Alman basınından flaş iddia: Troyka’nın 10 binlerce işsiz yaratacak talebi Yunan Başbakan’a istifa mektubunu yazdırdı.
Bir tarafta ekonomik önlem paketlerine karşı isyan ateşinin yakıldığı Atina sokakları. Diğer tarafta ise kamudan 10 binlerce kişinin işine son verilmesini isteyen troyka (AB, Avrupa Merkez Bankası, IMF temsilcileri).
ÇAPRAZ ATEŞİN ORTASINDAKİ ADAM
Bu iki ateşin tam ortasında ise Yunan Başbakan Yorgo Papandreu. Hayatının en zor dönemlerinden birini yaşayan, sokaktaki onbinlerce vatandaşı tarafından yuhalanan, öte yandan ülkesini iflasın pençesinden kurtarmak için Avrupa devletlerine bedel ödemek zorunda kalan Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’yla ilgili flaş iddia ise Financial Times’ın Almanya edisyonundan geldi.
İddiaya göre Papandreu istifa edecek.
“BU BİR FELAKET”
Troyka’nın Yunanistan’a yönelik ek kurtarma paketine olumlu görüş vermek için kamudan 10 binlerce kişinin kapı dışarı edilmesine “bu bir felakete yol açar” diyerek karşı çıkan Papandreu’nun son çare olarak istifa etmeyi planladığı belirtiliyor. Hükümet sözcüsü ise bu iddiayı yalanlıyor.
BÖYLE BUYURDU ŞANSÖLYE
Geçtiğimiz haftalarda Almanya Federal Meclisi, Yunanistan’ı krutarma paketini de yükseltecek olan Avrupa Finansal İstikrar Fonu’nun kapsamını genişletmeye yönelik planı kabul etmiş fakat Almanya Başbakanı Angela Merkel, planın uygulanmasının Troyka’nın Yunanistan görüşmeleri sonrasındaki görüşlerine bağlı olacağını söylemişti. Merkel’in “Yunanistan’ın gereken her şeyi yapacağına inanıyorum”şeklindeki açıklamaları, aslında bu hafta Troyka’nın krizin pençesindeki komşudan ne isteyeceğini az çok gösteriyordu.
Merkel’in “daha çok çaba gösterin” uyarısına Yunan Maliye Bakanı Venizelos, “Yunanistan yapısal sorunları olan bir ülke olabilir fakat kesinlikle Avrupa Birliği’nin günah keçisi değildir” yanıtını vermişti.
İSTİFA EDERSE SİLBAŞTAN
Eğer Papandreu istifa ederse ülke bir an önce muhalefetin çağrısıyla erken genel seçime gidecek. Muhalefet lideri Antonis Samaras, eğer iktidar olursa AB ve IMF ile imzalanan sözleşmeleri yeniden müzakere edeceği yönündeki görüşünü açıkça ifade etmişti. Fakat elbette aylar sürecek olan bu seçim ve müzakere atmosferine ülkenin ne kadar dayanabileceği ve bu arada zehirin Avrupa’nın kanına hangi ülkeler üzerinden akmaya başlayacağı en büyük tartışma konusu olarak ortaya çıkıyor.