SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Malatya da Bize Derme'nin Armağanıdır"

0
Güncellendi - 2018-12-10 02:51:35
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümünce düzenlenen “Mesleki Pratik/Seminerler Dizisi” kapsamında “Su ile Kurulan Şehir Malatya” başlıklı sunum yapıldı. Bölüm Başkan Yardımcısı Doçent Doktor Sevgi Görmüş tarafından düzenlenen seminerde, Battalgazi Belediyesi arkeoloğu ve Arslantepe’nin UNESCO sürecinde koordinatörlük yapan Cem Kaya ile Turizm Araştırmacısı-Turist Rehberi ve Malatyahaber.com yazarlarından Bülent Korkmaz “su ve Malatya” ilişkisini anlattılar.

Malatya’nın kuruluşunda suyun önemine değinen Kaya, tarımın başlamasıyla birlikte en eski ve önemli yerlerin nehir kenarlarında kurulmaya başladığını belirterek, Malatya’nın da bundan etkilendiğini ve belli başlı yerleşimlerin Fırat kenarında kurulduğunu anlattı. Arslantepe’nin Malatya tarihinde çok önemli bir yere sahip olduğunu, ancak Arslantepe’den daha eski yerleşimler bulunduğunu belirten Kaya “Karakaya baraj gölünün kurulmasıyla birlikte çok sayıda tarihi mekân da sular altına gömüldü. Değirmentepe, Caferhöyük, İmamoğlu Höyük, Pirot, Köşkerbaba bunlar arasında. Su, insana yaşaması için en elzem olan şeyi sağlıyor. Eski çağlarda ulaşım ve taşıma olanakları bu kadar olmadığından su kenarına yerleşmek daha avantajlı oluyor. Buralarda yapılan kazılarda kurtarılan eserler halen Malatya Müzesinde sergileniyor. ” dedi.

Kaya, su kenarında yerleşim kurulmasının dezavantajlı yönünün sel olduğunu anlatırken “Tarihsel kayıtlara, bilim adamlarının yaptığı analizlere göre Fırat taşarak birçok yerleşim yerini ya ortadan kaldırmış ya önemli tahribata yol açmış. İnsanlar haliyle bundan ders almışlar. Arslantepe’nin kuruluş yerine baktığımızda bu sonucu çıkarabiliriz. Arslantepe, Malatya’nın çok zengin su kaynaklarının yer aldığı Orduzu’ya yakın, Fırat’ın taşkınlarına ise uzak bir noktada. Ayrıca hâkim konumu nedeniyle Fırat’tan gelip geçenlerin görülebileceği bir yer” dedi.

Korkmaz yaptığı sunumunda, son verilere göre günümüzden yaklaşık 11 bin 700 yıl önce dünyada tarımın başladığını, Malatya’nın da dünyada ilk tarım uygulamalarının yer aldığı Bereketli Hilal içerisinde yer aldığını anımsatarak, ilk yerleşimlerin Fırat ve Tohma gibi su yatakları boyunca oluştuğunu söyledi. Korkmaz “Yaklaşık 2 bin yıl önce, Roma İmparatorluğu tarihinin en görkemli döneminde Malatya’yı bugün Eski Malatya dediğimiz yere Melitene adıyla kurduğunda bence Malatya tarihinin en büyük projesini gerçekleştirdi çünkü biz bu sistemi halen kullanıyoruz. Gündüzbey Pınarbaşında çıkan Derme Suyunun doğal yatağı Beylerderesi yönüdür. Gündüzbey Kapılıkta başlatılan kanal sistemiyle suyun yönünü değiştirdiler, başlangıç ve varış noktası arasındaki yükselti farkını çok iyi kullandılar ve sırasıyla Kündübek, Çırmıhtı, Kileyik, Barguzu, Tecde, Karakavak ve ilerisi, tarihte Aspuzu diye bilinen Malatya bağları-bahçeleri, ta Eskimalatya’ya kadar suyu taşıdılar. Bugün bu yörelere gittiğinizde, Deymen Suyu diye de bilinen kanalları görüyorsunuz. Derme, dolayısıyla bu su sistemi olmasaydı bugün Malatya adıyla bir şehir olmayabilirdi. Herodot, Mısır için, Nil’in armağanıdır, der. Malatya da bize Derme’nin armağanıdır” dedi.

Korkmaz, sunumunda Malatya’da kış hazırlıkları, geleneksel yaşam ve şehrin kültürüne damga vurmuş isimlerden de bahsetti.

Doç. Dr. Görmüş “doğa ile kültürü uzlaştıran peyzaj kavramına sığınarak ilgili disiplinleri anlama ve tartışma çabamıza dahil olduğunuz için sorumlu hissettiğim öğrencilerim adına teşekkür ederim. Malatya'nın hafızasını, mizahını, tarihini tanıma fırsatı bulduk. Mesleki seminerler düzenlemeye devam edeceğiz” dedi.

Konuşmacılar, etkinliğe katılan bölüm öğrencileri ile lisans öğrencilerinin sorularını da yanıtladı.

Yeşil Stüdyoda düzenlenen seminerin sonunda bölüm başkanı Profesör Doktor Bülent Yılmaz, Kaya ve Korkmaz’a İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi öğretim üyesi ve seramik sanatçısı Fazıl Ercan’ın Arslantepe betimlemeli çalışmalarını hediye etti.

malatyahaber.com- Yeni Malatya Gazetesi

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

1 yorum yapılmış

  • Bekir Sözen.ÇEKÜL vakfı temsilcisi (6 yıl önce)
    Güzel toplantı oldu,çok istifade ettik,emeği geçenlere teşekkürler.
    %100
    %0
    Yanıtla