SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Kocasına Karşı Korunma İstemiş, Bir Gün Sonra Öldürülmüş

Kocasına Karşı Korunma İstemiş, Bir Gün Sonra Öldürülmüş
A- A+ PAYLAŞ

Malatya'da 24 Eylül 2024 tarihinde Çevre Yolu üzerinde 37 yaşındaki Nuran Karayiğit'in (üstteki fotoğrafta) boşanma aşamasındaki eşi Recep Karayiğit tarafından tabancayla öldürülmesiyle ilgili cinayet davası başladı. Bu arada, Nuran Karayiğit'in eşinin tehditlerine karşı 23 Eylül 2024 günü  başvurarak önlem alınmasını istediği dilekçe de ortaya çıktı.

Davada tutuklu sanık Recep Karayiğit "kendimi öldürmek istedim, eşim engel olmak istedi" diyerek kendini savunurken, öldürülen Nuran Karayiğit'in ailesi ve avukatları olayın "tasarlayarak adam öldürme" olduğunu iddia etti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Malatya Barosu da davaya müdahil oldu.

Malatya'da 24 Eylül 2024 tarihinde  çevre yolu üzerinde meydana gelen ve kamuoyunda infiale neden olan olayda, Recep Karayiğit'in boşanma aşamasında olduğu eşi Nuran Karayiğit'i otomobilin içinde tabancayla vurarak öldürmesine ilişkin cinayet davası Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık Recep Karayiğit, öldürülen Nuran Karayiğit'in ailesi ve taraf avukatları katıldı. Dosyaya, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Malatya Barosu da kadın cinayeti nedeniyle müdahil oldu.

 "Kendimi Öldürmek İstedim"

Cinayet zanlısı Recep Karayiğit, mahkemedeki savunmasında şunları ifade etti: 

"Depremden sonra Kayseri'ye gitmiştim. Malatya'ya geldiğimde araçta kalıyordum. Eşim, ailesinin tahrikiyle çocuklarımı bana göstermiyordu. Olay günü eşimle okul yolunda karşılaştık. Eşim, anlaşmalı boşanmak için avukatı aradı, avukatın yanına gitmek için yola çıktık. Çocuklarımı gösterme konusunda bir sorun yaşatmayacaklarını söyleyince kabul ettim. Araçta konuşurken eşim beni tahrik etti, araçla zikzak yaparak kenara çektim. Eşimin söylediklerini daha fazla kaldıramadım. Şoför koltuğunun altında bulunan tabancayı alarak kendimi öldürmek istedim ancak eşim engellemek istedi. İtiş kalkış oldu. Sonradan öğrendiğime göre her iki kurşun eşime isabet etmiş. Benim öldürme kastım yoktu. Ben kendi canıma kıymak istedim ama eşim öldü. Eşimi hemen kendim hastaneye yetiştirdim. Ben eşimi vurduktan hemen sonra 112'yi aramıştım. Olay anında kaç el tetiğe bastığımı hatırlamıyorum. Elim tetikte miydi, onu da hatırlamıyorum. Olayda kullanılan tabancayı 2024 yılında hem tehdit edilmem hem de arıcılık belgesini almamdan sonra satın almıştım. Ben kızım S.'nin eşimin ailesi tarafından yönlendirildiğini düşünüyorum. Çocuklarım eşimin ve ailesinin etkisi altında kalıyordu. Ben olaydan önce kızım S.'ye 'Anormal bir şey olursa kardeşlerine sen sahip çık,' demiştim. Bu ifademi içinde bulunduğum psikolojik durumumu anlatmak için kullanmıştım çünkü eşime ulaşamıyordum, telefonlarımı açmıyordu. Eşimin ailesi 2022 yılında evimi basmıştı."

Aile ve Avukatlardan "Tasarlama" İddiası

Öldürülen Nuran Karayiğit'in babası Mehmet Kurşun ise mahkemede sanıktan şikâyetçi olduğunu belirterek şunları söyledi:

 "Sanıktan şikâyetçiyim. 2022 yılındaki olayda sanık kızımı dövüyor. Kızım da abisini arayarak 'Beni öldürecek, gel beni götür,' diyor. Abisi eve gidiyor, sonra kızım camdan bağırıyor 'Abi kaç, seni öldürecek,' diye. Oğlum kaçıyor. Elinde otomatik silah varmış. Torunlarım sürekli annelerinin dövüldüğünü söylüyordu. Olaydan bir gün önce kızıma okul önünde silah göstermiş, 'Dönmezsen seni vururum,' dediğini kızım torunuma söylemiş. Sanık olaydan önce torunumu arayarak 'Annene bir şey olursa kardeşlerin sana emanet,' demiş."

Avukat Abdullah Topuz, Nuran Karayiğit'in boşanma davasında avukatlığını yaptıklarını belirterek şunları kaydetti: 

"Bu olay olmadan iki gün önce Nuran Hanım beni arayarak eşinin önünü kestiğini ve silah doğrulttuğunu, kendisinin de kaçarak eve girdiğini söyledi. Ben de hemen karakola gidip şikâyetçi olmasını söyledim. Babasıyla birlikte karakola gidiyorlar. Orada bulunan polisler, şikâyetçi olması durumunda tehditten dolayı soruşturma başlatılacağını ancak şiddeti önleme merkezine gitmeleri hâlindeyse şahıs hakkında uzaklaştırma kararının alınabileceğini söylemişler. Durumu bana anlattıklarında ben, kararın kendilerine ait olduğunu söyledim. Olaydan bir gün önce şiddet önleme merkezine giderek dilekçe vermişler. Nuran Karayiğit, boşanma evraklarını hazırlarken kendi başında geçen olayları el yazısıyla yazmış ve bize teslim etmişti. Bunun bir örneğini mahkemeye sunuyorum. Olaydan 15 dakika önce Nuran Karayiğit, cep telefonundan avukat olan eşimi arayarak, anlaşmalı boşanmak için eşiyle birlikte büroya gelmek istediklerini söylediler. Ben de gelebileceklerini söyledim. Olay tamamen tasarlayarak, planlayarak adam öldürme olayıdır."

