolojik çöküntüyle daha fazla suç işlediğini kaydetti.

İsrail askerlerinin, Şifa Hastanesi'nde toplu mezarları açıp buradaki bazı cesetlere el koyduğunu kaydeden Hamdan, "Bunu ormandaki hayvanlar bile yapmaz." dedi.

Konuşması sırasında Gazze'de kullanıldığını söylediği roket mermileri üzerine hakaret içerikli yazılar yazan bir İsrailli din adamının görüntülerini paylaşan Hamdan, "Dünya bilsin ki, biz, sadece terörist bir hükümet ya da Nazi ordusundan değil öldürmekten, soykırımdan ve terörizmden başka bir şeye inanmayan bir kültürden bahsediyoruz." diye konuştu.

Saldırılardan sonra Gazze'nin yönetimi konusuna ilişkin ise Hamdan, "Filistin halkı hürdür, köleliği kabul etmez ve kendi kaderini kendi tayin edecektir." diyerek, kimsenin vesayetini kabul etmeyeceklerini ve bağımsız Filistin devleti kuruluncaya kadar ellerini tetikten çekmeyeceklerini dile getirdi.

İsrail, Fahura katliamının hesabını verecek
Öte yandan Gazze'deki Fahura Okulu'na yönelik saldırıya ilişkin Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in, ABD'nin yeşil ışık yakması ve uluslararası toplumun sessizliğinden cesaret alarak gerçekleştirdiği yüzlerce katliama yenilerini eklediği ifade edildi.

Açıklamada, "Bu toprakları terk etmeyeceğiz. El-Fahura Okulu'na yönelik katliamınızın, çocuklara ve sivillere karşı devam eden suçlarınızın hesabını vereceksiniz. Er ya da geç bunun bedelini ödeyeceksiniz." ifadelerine yer verildi.

Açıklamada ayrıca, İsrail, insanlığa karşı ne tür katliam ve suç işlerse işlesin, Filistin halkının topraklarından göç etmeyeceği vurgulandı.

UNRWA Genel Komiseri, Gazze'de bir an önce çatışmalara insani ara verilmesini istedi
Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansına (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini, İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nde bir an önce çatışmalara insani ara verilmesi gerektiğini belirtti.

Lazzarini, X sosyal medya hesabından, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı UNRWA'ya ait Fahura Okulu'na düzenlediği saldırıya ilişkin açıklama yaptı.

Fahura Okulu'na Gazze'nin kuzeyinde yerinden edilmiş binlerce kişinin sığındığını ifade eden Lazzarini, saldırının ardından okuldan gelen görüntülerin korkunç olduğunu vurguladı.

Lazzarini, "Bu saldırılar sıradanlaşamaz, durdurulmalı. İnsani bir ara daha fazla bekleyemez." ifadelerini kullandı.

İsrail ordusunun, Gazze'deki Fahura Okulu'na düzenlediği saldırıda, yerinden edilmiş ve buraya sığınmış çok sayıda Filistinlinin öldürüldüğü ve yaralandığı bildirilmişti.

New York'ta binlerce kişi, İsrail'in Gazze'ye saldırılarını protesto etti
ABD'nin New York kentinde, binlerce kişi İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarının durdurulması için protesto düzenledi.

Manhattan'daki Milli Kütüphane önünde toplanan binlerce aktivist, 5. Cadde'den 8. Cadde'deki Milli Postane binasına kadar yürüyerek şehir trafiğini felç etti.

Gazze için acil ateşkes yapılmasını isteyen grup, ABD'nin İsrail'e yardımlarına son vermesi çağrısında bulundu.

Sosyal medya üzerinden organize olarak çok büyük bir kalabalık toplayan aktivistler arasında barış yanlısı bazı İsrail asıllı ABD vatandaşları da yer aldı.

Fransız milletvekili Portes: İsrail, Filistinlileri yok etmek için sömürge savaşı yürütüyor
Fransız milletvekili Thomas Portes, "İsrail'in, Filistinlileri yok etmek için sömürge savaşı yürüttüğünü" belirtti.

