Türkiye gibi pek çok Malatyalı da futbolla yatıp futbolla kalkıyor Maç günleri MalatyaHaber.comun TIKlanma sayısı artıyor Malatyasporun yeniden Süper Ligde yer alması Malatya halkının hiç kuşkusuz en büyük özlemi Her maç kazanılmalı düşüncesi ister istemez Malatyaspor üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor Genç futbolcu kardeşlerimizin bu yoğun baskıyı kaldıramamalarını doğal kabul ediyorum. Ancak, futbol emektarı bir hocanın bu baskılar ve eleştiriler karşısındaki tahammülsüzlüğünü ise anlamakta zorlanıyorum Neden mi ? Nedenini birazdan okuyacaksınız.
***
Bizim Türk futbolseverler olarak futbol oyununa bakış açımız tamamen alaturka Takımda ne zaman işler kötüye gitse hemen birilerinin kafasını uçurmaya çalışıyoruz. Nedense suçlu hep belli oluyor. İlk önce teknik direktör sonrada onu getiren transferleri yapan yönetim suçlu oluyor. Bu anlaşılmaz tavrımız hiç kuşkusuz yukarıda sözünü ettiğim baskıların en önemli faktörlerinden Malatyaspora baktığımızda işler iyi gidiyor gibi gözükse de buz dağının görünmeyen kısmı çok ama çok karışık Şimdi gelin sizlere buzdağının görünmeyenlerini zülfü yare dokunmadan anlatayım Dokunursa da ne yapalım artık !
***
Öncelikle Malatyaspor iyi yönetilmiyor bunda en büyük suç, Başkan Haşim Karadağın ( zamanında benzer uyarıları Hikmet Tanrıverdi'ye de yaptığımı belirteyim.! ) Duygusal ve tez canlı Haşim Başkan, çok çabuk etki altında kalabiliyor, yanlış yapıyor, kırıp döküyor ve çamları bir bir devirebiliyor Bu da ister istemez Teknik Direktör İsmail Kartala, ondan da oyunculara yansıyor Parasızlık en büyük sıkıntı gibi görülse de Haşim Karadağın Elazığ galibiyeti sonrasında İstifa kozunu oynaması çok ama çok büyük yanlıştı Hocanın yönetimle ve başkanla sorun yaşadığını Malatyada duymayan kalmamış Durum böyle olunca gelinde maça konsantre olun ve oyuncuları motive edin ! Bir sezonda 2 teknik adama kapıyı gösterip 3üncü hocayla da arayı açmak sanırım "basının suçu" hiç değil Malatyayı yönetenlerin birlik, beraberlik ve dayanışmayı inşa etme çabaları ise takdire değer. Ancak, onların bu anlamlı davranışları da bir yere kadar İş yine başa yani yönetime düşüyor Bu ayın sonunda gerçekleşecek olan Olağan Kongre ve yeni yönetim için başlayan kulis çalışmaları ise görülmeye değer İnce hesaplar yapanları duydukça aman Haşim Başkan demeden kendimi alamıyorum
***
Ve gelelim İsmail Hocaya 'Hamama giren terler' derler ya İşte gelin olaya bir de bu açıdan bakalım Öncelikle, yazacaklarımı sondan başa alayım ki yanlış olmasın Şimdi; sözüm yıllarca futbol oynamış, teknik direktörlük yapmış ya da bunun eğitimini almışları yerden yere vurmak değil Benimkisi bir durum tespiti Şunu da biliyorum ki, bizler, onlar kadar bu işi bilmiyoruz. Bilsek zaten onların yerinde olurduk değil mi? Ve gelelim sözün özüne; Acizane gözlemlerim gösteriyor ki, hiç tanışmadığım İsmail Hoca, şampiyonluk havasının dışında bir hava içinde Kendisini özel bir koltukta görüp, zaman zaman 'agresif' bir tavır sergiliyor Gergin olduğu zor günler geçirdiği apaçık ortada Belli ki zaman zaman gitgeller içinde Başarı da herkes iyi, her şey güzel Başarısızlıkta ise herkes kötü, basın ise 'tu-kaka' En son benzer bir durumu Ziya Doğanın Malatyaspordaki son döneminde görmüş ve gözlemlemiştim Kendi yanlışlarını oyunculara ve basına mal eden Ziya Doğan, sürekli eleştiriyordu Bu tutumundan dolayı da tepki çekmeye başlamıştı Basının her zaman "hoşgörü pınarlarını sizden taraf akıtmasını" beklemek yanlış olur Oyuncuların performansından yakınmak bir teknik adamın başvuracağı en son yoldur Mental ve teknik yönden takımı maça hazırlamak hocanın işidir. Takım burada fire veriyorsa suç bunu yazıp, çizenlerde hiç değildir Üstelik bu tavır ve davranış takımda birlik ve beraberliği yok ettiği gibi sizinle oyuncularınız arasında kapanması güç uçurumlara yol açıyor. Şunu herkesin çok açık ve net bilmesi lazım ki, bizler çok şeyler bilmemize rağmen 'Malatyasporun menfaatleri' için susuyoruz Biz, 'kimlere kapı gösterildiğini', 'kimlerin istifadan döndürüldüğünü' ve hangi 'oyuncuların aşağılandığını' çok iyi biliyor ama 'şimdilik kaydıyla susuyoruz' Çünkü, zaman bunları yazma zamanı değil Zamanı gelmeyecek mi, gelecek elbette !
***
Zülfü Yare Dokunsakta, Çözüm ne?
Çözüm, yine yönetimde, teknik adamda. Herkes 'şapkasını önüne alacak ve düşünecek'
Bu yazıyı yazmakta tereddüt etsem de Testi Kırıldıktan sonra akıl veren çok olacağı için ben kötü adam olmayı göze aldım ve acizane bir iki eleştiri de bulundum İster kızın, isterseniz de bunu farklı yorumlayın Benim ki sadece Dost Acı Söyler kabilinden Başarıya ulaşabilmek için kendinizi aşmayı, kendinizi değiştirmeyi, radikal kararlar alıp, tekdüzelikten kurtulmayı istemelisiniz. Bunun sonucunda elde edeceğiniz başarının, size ne gibi maddi ve manevi katkılar yapabileceğini tahmin bile edemezsiniz
Suat KOZLUKLU- MalatyaHaber.com