Malatya'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kapsamında, çeşitli sendikaların üyeleri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının üyeleri ile işçilerin katılımıyla Emeksiz Caddesi'nden Yüzüncü Yıl Kavşağı'na kadar kortej yürüyüşü yapıldı.
Emeksiz alt kavşağında başlayan yürüyüşe katılan siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, ellerinde çeşitli pankart ve afişlerle slogan atarak Emeksiz Caddesi'nin üst başındaki Yüzüncü Yıl Kavşağı'na kadar yürüdü. Yoğun güvenlik önlemi altında polis aramalarından geçen gruplar, burada kutlama komitesi tarafından düzenlenen program ile 1 Mayıs'ı kutladı. Yapılan konuşmaların ardından müzik eşliğinde halaylar çeken kalabalık, daha sonra olaysız şekilde alandan ayrıldı.
HAK-İŞ üyeleri ise Kernek Meydanı'nda bir araya geldi. Burada konuşan HAK-İŞ Malatya İl Başkanı ve Hizmet İş Sendikası Şube Başkanı Mustafa Sengir, gece gündüz demeden çalışan emekçilerin gününü kutladı.
MESAJLAR
Malatya Valisi Ersin Yazıcı
"İşçi ve emekçi kardeşlerimizin, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü olarak kutlanan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içerisinde bir kez daha idrak etmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
Güçlü ve söz sahibi bir ülke olma doğrultusunda hızla ilerleyen ülkemizin temelinde yer alan işçi ve emekçi kardeşlerimiz, emekleri ve alın terleriyle, ülkemizin ilerlemesinde ve refah düzeyinin yükselmesinde de önemli bir paya sahiptir. Bizler için bu denli önem arz eden işçilerimizin bu anlamlı günde olduğu gibi her zaman yanlarında bulunmaya, onların en büyük destekçisi olmaya devam edeceğiz.
Ülkemizin kalkınması ve milletimizin refahı için var gücüyle çalışan; emeği, alın teriyle yoğurarak yüce bir değere dönüştüren, tüm emekçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü tebrik ediyorum."
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba
1 Mayıs’ın bir demokrasi, özgürlük, barış çağrısı olduğunu belirten CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde tüm işçi ve emekçilerin eşit, özgür ve insanca yaşayabileceği aydınlık bir Türkiye diliyorum." dedi.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, işçi ve emekçilerin alım gücünün her geçen gün azaldığını ifade ederek işçi ve emekçilerle açlığa, sömürüye ve güvencesizliğe karşı aydınlık Türkiye'yi inşa edeceklerini belirtti.
Ağbaba, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin, ilke ve misyonları, tarihsel ve toplumsal görevi gereği, emekçilerin kazanılmış haklarını yok edecek, tırpanlayacak, esnetecek hiçbir harekete izin vermeyecek, emeğin yanında, emekçilerle birlikte olacak ve tüm gücü ile mücadele edecektir.” dedi.
1 Mayıs'ta başta Taksim olmak üzere hiçbir yasağı kabul etmediklerini kaydeden Ağbaba, “AKP'nin Taksim yasağı, emekçilerden ne kadar korktuğunu açıkça göstermektedir. Bunca yoksullaşmaya karşı hiç kimsenin ama en çok da işçilerin sesini çıkmasın istiyorlar. AKP'nin bu çabasının beyhude olduğunu biliyor ve görüyoruz” dedi.
Türkiye işçi ve emekçi sınıfının birlik ve dayanışma gününün belirtilen sebeplerle her zamankinden çok daha büyük önem taşıdığını kaydeden CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “1 Mayıs’ta tüm örgütlerimiz ile alanlarda, sendikalarımızla, emekçilerimizle kol kola, omuz omuza olacak, sömürüye, emekçilerin köleleştirilmesine, sendikasızlaştırmaya, güvencesizliğe karşı sesimizi yükselteceğiz” ifadelerini kullandı.
Veli Ağbaba “Çalışma koşullarının iyileştirildiği, emeğin karşılığının alındığı, gelir dağılımında adaletin sağlandığı, iş cinayetlerinin son bulduğu, istihdamın arttırılıp işsizliğin çözüldüğü, üretimden ve üretenden yana bir Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz. Tüm eşitsizliklere ve sömürüye rağmen; daha yaşanabilir bir dünya özlemiyle emeğini ortaya koyan tüm emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutluyorum” ifadelerini kullandı."
