AKP Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık ile milletvekilleri Mustafa Şahin, Nurettin Yaşar ve Taha Özhan, Pazar günkü referandum öncesi Evet kampanyalarını sürdürdüler.
ÇALIK'IN ZİYARETLERİ..
AKP Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, 16 Nisan’da sandıkların ‘evet’le dolacağını ifade ederek, “Türkiye’ye istiklaline, istikbaline, istikrarına sahip çıkacak” dedi.
Çalık, 16 Nisan’da gerçekleştirilecek olan referandum kapsamında çalışmalarını sürdürüyor. Milletvekili Çalık, Baskilliler Derneğini, Toplum Gönüllüleri Birliği Derneğini, İHH Malatya Şubesini ziyaret ederek, Kışla Caddesi ve Akpınar’da esnaf ve vatandaşlarla bir araya geldi.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, ilk olarak Baskilliler Derneği’ni ziyaret etti. 16 Nisan’da herkese çok büyük bir sorumluluk düştüğünü dile getiren Çalık ,”Sadece Malatya’daki Baskilliler ve Elazığ’daki Baskilliler değil, Türkiye genelinde bütün Baskillilere ulaşmanız gerekir. Hepinizin telefonlarınızdaki numaraları arayıp, 16 Nisan’daki hassasiyeti anlatmanız ve kimlerin ‘hayır’ dediğini, terör örgütlerinin nasıl ‘hayır’ dediğini söylemeniz, evetin de nasıl milli ve yerli bir duruş olduğunu anlatmanız lazım” diye konuştu.
Hayır cephesine en güzel cevabı milletin 16 Nisan’da sandıkta vereceğini dile getiren Çalık, şunları söyledi:
“CHP’nin, Kılıçdaroğlu’nun ve CHP milletvekillerinin söylemiş olduğu yalanları ve iftiraları çok net bir şekilde anlatmanız gerekir. Artık yalanlarının hangisini millete söyleyeceğiz ve cevap vereceğiz şaşırdık. Millet kendisi cevap veriyor. Geçen gün Arguvan’a gittik, bir amcamız ‘denize dökeceklermiş, gelsin beni bulsunlar da denize dönsünler’ diyor. Aynı cümleleri yaşlı bir teyzemiz söylüyor. Teyzemiz, ‘Biz Kurtuluş Savaşı verdik, bizi nasıl denize dökeceklermiş?’ diyor. AK Parti yöneticileri, siyasetçileri ya da milletvekili olarak cevap vermemize gerek yok. Milletimiz zaten o cevabı sandıkta her defasında verdi, bundan sonrada verecek.”
Çalık, CHP’nin ‘tek adam’ söylemlerini sert bir dille eleştirerek, “Nereye gidersek hayır cephesinin yaymış olduğu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ‘tek adamlığa’ gittiğine dair cümleleri var. Baskilliler Derneği’nin başkanı kaç adam? Yunus’tan on tane yok değil mi? Baskilliler ile bir ekipsiniz. Buranın yönetiminin başında bir kişi var. Temsil makamı bir tanedir. Türk milletinin iradesinin yansıdığı sandıktan sonra başkomutanı kim olacak, cumhurbaşkanı kim olacak ona karar verecektir. ‘Tek adam’ dedikleri anda Cumhuriyet Halk Partisi kendi geçmişine dönüp bakmalıdır. Bizim partimizin içerisinde, milletimizin içerisinde adam gibi adam çok fazladır. Tek adam değil, bizde çok adam vardır. Bu adamların içerisinde bir tanesi var ki adam gibi adamdır, onunda adı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Biz yola beraber çıktık, bu yol milletin iradesiyle 16 Nisan’da ‘evet’le taçlanacak. Baskilli kardeşlerimiz tercihini ‘evet’ten yana kullanacak, inşallah Türkiye’ye istiklaline, istikbaline, istikrarına sahip çıkacak” ifadelerini kullandı.
Çalık, daha sonra Toplum Gönüllüleri Birliği Derneğini ziyaret ederek, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni anlattı. Milletvekili Çalık, yeni bir Türkiye’yi milletle birlikte inşa etmek istediklerini söyledi.
Devletin rejimiyle hiçbir problemlerinin olmadığını ancak hükümet sistemiyle problem yaşadıklarını dile getiren Çalık, “Parlamenter sisteme noktayı koyup, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle yolumuza devam etmek için milletin kararına başvuracağız. Bu çok önemli bir seçim, milletimiz tarihinde ilk kez kendisini yönetecek hükümetin sitemine karar verecek” diye konuştu.
Çalık, İnsani Yardım Vakfı’nı ziyaret ederek, çalışmaları hakkında bilgiler aldı.
ŞAHİN'İN ZİYARETLERİ..
16 Nisan'da yapılacak olan halk oylamasına günler kala çalışmalarını aralıksız sürdüren AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin bu kez Bostanbaşı mahallesi sakinleriyle bir araya geldi.
Bostanbaşı mahallesinde düzenlenen toplantıya AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin ve Yeşilyurt İlçe Başkanı Muhammet Emin Yalçınkaya katıldı.
AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin mahalle sakinlerine yaptığı konuşmada şunları aktardı:
"Bugüne kadar Türkiye'ye çelme atmak isteyen bir çok alçaklar oldu ancak hiçbiri FETÖ kadar hain değildi. Vatandaşın canına, malına, özgürlüklerine bu kadar darbe vuran başka zalim görmemiştik. Yapacağımız anayasa değişikliğiyle birlikte bundan sonra darbe yapmak isteyenlere geçit vermeyeceğiz. Bugüne kadar ülke olarak birçok badireler atlattık, onların kurmak istedikleri oyunları başlarına geçirdik. Bunların karşısında bizden öncekiler eğer sağlam dursalardı, bunlar bu kadar cüretkar olamazdı. 'Hayır' cephesindekiler neden anayasayı değiştirmek istediğimizi hala algılamış değiller. Milletini vekaletini almışlar, genel başkan yardımcısı olmuşlar hala algılayamıyorlar. Ülke'de aynı yetkilere sahip Başbakan ve Cumhurbaşkanı var. Çift başlılık ortadan kalksın istiyoruz. Biz bu dönemleri yaşadığımız için darbeleri gördük, istikrarsızlık yaşadık. Bizimle birlikte istikrar geldi, ülke kabuğunu bizimle birlikte kırdı. Bu ülkede bugüne kadar onlarca hizmet yaptık. Onlar bu hizmetlerle milletimizin kavuşmasını istemiyorlar. Bir daha iktidara gelememekten, AK Parti hükümetlerini al aşağı edememekten korkuyorlar. Bugüne kadar bu ülkenin direksiyonunun başına geçen Cumhurbaşkanlarını gördünüz. İşini hakkıyla yapan Turgut Özal, Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan oldu. Onlar içimizden birileriydi. Onların dışındakiler darbeci zihniyetlerin işaret ettikleriydi. Ahmet Necdet Sezer sözde sivil bir Cumhurbaşkanıydı ancak zihniyet sivil değildi. Cumhurbaşkanı olduktan sonra kendisini göreve getiren iradeyi bile hiçe saydı. Bizler bunların olmasını istemiyoruz. Milletin istemediği hiçbir kişinin siyaset yapmasını istemiyoruz. Millete karşı bir duruş sergileniyorsa millet onların cezasını versin. Bugün yapmış olduğumuz düzenlemeler, işi ehline verebilmek içindir" şeklinde konuştu.
15 yıllık AKP iktidarları döneminde yapılan hizmetlere dış güçlerin karşı çıktığını vurgulayan Şahin, "Türkiye'nin kendi ayakları üzerinde durmasını, güçlü iktidarların olmasını istemiyorlar. Bütün engellemelere rağmen tankımızı, topumuzu, tüfeğimizi, mermimizi, insansız hava araçlarımızı yapmaya başladık. Bu durumdan rahatsız olan Almanya, Hollanda, İsviçre terör örgütlerine destek vermeye başladı. Terör örgütü üyeleri, eli kanlı teröristler Avrupa'da özgürce dolaşabiliyorlar. Milletin seçilmiş olan temsilcileri ise söz hakkı bulamıyorlar. Kendi Büyükelçiliklerine alınmıyorlar. 'Evet' kampanyasına, milletin iradesine ipotek koymaya çalışıyorlar. Yunanlılar gibi milletimiz denize dökülmek isteniyor. Milletimiz bu söylemlerin, bu yapılanların cevabını 16 Nisan'da sandıkta verecek. O nedenle ki kararımız 'net', oyumuz 'evet' olmalı" sözlerini kaydetti.
YAŞAR VE ÖZHAN..
AKP Malatya Milletvekilleri Taha Özhan ve Nurettin Yaşar Arapgir, Arguvan ve Yazıhan ilçelerini ziyaret etti.
Arapgir ve Arguvan ilçeleri ziyareti sırasında esnaflarla bir araya gelen Taha Özhan ve Nurettin Yaşar 16 Nisan'ın önemine değindi.
TBMM Dışişleri Komisyon Başkanı ve AKP Malatya Milletvekili Taha Özhan, Arapgir ve Arguvan ilçesi esnafını ziyareti sırasında dua ve destek istedi. Özhan, 16 Nisan'ın Türkiye'nin geleceği adına önemli bir kavşak olduğunu belirtirken, Türkiye'nin darbe artığı anayasadan biran önce kurtulması gerektiği vurgusunda bulundu.
Arapgir ve Yazıhan ilçesini ziyaret eden AKP Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar, "İçinde bulunduğumuz sistemin bir an evvel değişmesi lazım. Hizmetlerin gelebilmesi adına bu gerekli. Anayasalar toplumsal uzlaşma metinleridir. Memleketin önünün açılabilmesi için, halkın daha iyi yönetilmesi için gerekli anayasa bizde bunların tersi için kullanılıyor. Devlet denen bir çark, başında ise bir güç var. Seçimle gelmiyor, halktan güç almıyor ama bu anayasa onların gücünün oluşmasına imkan sağlıyor. 12 Eylül darbe anayasası, haksız hukuksuz bir davadır. Memleketin değil birilerinin menfaati için düzenlenmiş bir anayasadır. Özal'dan beri bu anayasayı değiştirmeye çalışıyoruz. Burada ki asıl amaç devletin içinde ki bazı adamların değil, milletin hakimiyetini sağlamaktır. Milletin vermiş olduğu oylarla seçilenlerin hem hükümete hem de devlete hakim olması istenmektedir. AK Parti gibi güçlü bir iktidar tıkanıklıklar yaşıyor, engelleri aşamıyorsa demek ki sistem değişmeden ülkenin önünün açılması mümkün değildir. Türkiye her zaman belli bir yere geliyor, bir şeyler kazanıyor, gelişme kaydediyor, sonra bir bakıyorsun birileri tutup aşağı çekiyor. Bu engel içinde bulunduğumuz sistemdir. 1950 yılından bu yana devletin içindeki hakimiyetle, milletin arasında bir itiş kakış var. Darbeci, faşist anayasa var diyenler, bağıranlar, gösteri yapanlar gelin bir adım atın dediğimizde yanaşmıyorlar. Türkiye'nin geleneksel siyasetinde söz her şeyin önünde oldu. İcraat yok, söz çok. Sözle siyaset yapılıyor, ancak artık o yol yürümüyor. Vatandaşlar laflara kulak asmıyor, inanmıyor. Yalanlarla bir siyasetin yürütülmesi artık mümkün değil" sözlerini kaydetti.
Bülten- malatyahaber.com