"Değişim" vaadini sürdüren ABD Başkanı Barack Obama, Washingtonda verilen Ulusal Dua Kahvaltısında, artık bir dini grubun başka bir dini gruba göre ayrıcalıklı olmayacağını ilan etti. Laik grupların dışlandığı Bush Yönetimi dönemi böylece resmen sona erdi.
ABD Başkanı Barack Obama, Washingtonda 1953ten beri her yıl şubat ayının ilk perşembe günü düzenlenen Ulusal Dua Kahvaltısına katıldı. Geleneği bozmayan Obama, her eyaletten ve ülke dışından çok sayıda davetlinin katıldığı kahvaltıda yaptığı konuşmada, dini gruplara fazla yakın olmakla eleştirilen selefi George W. Bushun aksine laik mesajlar verdi.
Obama, dindar bir aileden gelmediğini, babasının Müslüman iken ateist, büyükannesi ve dedesinin de ibadet etmeyen Hıristiyanlar olduğunu, annesinin ise örgütlü dine "çekince ile yaklaştığını" söyledi. Hıristiyan inancını Chicagoda toplum için çalışırken keşfettiğini söyleyen Obama, "İnanç, ailemizin yol gösterici gücü oldu. Ancak hiçbir dinin nefrete dayalı olmadığını unutmayalım" dedi.
Özel bir laiklik dairesi kurdu
"Bütün dinlere eşit mesafede olmayı" vaadeden Obama, Beyaz Sarayda "İnanç Temelli Mahalle Ortaklıkları" adlı bir yapılanma oluşturduğunu da açıkladı. Bu dairenin amacı, din ve devlet işlerinin ayrılığı ilkesi temelinde, topluma yardımcı olmak isteyen kuruluşları desteklemek olacak. Böylece Bush Yönetimi döneminde Beyaz Saraya bağlı olarak kurulan ve Evanjelik Hıristiyanlarla fazla "içli dışlı" olduğu için eleştirilen "İnanca Dayalı Girişim" adlı daire tarihe karıştı. Yeni daire, laik gruplar ile dini gruplar arasında ayrım yapmayacak. ABDde kilise-devlet ayrımının "bulanıklaştırılmasına" izin verilmeyecek.
İlk el sıkışan Blair oldu
Kahvaltıda kısa bir konuşma yapan İngiltere eski başbakanı Tony Blair, tam 31 kez "Tanrı" sözcüğünü kullandı. Görevden ayrıldıktan sonra Katolikliğe geçen Blair, "Tanrıya teslim olarak, onun sevgisinin araçları haline geliriz" dedi. Blair, 20 Ocakta ABD Başkanlığını devralan Barack Obama ile tokalaşan ilk "dünya lideri" oldu. Obama ise Blairi "iyi dostum" diyerek övdü.