Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, Malatya'nın Kale ilçesinde meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depreme ilişkin, "Akuşağı-Kale/Malatya'da deprem oldu. Doğu Anadolu Fay Zonu üzerinde. Biliyorsunuz 2020 yılında Elazığ depremi nedeniyle bu fay büyük ölçüde kırılmıştı. Muhtemelen bugün olan deprem 6 Şubat 2023 depremlerinin bu faya enerji transferinin bir sonucudur. Endişe yok" dedi.
Malatya'nın Kale ilçesinde meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depremde Elazığ'da kısmi hasar gören bir binadaki 4 kişinin sağ olarak kurtarıldığı, Malatya, Şanlıurfa ve Elazığ illerinde toplam 4 binada hasar meydana geldiğini açıklandı. Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür ise Malatya'nın Kale ilçesi merkezli 5.9 büyüklüğündeki depreme ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
Naci Görür açıklamasında, "Akuşağı-Kale/Malatya'da 6,0 büyüklüğünde deprem oldu. Doğu Anadolu Fay Zonu üzerinde. Biliyorsunuz 2020 yılında Elazığ depremi nedeniyle bu fay büyük ölçüde kırılmıştı. Muhtemelen bugün olan deprem 6 Şubat 2023 depremlerinin bu faya enerji transferinin bir sonucudur. Endişe yok. Elazığ'daki ve Malatya'daki hemşehrilerime duyuru: Malatya ve Elazığ yörelerinde DAF üzerinde afet boyutunda bir deprem beklemiyorum ama son depremlerde zarar gören, hasar gören binalardan uzak durun. Bunlarda yıkım olabilir. Geçmiş olsun" ifadelerini kullandı.
“ANLAMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Üyesi Prof. Dr. Semih Ergintav, Malatya'nın Kale ilçesindeki 5,9 büyüklüğünde depreme ilişkin, "Depremin olduğu bölge oldukça karışık, birçok fay hattının iç içe olduğu bir zon. O yüzden şu anda fay zonuyla mı yoksa içerideki parçalarla mı ilişkili, bunu anlamaya çalışıyoruz. Aslında biz hala Kahramanmaraş depreminin tüm bölgedeki hareketlendirmesinin etkisini görüyoruz." dedi.
Prof. Dr. Ergintav, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Malatya'da meydana gelen sarsıntının Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerde kırılmayan fay hattına yakın olduğunu söyledi.
Depremin kırılmayan fay hattıyla ilgili olup olmadığını anlamaya çalıştıklarını aktaran Ergintav, şöyle devam etti:
"Depremin olduğu bölge, oldukça karışık, birçok fay hattının iç içe olduğu bir zon. O yüzden şu anda fay zonuyla mı yoksa içerideki parçalarla mı ilişkili, bunu anlamaya çalışıyoruz. Aslında biz hala Kahramanmaraş depreminin tüm bölgedeki hareketlendirmesinin etkisini görüyoruz. Bu nedenle bu tür depremler bizim için çok sürpriz olmayan depremler oluyor. Ama önceki depremlerle ilişkisini tam anlamamız için biraz daha çalışmamız lazım."
Prof. Dr. Ergintav, bugünkü depremin ardından artçıların yaşanmaya devam ettiğini kaydederek, Kahramanmaraş depremlerinin çok büyük bir alanı etkilediğini, bu büyük alanlar içerisinde bu tür depremleri görmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
"DEPREM ÖNCEDEN BİLİNEN BİR FAY ÜZERİNDE DEĞİL"
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Ziyadin Çakır, saat 10.46'da Malatya Kale merkezli meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depreme ilişkin konuştu. Depremin meydana geldiği yerin nispeten kırsal kesim olduğunu belirten Çakır, bu nedenle ciddi zarara neden olmadığını söyledi. Depremin Malatya, Elazığ ve Kahramanmaraş gibi büyük yerleşim yerlerine yakın noktada meydana gelmesi halinde hasarlı binaların yıkımına neden olabileceğini belirtti.