Avukat ve Aile Üyelerinden Çarpıcı İfadeler

Nuran Karayiğit'in avukatlarından Sevda Özelçi Topuz ise mahkemede cinayetten önce Nuran Karayiğit'in kendisini aradığını söyleyerek, "Cinayetin olduğu gün boşanma davasını açacaktık. Beni aradı, anlaşmalı boşanmak için eşiyle birlikte ofise gelmek istediklerini söylediler. Ben de gelebileceklerini söyledim ancak sesinde tedirginlik vardı. Daha sonra aradığımda ulaşamadım, akşam olduğunda cinayette öldüğünü öğrendim," ifadelerini kaydetti.

Öldürülen Nuran Karayiğit'in ağabeyi Serkan Kurşun, 2002'deki bir olayı hatırlatarak: "2002'deki olayda kardeşim beni aradı. Evlerine gittim. Merdivenlerden çıkarken Recep Karayiğit'in pompalı tüfek kurma sesini duydum. O esnada kardeşim pencereye çıkarak 'Kaç, seni vuracak,' dedi. Ben de kaçtım. Karakolda, ailesinin dağılmaması ve Recep Karayiğit'in çalıştığı işte sıkıntı yaşamaması için şikâyetçi olmamıştım. Kardeşime karşı şiddet uyguluyordu," dedi.

Anne Zeynep Kurşun ise kızının defalarca baba evine geldiğini ancak sonra Recep Karayiğit'in ailesi tarafından ikna edilerek geri götürüldüğünü belirtti ve "Kızım üç, dört kez baba evine geldi ancak sonra Recep Karayiğit'in ailesi minnet ederek geri götürüyordu. Kızım bana olaylarla ilgili çok fazla detay vermiyordu, şiddet uygulandığını bilmiyordum." dedi.

Nuran Karayiğit'in 16 yaşındaki kızı S. ise mahkemeye psikolog eşliğinde görüntülü sistem üzerinden verdiği ifadesinde: "Babam annemi ve bizi sürekli tehdit ediyordu. Babam anneme karşı hem fiziksel hem de psikolojik şiddet uyguluyordu. Annemin daha önce açtığı boşanma davasını tehdit ve şiddetle geri çektirmişti. Babam anneme silah gösterip 'Ya benimle yaşa ya da bu iş biter,' diyor. Olaydan birkaç gün önce babam, olaydan iki gün önce 'Anormal bir şey olursa kardeşlerin sana emanet,' demişti, ardından annemi öldürdü. Ben bu durumu olaydan önce kimseyle paylaşmadım. Annem avukatı ile görüşüyordu. Ben babamın eve gelmesini istemiyorum. En ağır cezayı almasını istiyorum. Bana ve kardeşime gün yüzü göstermedi," ifadelerini kaydetti.

Öldürülen Nuran Karayiğit'in ablası Serpil Kurşun, kız kardeşinin huzursuz olduğunu ve Recep Karayiğit'in şiddet uyguladığını belirterek, "Kız kardeşim huzursuzdu. Recep Karayiğit kardeşime karşı şiddet uyguluyordu. Kardeşim sürekli ailesi üzerinden tehdit ediyordu. Kardeşim uzaklaştırma kararı aldığı gün bu olay oldu. Benim kız kardeşim melek gibiydi," dedi.

Tanık Leyla Özbey ise olay gününe ilişkin olarak şunları söyledi:

 "Nuran'ın ailesi ile olan komşuluğumdan dolayı tanırım. Çocuklarımız aynı Kur'an kursuna gidiyordu. Olay günü Nuran ile çocukları okula bırakmış, yoldan geri dönüyorduk. Arkadan bir kişi yaklaştı, 'Konuşabilir miyiz?' dedi. Nuran da 'Ya git başımdan Allah aşkına,' dedi. Ben de adama 'Konuşmak istemiyor, zorlayamazsın,' dedim. Recep Karayiğit bana sert bir ifadeyle 'Eşim oluyorlar, müsaade eder misiniz?' dedi. Nuran'ın gözüne baktı. Nuran da bana 'Sen git bekleme,' deyince ben uzaklaştım. Daha sonra komşumuz olan ablasını aradım. Ablası bana 'Keşke yalnız bırakmasaydın, adam psikopatın teki,' dedi. Koşarak parka gidip baktım, yoktular. Ardından polisi aradık."

Mahkeme heyeti, dosyadaki eksiklerin giderilmesi için davayı ileri bir tarihe erteledi.

Cinayetten bir gün önce önlem alınması için başvurmuş..

Bu arada, 24 Eylül 2024 günü öldürülen Nuran Karayiğit'in, cinayetten bir gün önce Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü'ne başvurarak, boşanma aşamasında olduğu eşinin şiddet ve tehdidine karşı önlem alınması talebinde bulunduğu ortaya çıktı.

malatyahaber.com

ARŞİV FOTOĞRAF: Eş cinayetinin faili Recep Karayiğit, yakalandıktan sonra..

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız
Reklam