Mimarlar Odası eski Genel Başkanı Mimar- Yazar Oktay Ekinci, "1. Uluslararası Katılımlı Melita'dan Battalgazi'ye Tarih- Arkeoloji- Kültür- Sanat Günleri" dolayısıyla tarihi Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı'nda düzenlenen panelde, Anadolu'nun ortaçağ döneminde dünyanın en aydın çağını yaşadığını söyledi ve "Anadolu'da hiçbir zaman Ortaçağ olmamıştır" dedi. Ekinci, ayrıca "Acaba uygarlık, kültür, kent kültürü açısından sakın 10 bin yılın en ilkel dönemini yaşıyor olmayalım?" sözleriyle de eleştirilerini sıraladı.
"ORTAÇAĞ KARANLIĞI"NA EKİNCİ TEPKİSİ..
Battalgazi Kaymakamlığı, Battalgazi Belediye Başkanlığı, Çevre Kültür Değerleri Koruma Vakfı (ÇEKÜL), Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği ve Tarihi Kentler Birliği (UNESCO A.I.A.P) tarafından ortaklaşa düzenlenen organizasyon kapsamındaki Tarihi kentlerde koruma ve kimlik konulu panelde konuşan Ekinci, geçmişteki ve bugünkü kültür yapısını değerlendirdi.
Yargıtay Başkanı Osman Arslan'ın adli yıl açılışında yaptığı konuşmasındaki, "Türkiye'yi Ortaçağ karanlığına döndürmek istiyorlar" şeklindeki konuşmasına dikkat çeken Ekinci, "Bizim aydınımız konuşurken, sohbet ederken, diyelim ki, gerici bir akıma karşı kaygısını dile getirirken, bu örneği son günlerce çok görüyorum; çünkü bana çok dokundu. Örneğin Yargıtay Başkanımız geçen gün 3 saat konuştuğu zaman, karşısında cumhurbaşkanı da, başbakanı da, böyle önü ilikli dinliyor ya da Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndaki son atamaları protesto eden sanatçılarımızın sözcüsü olan aydınlarımız, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nin önünde konuştuğunda en aydınımız 'Ortaçağ karanlığına dönüyoruz' diyor.
Arkadaşlar, bizde Ortaçağ karanlığı yok ki. Anadolu'da Ortaçağ karanlığı yok. (Silahtar Mustafa Kervansarayı'nı göstererek) bu karanlıkta yapılır mı? Böyle bir şey olabilir mi? Divriği Ulu Camii'ne gidin. UNESCO'nun dünya mirası listesinde, o taç kapısındaki, taç oyması ve oyma taşlara bir bakın. Ortaçağ karanlığında öyle bir şey yapılabilir mi? Anadolu'da Ortaçağ yok, karanlığı yok. Anadolu, Ortaçağ döneminde dünyanın en aydın çağıdır. Pir Sultan Abdallar, Mevlanalar, hepsi 12., 13. yüzyıl değil mi?" dedi.
Ekinci'nin konuşmasına dinleyiciler alkışlarla destek verdi.
"10 BİN YILIN EN İLKEL DÖNEMİ.."
Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı'nda gerçekleştirilen "Tarihi kentlerde koruma ve kimlik" konulu panelde, Oktay Ekinci'nin yanı sıra, Prof. Dr. Zehra Çobanlı, Doç. Dr. Fevzi Gönüç ve Doç. Dr. Mustafa Bulat konuştular. Oktay Ekinci, panelde yaptığı konuşmasında, kentlerdeki yapılaşmayı eleştirdi.
Ekinci, "Kentlerimizdeki bu peyzajdan, bu çarpıklıktan, bu kimliksizlikten şikayetçi olmayan yok. Bu betonlaşmadan, bu apartmanlaşmadan olağanüstü para kazananlar dahi şikayetçidir. Onların şikayetçi olmaya hakları yok desek bile, onlar dahi şikayet ediyor. Değişiyoruz, dönüşüyoruz, değişip, dönüşürken de, güzelleşiyor muyuz, çirkinleşiyor muyuz o ayrı bir konu. Ama tarihe baktığımız zaman, tarihindeki değişim ve dönüşümler hep güzelleşerek olmuştur. Yeni eskiden daha güzel, yeni eskiden daha uygar olmuştur. Hiçbir zaman değişim ya da dönüşümde, güzelin yerini çirkine bıraktığı bir çağı insanoğlu yaşamadı.
Sanat tarihine, mimarlık tarihine, uygarlık tarihine baktığımız zaman, çağlar boyunca, gelişen, değişen dönüşen kentler tarihine baktığımız zaman, hiçbir çağ için, ne 15. asır için, ne 17. yüzyıl için 'Ah bir öncekinden daha çirkin olmuş' diyeceğimiz bir dönem tarihte yoktur. Peki günümüzde niye böyledir? Uygarlık tarihinde dünyanın bazı coğrafyaları ile birlikte Anadolu'muzda 10 bin yıldır ilk defa yeni gelenin eskiyi arattığı bir durumdayız. Acaba uygarlık, kültür, kent kültürü açısından sakın 10 bin yılın en ilkel dönemini yaşıyor olmayalım? Tarihte hiç böyle bir şey olmadı. Geleceğin tarihçileri 20. yüzyılın ikinci yarısını ve 21. yüzyılı yazdıkları zaman, siyaset tarihi açısından değil, uygarlık tarihi, kültür tarihi, düşünce tarihi, toplumsal tarih açısından kaleme aldıkları zaman işleri çok zor. Ne diyeceklerini ben merak ediyorum" ifadelerini kullandı.
Batının Anadolu'ya bakarak geliştiğini belirten Ekinci, "Batı, Doğu'ya bakarak Batı oldu. Çünkü batının batısında okyanus var. Okyanusa bakılarak ancak yüzme öğrenilir. Anadolu'ya bakarak geliştiler" dedi.
Türkiye'de kent kimliklerinin batılılaşma ile değiştiğini ifade eden Ekinci, "Bütün kentlerimizin yeni yüzü çirkin ve birbirine çok benziyor. Cadde ve tabelaları hariç, hepsi birbirine benziyor. Şehirciliğin, mimarcılığın, düşüncenin, felsefenin ve insan sevgisinin temelinin Anadolu olduğundan bihaber bir eğitim sistemi, bihaber bir kültür anlayışı, modernist bir batı hayranlığı içerisinde gelişince, böyle bir toplum haline gelince ne olduk? Dincimiz Arap hayranı oldu, laiğimiz de Amerikan hayranı oldu. Anadolu hayranı yok" şeklinde konuştu.
Panelde, önümüzdeki dönemde Battalgazi ilçesinde mimari açıdan yapılması gereken çalışmalar hakkında katılımcılar tarafından önerilerde bulunuldu.