Türkiye'de 6 büyüklüğündeki depremi üretecek yüzlerce fay hattı var diyen Öğretim Üyesi Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Ziyadin Çakır, “Malatya'da yaşanan deprem 2023 Kahramanmaraş depremlerinin bir artçı depremi olarak görülebilir. Ancak kendi içinde de büyüklüğü itibariyle 5 civarı artçı depremler meydana getirebilir. Türkiye'nin herhangi bir yerinde bu büyüklükte bir deprem meydana gelir. Çünkü Türkiye'de 6 büyüklüğündeki depremi üretecek yüzlerce fay hattı var. Depremin meydana geldiği yer nispeten kırsal kesim olduğu için herhangi bir ciddi zarara neden olmadı. Ancak Malatya, Elazığ ve Kahramanmaraş gibi büyük yerleşim yerlerine yakın yerde meydana gelirse maalesef halen tamamlamış olan hasarlı binaların yıkımına neden olabilir. Ama bölgedeki faylara ve tarihî depremlere baktığımızda böyle büyük bir deprem yani 7 büyüklüğündeki bir depreme yakın üretebilecek bir fay pek mevcut değil. Sadece Malatya'da bir fay var. O fay üzerinde de henüz çalışılıyor. Çok detaylı bilgiye sahibi değiliz. Ama bu deprem de oraya oldukça uzak. Dolayısıyla oradaki fayı da etkilememiş durumda” dedi.
Vatandaşların hasarlı binalardan uzak durmaları gerektiğini söyleyen Çakır, “Vatandaşların tedbirli olması gerekiyor. Panik yapmamaları gerekiyor. Bu tür depremler meydana gelebilir. Hasarlı binalardan uzak durulması gerekiyor. Ama bu bölgede çok büyük yıkıcı bir deprem meydana gelmez ama 6,0, 5,0 ve 5,5 büyüklüğündeki depremler meydana gelebilir. Dolayısıyla özellikle varsa hala yıkılmamış hasarlı binalardan uzak durması gerekiyor” diye konuştu.
Yapılması gereken depreme dayanıklı şehirler yapmak diyen Çakır, “Türkiye bir deprem bölgesi. Yer bilimlerinin aslında yapacak fazla bir şey kalmadı. Bu fayların büyük bir bölümü haritalardı. Bu örneğin meydana gelen deprem önceden bilinen bir fay üzerinde değildi. Yani böyle bilinmeyen o kadar çok fay var ki irili ufaklı. Bu büyüklükteki depremleri üretme potansiyeline sahip. Ama bunlar birkaç senede bir böyle deprem üretiyor veya yanında büyük bir deprem olduğu zaman onun etkisiyle hareketleniyor. Bu tür fayları da göremiyoruz yer yüzünden çok çabuk silindiği için. Dolayısıyla aktif fay haritalarında da yok bu faylar. Yapılması gereken depreme dayanıklı şehirler yapmak. İnşaatların sağlam yapılması gerekiyor. Yönetmeliklere uyulduğu takdirde 7,0 büyüklüğündeki deprem bile binaları yıkamaz” ifadelerini kullandı.
“STRES AKTARIMI”
Çukurova Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Türkmen, Malatya'nın Kale ilçesinde meydana gelen depremin, 6 Şubat 2023'teki depremlerin etkisiyle oluşan stres aktarımıyla ilgili olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Türkmen, AA muhabirine, Malatya'nın Kale ilçesinde saat 10.46'da meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depreme ilişkin değerlendirmede bulundu.
Malatya'daki depremin, 24 Ocak 2020'de Elazığ'da meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depreme yakın bir hatta gerçekleştiğini belirten Türkmen, "Bu deprem, Doğu Anadolu Fay Zonu'nda Yeşilyurt ve Pütürge arasında dört beş parçadan oluşan bir fay zonu üzerinde meydana geldi. 6 Şubat depreminde meydana gelen büyük yer hareketlerinden tetiklenen artçı bir deprem. Bu bölgede büyük depremin arkasından büyüklüğü 6'ya kadar olacak artçı depremler bekliyorduk." diye konuştu.
