Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, hemşehrimiz eski Cumhurbaşkanı ve Başbakanlardan İsmet İnönü'ye yönelik ağır eleştirilerine tepki göstermesine karşın, kendisi ve partisinin Malatya örgütünün, bir süre önce kamuoyuna yansıyan "İnönü Caddesi"nin adının "Çamlıca Caddesi" olarak değiştirilmesine karşı tepkisiz kalması eleştiri konusu oldu. Yine, 1983- 1993 yılları arasındaki "Turgut Özal'lı Türkiye"de, siyasette, bürokraside, STK'larda, iş dünyasında önemli kazanımlar elde etmiş olan ve daha sonra iktidara gelen partilere yakınlaşarak bu alışkanlıklarını sürdüren, birçoğu da bugün AKP yanlısı oldukları bilinen eski Özal'cı "muhafazakar"ların da sessizliği tepki topluyor.
Malatya Belediyesi'nin Ahmet Çakır başkanlığındaki yönetiminin, şehirlerde, aynı isimde cadde, mahalle, sokak, mevki vs. adı olmayacağına ilişkin 2006 tarihli düzenlemeyi, Türkiye'deki diğer illerden farklı yorumlayarak, "mükerrer" oldukları gerekçesiyle Malatya'daki birçok cadde ve sokak isminin yanı sıra, İnönü Caddesi ile Turgut Özal Bulvarı isimlerini kaldırması, İnönü Caddesi'ne "Çamlıca Caddesi", Turgut Özal Bulvarı'na ise "Ankara Caddesi" adının verilmesiyle ilgili "SKANDAL" geçtiğimiz hafta Perşembe günü malatyahaber.com tarafından kamuoyuna duyurulmuştu.
CHP'DEN "TIK" YOK!..
Malatya'nın yetiştirdiği büyük devlet adamı ve asker İsmet İnönü'nün adının, Malatya'nın en önemli ve prestijli caddeden silinip yerine "uyduruk" bir isim verilmesiyle ilgili olarak, aradan geçen sürede, İnönü'nün kurucusu olduğu ve Malatya Milletvekilliğini yaptığı CHP'nin yerel yönetiminden ve milletvekili Ağbaba'dan tek ses çıkmadığı gözlendi.
CHP'nin Malatya il yönetiminin, özellikle Malatya il merkezindeki başta belediye kaynaklı olmak üzere birçok sorunlu konuya müdahale etme gereği duymaması, duyarsız ve sessiz kalması, muhalefeti daha çok çiftçi, köylü ve üreticinin sorunlarını gündeme getirmek olarak algılaması gibi bir sorunu bulunduğu önemli bir saptama olarak konuşulurken, son İnönü Caddesi adının değiştirilmesi işlemine karşı sessizliği ve tepkisizliği de eleştiriliyor.
Malatya'da 2 bin 509 cadde ve sokağın isminin değiştirilmesi çalışmalarına ilişkin konu 2013 Ocak ayında, değiştirilen isimlerle birlikte gündeme getirilmişti. Bu listede, eski belediye binası ile İstasyon Virajı arasındaki İnönü Caddesi'nin bölündüğü, caddenin Sıtmapınarı ile İstasyon Virajı arasındaki bölümünün adının "Çamlıca Caddesi" yapıldığı yazılmıştı. Ancak CHP'den o zaman da bir tepki gelmeyince, isim değişikliğinin caddenin tamamına yayıldığı, geçtiğimiz hafta kamuoyuna yansıyan listeyle ortaya çıktı.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın, Başbakan Erdoğan'ın İnönü'yle ilgili eleştirilerine tepki gösterirken, Malatya'daki duruma hiç değinmemesinin, konu hakkında bilgi sahibi olmadığı şeklinde değerlendirilirken, partisinin yerel yöneticilerinin tepkisizliğine ise hiçbir anlam verilemiyor.
ÖZAL'CILAR NEREDE?
Bu arada, Turgut Özal'ın adını taşıyan Malatya'nın batı girişindeki bulvarın adının "Ankara Caddesi" olarak değiştirilmesine karşın, yakın tarihte Turgut Özal ve partisi ANAP'ın "çok ekmeğini yemiş, bugün ekonomik olarak ya da siyaseten geldikleri noktayı o döneme borçlu olan"ların sessiz kalmaları da bir başka eleştiri konusu oldu.
Özal'ın partisinin iktidara geldiği 1983 yılından Özal'ın Cumhurbaşkanı olarak vefat ettiği 1993 yılına kadar, Özal'cılığın önemli ayrıcalığıyla siyasette, iş dünyasında, bürokraside bir yerlere gelenlerin, küçük bir esnaf iken bugün "işadamı" diye gezenlerin, döneminde "Özal'cı olan" ve bugün Malatya'daki birçok sivil toplum kuruluşunda yönetici durumunda bulunanların ve de eski ANAP'lıların "SKANDAL"ın yaratıcısı belediyeye yönelik bir tepki göstermemelerinin, AKP'yle ters düşer bir duruma gelme korkusundan kaynaklandığı öne sürülürken, bu kesimin sessizliğine bir anlam verilemiyor. Başbakan Erdoğan'ın, son yıllarda İnönü'ye yönelik ağır saldırıları nedeniyle İnönü'yle ilgili yapılana tepki veremedikleri değerlendirilenlerin, Başbakanın kendisiyle birlikte "Demokrasi Kahramanı" olarak adlandırdığı Özal'ın adının kaldırılmasına tepkisizlikleri anlaşılamıyor.