Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, "Şahsen ben AKP'yle koalisyondan yana olmadığımı söylemek istiyorum. AKP'yle bir koalisyonun doğru olmadığını düşünüyorum" dedi.
Ağbaba, Cumhuriyet Halk Partisi Malatya İl Teşkilatı'nda partililerinde katılımıyla gündeme ilişkin açıklamalarda bulunarak, basın mensuplarının sorularını cevapladı.
6 Haziran'da söylediklerinin hayata geçirilmesi için siyasi partilere çağrıda bulunduklarını ifade eden Ağbaba, "7 Haziran seçimlerinde halk, AKP'nin dinlenmesi kararını verdi. Muhalefet partileri içinde biz uzlaşma sonucu çıktı. Biz, bütün muhalefet partilerine çağrı yapıyoruz; 6 Haziran'da söylediklerimizin gerçekleşebilmesi için. 3 siyasi partinin söyledikleri farklı şeyler değil. Bütün siyasi partilerin 'evet' diyebileceği vaatler var. Bunların gerçekleştirilmesi bile önemli. 6 Haziran'da söylediklerimizi hayata geçirecek bir çağrı yapıyoruz. Bu ihtimal hem HDP hem de MHP'nin yaptığı açıklamalardan sonra çok az gözüküyor. Ama 6 Haziran'da söylediklerimizin hayata geçirilebilmesi için önümüzde tarihi bir fırsat var. Cumhuriyet Halk Partisi, hangi koalisyon olursa olsun, 6 Haziran'da ne söylemişsek, ne vaat etmişsek, onların hepsini gerçekleştirecek. Eğer böyle bir şey olmayacaksa, biz o koalisyonda olmayacağımızı belirtmek istiyoruz. Emekliye 2 maaş ikramiye mutlaka vereceğiz. Asgari ücreti mutlaka 1.500 TL yapacağız. Mazotu 1,5 TL yapacağız. Bu bizim 14 maddemizde yer alıyor. Önümüzde tarihi bir fırsat var. Bu sorumluluktan kaçan, bu sorumluluğu almak istemeyen siyasi partileri de halkın takdirine bırakıyoruz" dedi.
"ÖNCELİĞİMİZ GENEL BAŞKANIMIZIN BAŞBAKAN OLMASIDIR"
Birinci önceliklerinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakan olması olduğunu dile getiren Ağbaba, şunları söyledi: "Birinci önceliğimiz Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakan olmasıdır. Koalisyon konusunda da geçtiğimiz günlerde 14 maddelik bir ilkemiz var, bunları açıkladık. Bu ilkeleri siyasi partilere ve kamuoyunun takdirine sunduk. Koalisyon ilkelerimizi baştan açıklayan tek parti biziz. Salı gününden itibaren Meclis Başkanlığı seçimi yapılacak. Hemen ardından da hükümeti kurma görevi verilecek. İlk görev sayın Davutoğlu'na verilecek ondan sonra görüşmeleri hep beraber izleyeceğiz. Ama Cumhuriyet Halk Partisi'nin 14 maddelik ilkelerini kamuoyuna sunduğunu, bu konuda net olan tek parti olduğumuzu söylemek istiyorum."
"DENİZ BAYKAL'IN OLMASI HEM MECLİS HEM DE TÜRKİYE DEMOKRASİSİ İÇİN ÖNEMLİ BİR KAZANÇ OLACAKTIR"
CHP'nin Meclis Başkan Adayı'nın Deniz Baykal'ın olmasıyla ilgili de bir değerlendirmede bulunan Ağbaba, "Bu dönem, geçtiğimiz dönemdeki gibi tek siyasi partinin çoğunluğuna dayanan bir meclis olmayacak. Aslında milletvekilleri ilk kez milletvekilliği yapacak. Şimdiye kadar özellikle iktidar partisi milletvekilleri, parmak milletvekilliği yapıyorlardı. Sadece parmakları işe yarıyordu. İlk kez milletvekilliği yapacaklar, söyleyebilirlerse düşüncelerini söyleyebilecekler. Meclis Başkanlığı seçiminde de bütün siyasi partiler aday gösterecek. Deniz Baykal'da meclisteki en deneyimli siyasetçi. Tabi şimdiye kadar bütün bu dönemde demokrasimiz geriye gitti, özgürlükler geriye gitti, parlamenter demokrasi çok yara aldı, maalesef torba kanunlarla meclisin işlevi kalmadı. Deniz Baykal'ın olması sadece Cumhuriyet Halk Partisi için değil hem meclis için hem de Türkiye demokrasisi için önemli bir kazanç olacaktır" ifadelerini kullandı.
"AKP'YLE BİR KOALİSYONDAN YANA DEĞİLİM"
Ağbaba, AKP ile bir koalisyondan yana olmadığını kaydederek, "Bizim 14 maddelik bir önceliğimiz var. Kemal Kılıçdaroğlu'nun Başbakanlığı bizim öncelikli hedefimiz. Önümüzdeki hafta sanırım sayın Davutoğlu gelecek, konuşacak. Ama bizim baştan beri söylediğimiz şeyler var. Örneğin yolsuzluklarla mücadele. Bu öncelikleri herkesin değerlendirmesi gerekiyor. Şahsen ben AKP'yle koalisyondan yana olmadığımı söylemek istiyorum. AKP'yle bir koalisyonun doğru olmadığını düşünüyorum. Ama maalesef diğer siyasi partilerin, muhalefet partileri bu konudaki sorumluluğu almaktan yana değiller. Her şeye karşı 'hiç kimseyle olmayacağız' diye açıklamalarda bulunuyorlar. Türkiye'nin önünde tarihi bir fırsat var. Bu tarihi fırsatı herkesin değerlendirmesi gerekiyor. 13 yıldan beri gerilen, herkesin mutsuz uyandığı bir ülkeden, 7 Haziran sabahı insanların mutlu uyandığı bir ülkeye gelindi. Artık uzun adam eskisi gibi konuşamıyor. Uzun adamın konuşmaması da ülkeye huzur veriyor" diye konuştu.