Türkmen, vatandaşların korkmasına gerek olmadığını ancak hasarlı binalardan uzak durulmasını istedi.
Anadolu'nun tektonik açıdan deprem kuşağında yer aldığını hatırlatan Türkmen, bunun için depreme dirençli alanların oluşturulması gerektiğini söyledi.
Türkmen, Yedisu fayına dikkati çekerek, "Bu depremin Adana'ya bir etkisi yok, Doğu Anadolu Fay Hattı'nın doğuya doğru stres birikimiyle ilgili. Erzincan ile Tunceli arasındaki Yedisu Fay Zonu'nda uzun süredir sessizlik olduğundan orada stres birikimi söz konusu, o fay üzerinde sismik boşluk mevcut. Orada bir deprem olasılığı var ve bekleniyor." diye konuştu.
Doğu Anadolu Fay Zonu'nda meydana gelen depremlerde 6 Şubat 2023'teki depremlerin etkisinin bulunduğunu vurgulayan Türkmen, şunları kaydetti:
"Bu olan depremlerin hepsi 6 Şubat depremlerinin etkisiyle oluşan stres aktarımıyla ilgili. Yani o büyük depremin arkasından artçı olabilecek, o değerin altında beklenecek depremler. Özellikle deprem dirençli yerleşim alanları oluşturmamız lazım."
"BAŞLI BAŞINA BÜYÜK DEPREM SAYILIR"
Prof. Dr. Şükrü Ersoy da, yaşanılan depremi CNN TÜRK ekranlarında yorumladı ve şu uyarılarda bulundu:
"Bu büyüklükteki deprem hissedilebildiği gibi hasar verecek bir deprem. Artçı değil bu. Çünkü merkez üssü doğu Anadolu ile Malatya fayları arasındaki Kale bölgesine yakın. Bu depremin olma olasılığı yüksekti. Bu bölgede artçı dışında çok deprem olmuştu. Bir kavşak noktasında olduğu için pek çok deprem meydana geliyordu. Bu müstakil bir deprem. Dolayısıyla gelmeyebilir. Başlı başına büyük bir deprem sayılır bu. Kırsaldaki evlere hasar verebilecek bir deprem. Süre olarak 20 saniyeye yakın sürede hissedildiğini düşünüyorum.
Artçıları 5'e kadar çıkabilir. Bu oldu bitti deyip konutlarda olmayalım. Yetkililer bu konuda açıklamalar yapacaktır. Dedikodulara değil resmi açıklamalara dikkat etmeli. Bir süre dışarıda olmakta yarar var. Bunun kendine ait artçıları olacaktır.
"BÖLGEDEKİ FAYLARDAN BİRİ HAREKETE GEÇTİ"
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Okan Tüysüz ise depreme ilişkin değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:
"Depreme bakacak olursak Doğu Anadolu fayı ve o fay zonu üzerinde bir yer. Özellikle 6 Şubat depremi ve 2020'de yaşadığımız Elazığ depreminden sonra oldukça stresin fazla olduğu bir bölge.
Bu bölgedeki faylardan birinin harekete geçtiğini düşünüyorum. Ama bilgiler henüz çok taze, inceleme gerekiyor. 5.9 ve 6.1 büyüklükleri arasındaki sığ deprem. 10,12 km üzerine kaynaklar var. Hasar olabilecek bir deprem. Umuyorum ki ciddi bir hasar ortaya çıkmaz.
Bu bölgenin tümü için bu tür depremleri olağan karşılamak lazım. Türkiye'nin özellik Doğu Anadolu'da Bingöl çevresinde Yedisu segmenti dediğimiz fay 7 üzerinde deprem üretme potansiyeline sahip. Burası riskli bir bölge, uzun yıllardır konuşuluyor. Bunun dışında Güneydoğu Anadolu fayı dediğimiz Hatay'dan başlayıp Hakkari'ye uzanan bölgedir. Bu bölgelerde de 6 ve üzeri depremler olması olağan."
İstanbul, iha- AA- posta.com.tr