SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Kaçırıldıktan Sonra Yok Sayılamazlar"

0
Güncellendi - 2019-01-05 06:50:43
A- A+ PAYLAŞ

  • Aralarında Malatya TB eski başkanının astsubay olan oğlunun da bulunduğu PKK tarafından kaçırılan güvenlik görevlileriyle ilgili olarak soru önergesi veren CHP'li Ağbaba, “Milli Savunma Bakanı tazminat davalarıyla uğraşacağına, kaçırılan askerlerinin kurtarılması için çaba göstersin” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, farklı tarihlerde PKK tarafından kaçırılan polis ve askerlerin kurtarılması için AKP ve hükümetin neyi beklediğini sordu. Aralarında Malatya Ticaret Borsası önceki dönem başkanı Gürsel Özbey’in oğlu Astsubay Semih Özbey’in de bulunduğu, kaçırılan askerlerin, polislerin ve  istihbarat görevlilerinin ordunun, devletin namusu olduğunu belirten Ağbaba, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın yanıtlaması istemiyle meclise soru önergesi verdi.

10 ASKER 2 POLİS

Çözüm sürecinin ardından PKK tarafından farklı tarihlerde kaçırılan polis ve askerlerin ne zaman kurtarılacakları belirsizliğini koruduğunu kaydeden CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, İnsan Hakları Derneği’nin verilerinden hareketle, “4 Temmuz 2015 günü Diyarbakır – Bingöl karayolunda Polis Memuru Vedat Kaya ,28 Temmuz 2015 günü Diyarbakır – Bingöl Karayolunda Polis Memuru Sedat Yabalak ,13 Ağustos 2015 günü Diyarbakır – Lice karayolunda Uzman Çavuş Hüseyin Sarı ve Er Sedat Sorgun ile Er Süleyman Sungur,18 Eylül 2015 günü Tunceli– Erzincan karayolunda Astsubay Semih Özbey ,2 Ekim 2015 günü Tunceli – Pülümür karayolunda Er Müslüm Altuntaş ve Er Adil Kavaklı,12 Aralık 2015 günü Şırnak merkezde Uzman Çavuşlar Sedat Vardar ve Ferdi Polat ile 21 Eylül 2016 günü Hakkari’de Uzman Çavuşlar Ümit Gıcır ve Mevlüt Kahveci  PKK’lı teröristler tarafından kaçırılmıştır” ifadelerine yer verdi.

ONLAR YOKMUŞ GİBİ DAVRANILAMAZ

Kaçırılan asker ve polislerin 7 Haziran 2018 yayınlanan görüntülerinde devletin/hükümetin kendileri için hiçbir şey yapmadığını iddia edip bir kez daha duyarlılık çağrısı yaptıklarını hatırlatan Ağbaba, “Aileler de, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu'yla, Binali Yıldırım'la Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la defalarca görüşmüş olmalarına rağmen bir sonuca ulaşamamışlardır. Askerler ve polisler görevleri başında PKK tarafından kaçırıldıktan sonra yok sayılamazlar. Devlet hangi şartlarda olursa olsun kaçırılan bu görevlileri ailelerine teslim etmelidir. 7 Haziran 2018’de mesajları yayınlanan polis ve askerlerin seslerine kulak verilmelidir. Onlar bu ülkenin vatandaşları ve güvenlik görevlileridir. Onların serbest bırakılması için gerekli her türlü girişimde bulunulması gerekirken, onlar yokmuş davranmaktan vazgeçilmelidir. AKP kaçırılan asker ve polisleri ne zaman gündemine alacak merak ediyoruz. Milli Savunma Bakanı tazminat davaları açmak için harcadığı zamanı kaçırılan askerlerin serbest bırakılması için harcamalıdır” ifadelerini kullandı.

Ağbaba’nın Bakan Soylu ve Akar’a yönelttiği sorular şu şekilde:

“Terör Örgütü PKK’nın elinde yukarıda isimleri verilen asker ve polislerin dışında MİT personeli, kamu görevlisi veya sivil vatandaş var mıdır? Var ise isimleri nelerdir? Kaçırılan asker ve polislerin kurtarılması için bugüne kadar hangi çalışmalar yapılmıştır? Ailelere AKP Yetkilileri tarafından sürekli ‘sabretmeleri’ istenerek 3,5 yıl geçmiştir. Aileler daha ne kadar sabredecektir?Başka bir ülkede devlet koruması altındaki güvenlik görevlilerinin terör örgütleri tarafından kaçırılması sonrası tüm dünya ayağa kalkarken, Türkiye’de bu durumun normal karşılanması Bakanlığınız tarafından nasıl değerlendirmektedir? Kaçırılan güvenlik personelleriyle ilgili önümüzdeki süreçte hangi girişimlerde bulunulması planlanmaktadır?”

Bülten

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

1 yorum yapılmış

  • TUNCAY (5 yıl önce)
    Bu astsubayın kaçırıldığı haberi hatırlıyorum, kaç yıl geçmiş Amerikanın bir papaz için gösterdiği çabayı , Türkiye'ninde askerleri için daha fazlasını yapması gerekir. Bu askerler sağ iken ne yapılacaksa yapılmalı, sağ salim getirilmeli.Şehit olduktan sonra yapacağınız hiçbir iyiliğin kıymeti yok.Bu kadar süreden sonra ailelerine sabredin demek çok büyük yanlış, kendi evlatları kaçırılmış gibi empati yapsınlar bakalım, kendileri dayanabilecekmi ? Artık sabır dileme zamanı geçmiş, bir an önce birşeyler yapmalılar .
    0
    0
    Yanıtla