Hürriyet'te Yalçın Bayer'in "Yeter Söz Milletindir" köşesinde hakkında eleştiriler yapılan ve iddialarda bulunulan İnönü Üniversitesi rektör adayalarından Prof.Dr. Cemil Çelik'in avukatı, Bayer'e açıklama gönderdi.
AÇIKLAMA..
HİÇ görev yapmadığı Malatya İnönü Üniversitesinde rektör adaylığı oylamasında 1. çıkan, YÖKün Köşke ilettiği listelerde aynı sırada yer alan YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcanın TÜBİTAKda birlikte çalıştığı Prof. Cemil Çelik, vekili Hüseyin Aydın aracılığıyla YÖK ve Gül sınavda (19.7.2008) yazısına gönderdiği açıklama özetle şöyle:
AÜ Veteriner Fakültesi mezunu olup, unvanlarını, 19 yıl emek verdiği Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesinde dekan yardımcılığı, fakülte kurulu üyeliği, biyokimya anabilim dalı başkanlığı ve daha birçok akademik görevlerde bulunmuş; Avrupa, Asya ve Amerikada çeşitli üniversitelerde, kazandığı uluslararası burslarla araştırmacı olarak çalışmış ve onlarca tıp biyokimya uzmanı ve doktora öğrencisini yetiştirmiş bir bilim insanı olan müvekkilim hakkında, mesleki kariyeriyle ilgili hiçbir araştırma yapılmadan uluorta yazı yazmanız kasıtlı ve yanlı tavrınızı göstermektedir.
Müvekkilim, sözünü ettiğiniz cinayet ve eroin kaçakçılığı ile uğraşan hiçbir yakın akrabası bulunmamaktadır. Kaldı ki hukuk devletinde kişilerin yalnızca kendi eylemlerinden sorumlu tutulabileceğini, hiç kimsenin akrabalarını seçme şansı olmadığı gibi onların fiil ve davranışlarından sorumlu tutulamayacağını da bilmeniz gerekir.
Müvekkilim İnönü Üniversitesindeki rektörlük seçimlerinde bizzat ya da başkaları eliyle kimseyi tehdit etmemiştir. Bu iddia, son derece çirkin ve de maksatlı bir yakıştırmadır.
Öğretim üyelerinin TÜBİTAKa davet ederek vaatlerde bulunduğu iddiası da tamamen gerçekdışıdır.
Müvekkilimin Malatya Büyükşehir Belediyesine panel düzenlettirdiği iddiası diğer tüm iddialar gibi gerçek dışıdır. Müvekillimin panele katılımı diğer katılımcı Fransa Rouen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cafer Özkulun daveti üzerine gerçekleşmiştir. Panelde yapılan konuşmada, akademik özgürlük ve üniversitelerin asli görevlerinin bilim ve teknoloji üretmek olduğu hususunda vurgu yapılmış olup, konuşmanın içeriğinden siyasi iktidarın sözcülüğünü yapma suçlamasına dayanak oluşturabilecek hiçbir ifade yer almamaktadır.
Müvekkilim, yasalar çerçevesinde İnönü Üniversitesi Rektörlüğüne aday olmuş ve en yüksek oyu almıştır. Adaylık sürecinde söylem ve eylemleriyle sadece kendisine destek veren öğretim üyelerinin değil kendisine karşı olan öğretim üyelerinin de takdirini kazanan müvekkilimin İntikam almaya geliyorum gibi etik dışı bir söylemi kullandığı düşünülemez.
Yazınızın bir bölümünde, ihalelerden ağzı sulanacak olanlara değinilerek, müvekkilim zan altında bırakılmıştır. Müvekkilim gerek akademik yaşamımda, gerek özel yaşamımda parasal konularla ilgili bugüne kadar hiçbir suçlamaya maruz kalmadığı gibi kişiliği itibariyle bu tarz konulara tenezzül edecek biri değildir.
Müvekkilim, rektör adayı olurken belirli makamlardan icazet almamıştır. Aldığı oylar da ideolojik eksenli olmayıp her görüşten öğretim üyesinin desteğini yansıtmaktadır.
Cumhuriyetin kazanımlarını, laik Türkiye Cumhuriyetini ve Atatürkü savunmak kimsenin tekelinde değildir. Bu değerler Türk milletinin ortak değerleridir.