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er
Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
Başkan Er, “Başta Belediyemiz çalışanları olmak üzere tüm emekçi kardeşlerimizin birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak kutlanan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günlerini kutluyorum. Emekleri ve alın terleriyle, ülkemizin ilerlemesinde ve refah düzeyinin yükselmesinde önemli pay sahibi olan işçi ve emekçilerimiz, bu ülkenin lokomotifi durumundadır” dedi.
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün emek, alın teri, kaynaşma ve dayanışma günü olduğunu ifade eden Başkan Er, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Bizler toplum olarak, emeğin ve alın terinin kutsal sayıldığı, adaletli paylaşım, dayanışma ve güç birliğinin esas alındığı bir kültür ve medeniyetin mensuplarıyız. Hükümetimizin olduğu gibi Malatya Büyükşehir Belediyemizin de temel hedefi; ülkemizin refahına hizmet eden emek sahiplerinin haklarının geliştirilmesi ve yaşam şartlarının iyileştirilmesidir.
Bünyesinde çalıştırdığı binlerce personeliyle büyük bir aile olan Büyükşehir Belediyesi, işçi kardeşlerimizin sağlıklı ve güvenli bir ortamda çalışarak, karşılığını alması noktasında büyük gayret göstermektedir.
Malatya’ya hizmet noktasında, Malatya’nın yeniden inşası ve ayağa kaldırılması noktasında ekibimizin önemli bir parçası olan tüm işçi kardeşlerimize canı gönülden teşekkür ediyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm işçi kardeşlerimin Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlar, bu günün çalışma barışını güçlendirmesini, toplumda dostluk ve dayanışmayı artırmasını birlik ve beraberliği pekiştirmesini dilerim.”
Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın
Tüm emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlayan Başkan Taşkın, “’İşçinin ücretini alın teri kurumadan verin’ hadis-i şerif’ini şiar edinen bir kültürün parçası olarak emeğin karşılığını vermek hepimizin sorumluluğudur” dedi.
Başkan Taşkın mesajında, “İşçi sınıfının özgürlük, adalet ve insanca yaşam mücadelesinin izlerini taşıyan 1 Mayıs, sadece bir gün değil, aynı zamanda emeğin ve dayanışmanın önemini hatırlatan bir fırsattır. Bu gün, işçi haklarının korunması, insanca çalışma koşullarının sağlanması ve toplumsal adaletin tesis edilmesi için verilen mücadelenin bir ifadesidir. Bizler insanın değerine saygı gösteren, emeğe saygı duyan ve alın terini kutsal addeden bir anlayışa sahibiz. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V), ‘İşçinin ücretini alın teri kurumadan verin’ buyurarak emeğin önemine dikkat çekmiştir ve bu konuda insanlığa yol göstermiştir. Bu hadis-i şerif’i şiar edinen, işçinin, emekçinin hakkını alın teri kurumadan vermenin hassasiyetine inanan bir kültürün parçası olarak ülkemizin ekonomisine yön veren işçilerin emeğinin karşılığını vermek, çalışma hayatlarında kolaylık sağlamak hepimizin sorumluluğudur. Çiftçi bir babanın oğlu olarak emeğiyle geçimini sağlayan, alın teriyle rızkını kazanan tüm işçi kardeşlerimize selam ve sevgilerimi iletiyorum. Ülkemizin ekonomisinin temel direği ve gelişiminin anahtarı olan işçilerimizin haklarına sahip çıkacak, her zaman yanlarında ve destekçisi olacağız. Ülkemizin, şehrimizin, ilçemizin geleceği ancak emek ve dayanışma ile inşa edilebilir. Bu duygu ve düşüncelerle en yüce değer olan alın terinin, emeğin gücünün kutlandığı bu günde tüm emekçi kardeşlerimizin 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor; barışın, huzurun, adaletin ve dayanışmanın hakim olduğu bir gelecek temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
Yeşilyurt Belediye Başkanı İlhan Geçit
Prof.Dr.İlhan Geçit, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında; “Ülkemizin kalkınmasına ve büyümesine emekleriyle, alın terleriyle katkıda bulunan başta belediye personelimiz olmak üzere tüm işçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü tebrik ediyorum.” dedi.
Yazılı mesajında; işçi ve emekçilerin her daim yanında olduklarını ifade eden Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof.Dr.İlhan Geçit, “Ülkemizin kalkınmasında ve ilerlemesinde alın terleriyle lokomotif güç oluşturan işçi ve emekçi kardeşlerimizin emeğini, gayretini ve çabasını her zaman takdirle karşılıyoruz. Helal kazancı ve emeği kutsal sayan milletin bir ferdi olarak alın teri ve emeği her zaman en yüce değer olarak kabul ediyoruz. İnsana insan olarak değer veriyor, emeğe ve alın terine her zaman saygı duyuyoruz. İşçinin ve emekçinin her zaman yanında yer alan bir belediye olarak birlikte mesai yaptığımız kıymetli mesai arkadaşlarımız ile birlikte büyük ve güçlü bir aileyiz.
‘Ben sen yok, biz varız’ diyerek ilçemizin hem bugününe hem de yarınlarına en güzel şekilde hizmet ediyoruz. ‘İşçinin ücretini alın teri kurumadan önce ödeyiniz’ diyen bir peygamberin ümmetleri olarak, çalışanlarımıza en iyi ortamı sunmak için elimizden gelenin her şeyi yapmaya çalışıyor ve işçi dostu bir belediye olduğumuzu her türlü platformda ön plana çıkarmaya çalışıyoruz.
Başta belediyemizde çalışan çok değerli işçi kardeşlerimiz olmak üzere ekonomimizin belkemiği olan tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramlarını kutluyor, çalışma hayatında üstün başarılar diliyorum.” dedi.
MHP Malatya İl Başkanı Gökhan Gök
Milliyetçi Hareket Partisi Malatya İl Başkanı Gökhan Gök 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü sebebiyle bir mesaj yayınladı. Yayınladığı mesajda; “Her bir çalışanımızın geçimini rahatlıkla sağlayacağı bir ücrete ve sosyal güvenliğe sahip olması, iş hayatlarındaki risklerin azaltılması ve geçim endişelerinin giderilmesi mutlak anlamda zorunludur. Çoğalan problemlerin minimize edilmesi, çalışma hayatlarındaki performanslarını da olumlu yönde etkileyecektir.” diyen Başkan Gök’ün mesajının devamı şöyle;
“Emeğiyle hayatını idame ettiren, alın teriyle geçimini sağlayan ve milletçe elde ettiğimiz toplam milli gelire büyük katkılar sağlayan milyonlarca çalışanımızın gururla idrak ettikleri anlamlı bir günün içindeyiz. Vatanımızın her köşesinde sahip oldukları en önemli değer olan emekleriyle, milletimizin ihtiyaçlarını karşılayan, beklentilerini gideren; dayanışmanın ve birlikte çalışmanın güzelliklerini sergileyen emekçilerimizin, sosyal ve ekonomik hayatta büyük payları vardır.
Öte yandan her bir çalışanımızın geçimini rahatlıkla sağlayacağı bir ücrete ve sosyal güvenliğe sahip olması, iş hayatlarındaki risklerin azaltılması ve geçim endişelerinin giderilmesi mutlak anlamda zorunludur. Çoğalan problemleri, meslek hastalıklarının artışı, iş sağlığı ve güvenliğinden kaynaklanabilecek olası problemlerin minimize edilmesi, çalışma hayatlarındaki performanslarını da olumlu yönde etkileyecektir.
1 Mayıs’ın huzur ve sükunet içinde kutlanması; işçilerimizin bu özel gününün; ayrımcılığın, ayrıştırmanın ve anarşinin sözcülüğünü yapanlara peşkeş çekilmemesi en büyük dileğimdir. Birlik ve beraberlik içinde bayram havasında geçmesi ve gafillere aradıkları imkân ve fırsatların verilmemesi herkesin sorumlulukları arasındadır.
Bu duygu ve düşüncelerle, tüm işçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyor, hayırlı ve bol kazançlar diliyorum. Tüm emekçi kardeşlerimizin günü kutlu olsun.”
Atatürkçü Düşünce Derneği Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları
1 Mayıs 1886 tarihinde Louisville, Kentucky'de (ABD) 8 saatlik iş günü talebiyle başlayan işçi grevlerine yarım milyon işçi katıldı. Grev ve gösteriler 1 Mayıs'tan sonra da sürdü. İşçiler 3 Mayıs'ta sokaklara çıktılar. McCormick fabrikasındaki greve müdahale eden polisin ateş açması sonucu 4 işçi öldü, onlarcası yaralandı. Bu saldırıyı protesto etmek için 4 Mayıs'ta Haymarket Alanı'nda düzenlenen mitingde patlayan bir bomba ise 7 polisin ölümüne, 69’unun yaralanmasına neden oldu. “Haymarket Olayı” adıyla tarihe geçen bu olaylar anısına 1889'da toplanan İkinci Enternasyonal’de 1 Mayıs gününün tüm dünyada “Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü” olarak kutlanmasına karar verildi. Bu gün dünyada 135 yıldır “İşçi Bayramı” olarak kutlanmaktadır.
İşçi Bayramı ülkemizde 1911 yılında Selanik’te, 1912 yılında İstanbul’da kutlanmaya başlamış, 1923 yılında yasa ile İşçi Bayramı olarak kabul edilmiştir.100 yıldır var ise de, İşçi Bayramı Türkiye’de büyük acılar ve baskılarla anılır olmuştur. 1 Mayıs 1977 İstanbul Taksim katliamı dışında da pek çok kurban verilmiştir.
Emekçi kitleler bu yıl da; haklı talepleriyle İşçi Bayramı’nı kutlayacaklar.
Yoksulluk ücretine, sendikasızlaşmaya, baskılara, sağlıksız, güvensiz ve güvencesiz iş koşullarına karşın ekmek paralarını kazanmaya çalışan milyonlar alanlarda olacak.
Cumhuriyetin kurduğu üretim tesislerinin kapatılarak ya da satılarak yok edilip üretimden kopulması, “AB’ye giriyoruz” ham hayaliyle gümrük duvarlarının kaldırılması, dış alım bağımlısı dış satım yetmezliği, ürettiğinden çok tüketme savurganlığı ve beton aşkına kurban yatırım sefilliğinden doğan döviz kıtlığı, milleti krizden krize sürükleyip perişan eden beceriksiz ve basiretsiz ekonomi yönetimleri ve benzer nedenlerle on yıllardır yüksek enflasyon, hayat pahalılığı ve işsizlik sarmalında umutları tükenen gençlerimiz geleceklerini yurt dışında arama ayıbından kurtulma isteklerini dillendirecekler.
İşçilerimiz; sigortasız, sendikasız, güvencesiz, neredeyse temel ücrete dönen ve artık açlık sınırının da altında kalan “Asgari Ücret”le ve milyonlarca sözde sığınmacının rekabetine açık koşullarda çalışmak zorunda bırakıldıklarını bir kez daha seslendirecekler.
Gerçek sendikalar; sorunları ve çözüm yollarını aktaracaklar, taleplerini dile getirecekler, ama yıllardır acımasızca uygulanan neoliberal soygun politikaları sonucu sendikalaşmanın geldiği içler acısı durumu utandıklarından söylemeyecekler.
Yıllarca eğitim görüp sayısız engelleri aşarak girebildikleri devlet dairelerinde memur sendikalarında örgütlenmiş memurlarımız; güvencelerini kaybetmemek ve grevli toplu sözleşmeli sendikal haklarını almak için işçilerle güçlerini birleştirecekler.
Giderek yoğunlaşan taşeronlaşmaya, kiralık işçi köleliğine ve işsizlik bataklığına isyan eden kadın sesleri, genç sesleri yükselecek alanlardan, duyması gereken kulaklara hiç ulaşamayan.
Alanlara gelemeyecek milyonlar da olacak tabii.
Atatürk’ün “Milletin Efendisidir” dediği, 70 şu kadar yılın sağ iktidarlarınca gün be gün katledilen tarım ve hayvancılık nedeniyle topraklarını terk etmek ve işsizler ordusuna katılmak zorunda kalmış köylülerimiz örgütsüzlükleri nedeniyle emekçi kitlelerle kucaklaşamayacaklar.
Sömürü düzeninin ve ticarileşmiş sağlık sisteminin dişlileri arasında ezilen, uzun çalışma yıllarının sonunda huzur ve güven içinde yaşamayı umut ederken yoksulluk ve yoklukla boğuşmak, yorgun bedenleriyle ucuz (!) et ya da Halk Ekmek kuyruklarında saatlerce dikilmek, pazar yerlerinden atılmış sebze meyve toplamak, bulabilmişse o yaşta gelip geçici bir işte çalışmak zorunda kalmış emeklilerimiz İşçi Bayramı meydanlarını ancak televizyon haberlerinde izleyecekler.
Atatürkçü Düşünce Derneği olarak, Kemalizm’in namus sesini bir sis çanı gibi yurdumuz semalarına asarak “Yeniden Atatürk Cumhuriyeti”ne ulaşma kararlılığımızla 1 Mayıs alanlarını dolduran emekçilerimizin yanında olacağız ve hep birlikte bir gün mutlaka emperyalizmin sömürü zincirlerini kıracağız.
“Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim,
akar suyun,
meyve çağında ağacın,
serpilip gelişen hayatın düşmanı.
Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına:
- çürüyen diş, dökülen et -,
bir daha geri dönmemek üzre yıkılıp gidecekler.
Ve elbette ki, sevgilim, elbet,
dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya,
dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla
bu güzelim memlekette hürriyet...”
1 Mayıs İşçi Bayramı kutlu olsun!"
Bülten- AA- iha
