ANAP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili, eski AKP'li Süleyman Sarıbaş, Malatya'da eski partisi ve genel başkanını "topa tuttu".. Sarıbaş, AKP'nin Malatya'ya hizmet veremediğini, kazanımlarını birer birer elinden aldığını, Ankara ziyaretinde başbakanın Valiyi ve belediye başkanını "azarladığını" iddia etti.
"MALATYA'YA NE YAPTILAR?"..
Sarıbaş uçak ile geldiği Malatyada ANAPlı yöneticiler tarafından karşılandı. Bir süre önce AKPden istifa ederek ANAPa katılan Sarıbaş, parti il binasına gelişinde davul-zurna ve halk oyunları eşliğinde karşılandı.
Sarıbaş, parti binasında yaptığı açıklamada, AKP'nin Malatya'ya hizmet veremediğini öne sürerek, şöyle dedi:
"Malatyanın 50 bin işsizi var. Çare bulabildiler mi? Yolların stabilizesini yapabildiler mi? 7 barajına ödenek ayırdılar mı? Çok iddialı söyledim. Malatyaya bir çivi çaktılarsa bir çivi de benim başıma çaksınlar dedim. Malatyanın kazanımları birer birer elinden alındı.
Malatya tarihinin her döneminde siyasette hakkını almış, hakkını almasını bilmiş göğsü dik, başı dik insanların memleketi. Ama bu dönem Malatya boynu büküklerin, gariplerin, işini bilmezlerin memleketi olmaya doğru itildi. Malatyada yüzde 51 oy aldılar. Allahtan korksunlar bunun bedelini ödesinler."
"VALİ'Yİ,BELEDİYE BAŞKANINI AZARLADI.."
"Başbakan 2.5 yıldır söylediğimiz bir şeyi geçtiğimiz hafta yapıp Vali ve bürokratlarla Ankarada görüştü.
Toplantıdan çıkan basın mensuplarıyla görüştüm. Ne yaptı dedim, ilgili kişilere talimat verdi mi dedim? Ne yaptı dedim? Valiyi azarladı, belediye başkanını azarladı. Şeker Fabrikasının arsasını belediyeye verin dedi. Yani kamunun bir kurumuna ait arsayı , kamunun bir başka kurumuna değiştirmekle Malatyaya büyük hizmet, büyük reform, Malatyanın geleceğini kurtaran bir hizmet yapmış gibi görünüyor.
Bir başbakandan hiç de beklenmeyen, bu meydanda gördünüz. Pütürgeye sağlık ocağı yaptık dedi. Turgut Özal Tıp Merkezini Malatyalı görüyor. Turgut Özaldan sonra gelen bir başbakanın bir sağlık ocağı yaptık beyanını duyuyor. Aradaki fark o. Hizmetin farkı o. Başbakan dedi ki, kanallara para verdik. Sayın Özal Çat Barajı, sayın Başbakan da kanal. Aradaki fark bu."
BAŞBAKANA VE AKP'YE SERT ELEŞTİRİLER..
Sarıbaş, AKPnin iktidara gelmeden önce bu millet inancını doya doya yaşayacak denilmesine karşın bunun gerçekleşmediğini belirterek, Başbakan şimdi ABDden avaz avaz bağırıyor. Ülkede demokrasi yok, benim vicdanın kan ağlıyor Sen kös Hasan'ın muhtarı mısın derler adama, ya da çobanı mısın derler.dedi.
Sarıbaş partililere hitaben yaptığı konuşmada ilk olarak AKPden neden koptuklarını açıkladı ve İlk kopuşumuz, AKPnin ne tüzüğünde, ne seçim bildirgesinde ne parti programında olmamasına rağmen, seçildiğimizin 2. ayında Topluma Kazandırma Yasası adı altında cezaevinde bulunan 3 bin PKKlı teröristin dağlara salınmasıyla başladı.
Bugün 1 yılda 200 güvenlik görevlimiz, bu menfur, bu adi çetenin silahlı kurşunlarıyla şehit oldular. Bu 200 şehidimizin cenaze törenine veya ailelerine bu hükümetin ne hiç bir üyesi ne de Başbakanı, ne taziye gönderdiler ne de katıldılar. Bu vahim bir durumdu. Bu yetmedi. Bu terör örgütünün siyasi uzantılarını cezaevinden çıkardıkları gün Başbakanlık konutunda ağırladılar. Sanki benim Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi bunlarmış gibi izzette ikramda bulundular. İşte o gün anlaşıldı ki bu hükümetin milli hiç bir değeri, hiçbir yargısı, hiç bir komsepti bulunmayan bir iktidar. dedi.
İç politikada son günlerde Başbakan her önüne geleni azarlamakta, her önüne gelene laf kavuşturmakta. En son olarak ABDde, Türkiye Cumhuriyeti Devletinde demokrasinin olmadığından dem vurmaktadır. diyen Sarıbaş şunları söyledi:
Sayın Başbakanım.. Sen başbakansın, ülkede demokrasi yoksa yap kardeşim, millet sana bu gücü verdi bu sayıyı verdi dediğinde ,sen falan mahallenin muhtarı mısın dediğinde gitti dava açtı. Bir ülkede demokrasinin olmadığına vatandaş dem vurabilir. Bir ülkenin Başbakanının yabancı bir ülkede, kendi ülkesini jurnalleme gibi, ülkesinde demokrasi olmayan bir ülke olarak dünyaya gösteren bir lüksü söz konusu olamaz.
Sayın Başbakan ABDye giderken, sanki ABD ile olan ilişkilerimizin müsebbibi Ana Muhalefet Partisiymiş gibi biz ABD taraftarıyız ama CHP, ABDye karşı ne yapalım şeklinde dış siyasette ülkeyi taşıyamadığı yerin sorumlusu olarak Ana Muhalefet i göstermiş diyen Sarıbaş daha sonra şunları söyledi:
Canı sağ olsun Ana Muhalefet Partisi lideri de Biz olmazsak bu başbakan Türkiyeyi satar şeklinde Cumhuriyet tarihinde hiç bir başbakana nasip olmayan ve söylenmeyen çok ağır ithamı olmuştur. Her halde Osmanlının son döneminde Vahdettin için kullanılmıştı. Bugün 85 yıl sonra bir ülkenin başbakanı için Ana Muhalefet Partisi lideri Biz olmazsak bu ülkeyi satar noktasına gelen çok ağır bir ithamla sayın başbakanı suçlamaktadır.
AKPnin İşsizliği , yolsuzluğu, fakirliği yenmek için yola çıktığını söylediğini belirten Sarıbaş şöyle devam etti:
Hortumlar kesilecek demiştik. Hortumlar kesilmedi, hortumlar yön değiştirdi. Daha dün bu ülkeye Soros diye biri geldi. Bu adam dünyada para spekülatörü. Türkiyeye adım atar atmaz dedi ki AKPden daha iyi iktidar yok' . Niye dedi, çünkü AKP 70 katrilyon faizi Soros ve Soros gibi adamlara ödüyor, rantçıların, hükümeti oldular. Devletin hiç bir kurumu çalıştırılmadı. Niye çalıştırılmadı? Bilenleri değil kendileri gibi olanları getirdiler. Kendiler gibi olanlar da kendiler gibi davrandılar.
Sarıbaş, konuşmasını şu ifadelerle tamamladı:
Bu halkın yüzde 99u Müslüman olan halkın dinini öğrenmek istemek en doğal hakkı ve en yasal hakkı. Bunun önündeki engeller varsa, hukuksal engeller varsa, sayın başbakana düşen görev hukuksal engelleri kaldırıp yasal hale, legal hale getirmektir. Yasal olmayan yolları kullanın, ben sizin cezanızı düşürürüm şekilde illegaliteye meşruiyet kazandıran bir yöntemle dini istismar etmesinden daha kötü ve daha vahim hiç bir şey olamaz. Meydanlarda söz vermişti. Bu millet inançlarını doya doya yaşayacak demişti. Biz iktidara geldiğimiz zaman bunları yapacağız demişti. Şimdi ABDden avaz avaz bağırıyor Ülkede demokrasi yok, benim vicdanın kan ağlıyor . Sen kös Hasan'ın muhtarımısın derler adama, ya da çobanı mısın derler. Bunları halletmek için iktidar oldun.
Sarıbaş, daha sonra Vali Osman Derya Kadıoğlu'nu da makamında ziyaret etti, ardından partiye dönerek yöneticilerle toplantı yaptı.