Boyun Eğmeyen Fransa (LFI) Partisi Milletvekili Portes, X sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada, İsrail'in, Gazze'deki Şifa Hastanesinin boşaltılması için "1 saatlik süre" verdiğine işaret ederek, "Onlarca bebek ölme riskiyle karşı karşıya. Yüzlerce hayat tehlikede." ifadelerini kullandı.

Portes, Yahudi yerleşimcilerin Batı Şeria'da sivillere yönelik saldırılarının arttığını belirterek, "İsrail, Filistinlileri yok etmek için sömürge savaşı yürütüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Gazze'deki çatışmalarda öldürülen İsrail askeri sayısı 57'ye yükseldi 
İsrail ordusu, abluka altındaki Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda 31 Ekim'den bu yana öldürülen asker sayısının 57'ye yükseldiğini bildirdi.

Ordudan yapılan açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda 6 İsrail askerinin daha öldürüldüğü belirtildi.

Çatışmalarda, 8 İsrail askerinin de yaralandığı ifade edildi.

Gazze Şeridi'ndeki çatışmalarda 31 Ekim'den bu yana öldürülen İsrail askerlerinin sayısı 57'ye çıktı.

İsrail ordusu, Lübnan'dan gelen "şüpheli hava hedefi"nin imha edildiğini bildirdi
Ordudan yapılan açıklamada, Lübnan topraklarından gönderilen bir şüpheli hava hedefi tespit edildiği bildirildi.

Söz konusu hedefin türüne ilişkin bilgi verilmeyen açıklamada, hava hedefinin savunma sistemince imha edildiği kaydedildi.

Öte yandan Lübnan'dan İsrail ordusuna ait noktalara bir dizi roket saldırısı düzenlendiği aktarıldı.

Buna karşılık İsrail tanklarının yanı sıra bir hava aracının Hizbullah'a ait gözlem noktalarını hedef aldığı belirtildi.

İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana sınırda çatışmalar yaşanıyor.

Bu çatışmalarda 76 Hizbullah mensubu ve 6 İsrail askeri öldü.

Kassam Tugayları: İsrailli esirleri korumakla görevli bazı gruplarla iletişimimiz kesildi
Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'ndeki İsrailli esirlerle olan iletişime ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, "(İsrailli) esirleri korumakla görevli bazı gruplarla teması kaybettik ve esirler ile onları esir alan kişilerin akıbeti halen bilinmiyor." ifadelerine yer verildi.

Gazze Şeridi'nde İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalara da değinilen açıklamada, Kassam Tugayları'nın Gazze'nin güneybatısında bir İsrail piyade kuvvetini pusuya düşürmeyi başardığı belirtildi.

Açıklamada, "Savaşçılarımız, sabahtan bu yana işgalci askerlerden oluşan bir kuvveti anti-personel cihazıyla hedef alarak ölüm ve yaralanmalara yol açtı, Gazze Şeridi'ndeki tüm saldırı eksenlerinde siyonistlere ait 17 aracı tamamen veya kısmen imha etmiştir." değerlendirmesinde bulundu.

İsrail: Savaştan sonra Gazze'nin güvenlik kontrolü İsrail’de olacak, Filistin Yönetimi çözüm değil
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde sürdürdüğü saldırıların sona ermesinin ardından Gazze’de güvenlik kontrolünün İsrail’in elinde olacağını ve Filistin Yönetiminin kontrolünün “çözüm olmadığını” savundu.

İsrail’in Kanal 12 televizyonuna konuşan Cohen, Hamas'ın ardından gelecekte Gazze'yi Filistin Yönetiminin yönetmesine ilişkin tartışmalara ilişkin, "Filistin Yönetimi'nin sivil bir çözüm olduğunu düşünenler yanılıyor." dedi.

Filistin Yönetiminin, Gazze'nin yönetimi için çözüm olmadığını iddia eden Cohen, "Ürdün Nehri’nden Akdeniz'e kadar her zaman güvenlik kontrolü İsrail'in elinde olacak." ifadelerini kullandı.

Cohen, savaştan sonra “Gazze’ye silah girişini önlemek için İsrail'in Gazze Şeridi'nin güvenliğini kontrol etmek zorunda kalacağını” ileri sürdü.

Gazze/Kudüs/Ramallah- AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız