SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Farkedilmezse Ölümle Sonuçlanabiliyor"

0
Güncellendi - 2019-06-14 20:19:56
A- A+ PAYLAŞ

Viral Hepatitle Savaşım Derneği (VHSD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak, viral hepatitin Türkiye’de 18 yaş üstü her 3 kişiden birinde gözlenebilen bir hastalık olduğunu belirterek “İnsanlar bununla ilgili detaylı bilgi edinmedikleri için çok kişi hayatını kaybediyor” dedi.

Viral Hepatitle Savışım Derneği(VHSD) ile İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalının ortaklaşa organizasyonuyla viral hepatit konusunda vatandaşlara bilgilendirme toplantısı yapıldı.

Malatya Büyükşehir Sanat Merkezi Konferans Salonunda düzenlenen toplantıda, VHSD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak, Dernek Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Rahmet Güner ve İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yaşar Bayındır, viral ve kronik hepatit, hepatit türleri (A, B, C, D, E), hastalıktan korunma yolları, teşhis ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler aktardı.

VHSD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak, “İnsanların bununla ilgili önlemini uzmanlara başvurarak alması gerekiyor. Bu hastalık kolay kolay fark edilemeyen, belirtiler yok denilecek kadar az oluyor. Türkiye’de 18 yaş üstü yetişkinlerde her 3 kişide gözlenebilen bir hastalık ve insanlar bununla ilgili detaylı bilgi edinmedikleri için çok kişi hayatını kaybediyor” dedi.

 Prof. Dr. Rahmet Güner ise hepatitlerin sessiz giden ve ağır sonuçlara yol açabilecek bir hastalık olduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Güner, insanların nasıl korunacağını iyi bilmesi gerektiğini ve bu konuda uzmanların önerilerini dikkate alması gerektiğini kaydetti.

“2 milyardan fazla insana bulaşan bir hastalık”

İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yaşar Bayındır da dünyada 2 milyardan fazla insanın bu hastalıkla karşılaştığını ve her yıl yaklaşık 1 milyon kişinin de bu virüsün getirdiği enfeksiyona bağlı olarak siroz, karaciğer kanseri gibi hastalıklara yakalandığını söyledi. Prof. Dr. Bayındır, erken farkedilmesi halinde çok çeşitli tedavi yöntemlerinin bulunduğunu ancak hiçbir önlem alınmadığı için bir çok hastanın bu yüzden kaybedildiğini ifade etti.

Sunumunda, viral ve kronik hepatit, hepatitin bulaşma yolları, hepatitten korunma, teşhis ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Bayındır, özellikle Hepatit B’nin çok eşlilik ve cinsel ilişki yoluyla, hamilelik sırasında anneden bebeğe, steril olmayan mikroplu malzemelerle yapılan diş tedavileri,  berberlerde aynı jilet ve usturanın birden fazla kişiye kullanılması, kuaförlerde steril olmayan manikür-pedikür malzemeleri ile, toplu sünnet işlemleriyle, kan kardeşliği, alın veya ense kestirme işlemi ya da uyuşturucu bağımlılarında aynı enjektörün birden fazla kişinin kullanımı sonucu bulaşabildiğini aktardı.

Sigaradan sonra en fazla kanser nedeni

Kronik Hepatit B’nin sigaradan sonra en fazla kanser yapan ikinci önemli neden olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Yaşar Bayındır, İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakil Enstitüsü’nde karaciğer nakli olan hastaların yüzde 40’nın kronik Hepatit B nedeniyle nakil olmak zorunda kaldıklarını ifade etti.

Hepatit hastalığında korunmanın en önemli yolunun aşılanmak olduğunu belirten Prof. Dr. Bayındır, Sağlık Bakanlığı tarafından sağlık ocakları ve aile sağlığı merkezleri ile kamu hastanelerinde ücretsiz olarak yapıldığını hatırlattı.

Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız