SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Radar İmzası Tezkere Krizini Unutturdu mu?

A- A+ PAYLAŞ
 
Amerikalı üst düzey yetkilikler, Türkiye’nin potansiyel İran saldırılarına karşı kullanılacağı belirtilen füze kalkanı sistemine ev sahipliği yapmayı kabul etmesini Washington ile Ankara arasında son 20 yılın en önemli askeri işbirliği olarak nitelendirdi.
 
New York Times gazetesine konuşan Beyaz Saray yetkilileri, anlaşmanın özellikle Irak Savaşı’ndan bu yana atılan en büyük adım olduğunu söyledi. Meclis, 2003 yılında Başbakanlık’ın sunduğu 1 Mart tezkeresini reddederek, Irak’ın işgali sırasında Amerikan askerlerinin topraklarından geçişine izin vermemişti. Gazeteye konuşan üst düzey bir Obama yönetimi yetkilisi, “Bu muhtemelen Türkiye ile ABD arasında son 15-20 yılda alınan en büyük stratejik karar” dedi. Yetkili, füze savunma işbirliğinin hem Türkiye’nin kendi güvenliğini, hem de Ankara ile NATO’daki müttefikleri arasındaki ilişkilerini daha da güçlendireceğini belirtti. Uzun zamandır tartışılan füze kalkanıyla ilgili son anlaşmalar bu hafta başında yapılmış, erken uyarı sisteminin Malatya Kürecik’e, füzelerin ise Romanya’ya kurulacağı açıklanmıştı. Diğer yandan Amerikalı yetkililer füze kalkanından elde edilen bilgilerin İsrail’le paylaşıylacağını söyledi. New York?Times’a konuşan Amerikalı bir yetkili “Bu ABD’nin radarı” diyerek kontrolün kendilerinde olacağını hatırlattı. 
 
Türklerle ilişkiler çok güçlü
 
ABD Genelkurmay Başkanı Oramiral Michael Mullen ise, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin hayati önem taşıdığını belirterek “İlişkilerimiz çok güçlü, özellikle de askeri alanda. Türkler, uzun yıllardır bizim güvenilir bir müttefikimiz ve dostumuz” dedi.
 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız