New York'ta Camiye Onay

New York City Belediyesi’nde yapılan oylamada 11 Eylül’de yıkılan Dünya Ticaret Merkezi enkazının yakınlarına yapılacak camiye izin verildi.

CAMİ KONUSU MAYIS'TAN BERİ TARTIŞILIYOR

Belediye Meclisi Tarihi Eserler Komisyonu İkiz Kuleler’in enkazı yakınlarında bulunan ve yıkılıp yerine cami inşa edilecek binanın “tarihi eser” olmadığına karar verdi. Böylece tartışma yaratan Müslüman kültür merkezinin inşa edilmesinin önündeki engel kalkmış oldu.

Tarihi Eserler Komisyonu’nun aldığı karar Dünya Ticaret Merkezi’nin İkiz Kuleleri’nin yakınlarında bulunan binanın yıkılmasına ve Cordoba Evi’nin inşa edilmesine izin veriyor. Cordoba Evi’nin içinde cami ve 500 kişilik bir oditoryum da olan 13 katlı bir kültür merkezi olması planlanıyor.

İslamcı militanların saldırılarının nasıl anılacağı konusunda hala tartışmaların yaşandığı New York’ta Cordoba Evi projesi için teklif edilen noktanın uygunsuz olacağı gerekçesiyle ciddi bir muhalefet yarattı.

OYBİRLİĞİYLE KABUL EDİLDİ

Projeyi eleştirenler 11 Eylül saldırılarını düzenleyen uçaklardan birinin parçalarının çarptığı binaya tarihi eser statüsünün verilmesiyle projenin önlenebileceğini umuyordu.

Ancak komisyon üyeleri 1857’den kalan binanın iş merkezlerinin arasında kaldığını ve herhangi bir tarihi değeri olmadığını öne sürdü. Salı günü yapılan oylamada dokuz kişilik komisyon oybirliğiyle binanın tarihi eser olmadığına karar verdi.

Projeye karşı çıkan bazı gruplar, proje lideri İmam Faysal Abdül Rauf’un “ABD politikaları yaşanan suça katkıda bulundu” sözlerinin merkezin inşa edilmesinin altında yatan asıl nedeni ortaya koyduğunu söyledi.

Kuveyt doğumlu bir din adamı olan Rauf New York’taki ilk camisini 1990’da açmıştı. 11 Eylül saldırılarını eleştiren Rauf, daha sonra FBI tarafından polislere duyarlılık eğitimi vermekle görevlendirildi.

FON TARTIŞMALARI

Bir başka tartışmalı konu da merkezin proje için gereken 100 milyon doları nasıl toplayacağıyla ilgiliydi. Projenin kaynağının Ortadoğu’daki radikal gruplardan geleceği iddia edildi.

Mülkün sahibi Şerif el Cemal, bu iddiaları reddederek paranın kaynağının varlıklar, fonlar ve bağışlardan geleceğini belirtti.

1 Eylül enkazından bir blok ötede bulunan Cemal binanın yerinin kazara seçildiğini ve amacın Müslüman toplumunun ihtiyaçlarını karşılamak olduğunu söyledi.