Yaka Mahallesi'nde Malatya Şehir Mezarlığı karşısında eski büyükşehir belediye başkanı Selahattin Gürkan döneminde, tüm süreci tartışmalı bir şekilde gerçekleştirilen iş ve işlemlerle inşa edilen, Gürkan'ın yeniden adaylığa talip olduğu dönemde adını da "Recep Tayyip Erdoğan Dünya Kayısı Ticaret Merkezi" koyduğu, ancak Gürkan'ı aday göstermeyen Erdoğan'ın Malatya mitingine gelmesine karşın açılışına katılmadığı, yeni kayısı ve buğday pazarının bulunduğu alanda, müteahhit firmanın elinde kalan, ancak Ege bölgesinde çok değerli arsa ve arazilerle takası gündeme gelen işyerleriyle ilgili 'ballı takas' Didim'de de dava konusu oldu. Konuyu, Didim Derneği vekili olarak yargıya götüren Avukat Mehmet Gölebatmaz, malatyahaber.com'un 'Mezarlık Karşısı Dükkana Deniz Kenarı Arsa' başlığıyla yayınladığı haberi de, Danıştay'a yaptığı başvuru dilekçesine eklerken, yapılan yayından dolayı malatyahaber.com'a da teşekkür etti.
DANIŞTAY'A DAVA..
Kamuoyuna "ballı takas" olarak yansıyan, Malatya Şehir Mezarlığı karşısındaki satılamayan işyerlerinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 'rezerv alanı' ilan edilip, hükümete yakınlığıyla bilinen müteahhik İş Kaya firmasına Didim'de Devlet Hastanesi'nin yanında arsa verilerek takas edilmesine ilişkin olarak Didim Derneği tarafından, Danıştay nezdinde 'Yürütmeyi Durdurma' talebiyle dava açıldı.
Davalı olarak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Didim Belediye Başkanlığı'nın yer aldığı dava dilekçesinde, "Takdir ve değerlendirilmesi sayın mahkemeye ait olmak üzere; İşbu dava, özü itibarıyla, Didim halkının ortak kullanımına ve kamusal ihtiyaçlarına tahsis edilmiş olan Hükümet Konağı ve Park Alanı gibi sosyal donatı alanlarının, hukuka ve şehircilik ilkelerine aykırı bir imar planı değişikliği ile ticari ranta açılması ve devamında tüm ülke sathına yayılmış, kamuoyunda "BALLI TAKAS" olarak bilinen bir işlemle Hazine'nin devasa zarara uğratılmasına karşı açılmıştır.
Davalı Bakanlık ve İş-Kaya Şirketler Grubu arasında yapılan takas işlemiyle, Didim İlçesi Yenimahalle'de bulunan ve mülkiyeti Hazine'ye ait 2400 ada 1 parsel, Malatya'daki 187 dükkân karşılığında devredilen yerlerdendir. Bu işlem, diğer davalı Didim Belediyesi'nin 07.06.2011 tarih ve 54 sayılı Didim Belediye Meclis Kararı ile yapılan 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliğine dayanmaktadır. Takas işlemi, kamu yararına ve şehircilik ilkelerine aykırı olduğu gibi ciddi kamu zararı doğurmakta olup, konu; "BALLI TAKAS", "MEZARLIK KARŞISI DÜKKANA DENİZ KENARI ARSA" gibi çarpıcı başlıklarla basın haberlerine konu olarak idarenin saygınlığını zedelemiştir. Bu nedenle sayın yüksek mahkemeden yardım talep etmek zorunlu olmuştur." denildi.

“BİRİLERİNE MENFAAT SAĞLAMA AMACIYLA YAPILDIĞI AÇIKTIR”
Dava konusunun " 07.06.2011 tarih ve 54 sayılı Didim Belediye MeclisKararına dayalı olarakyapılan 1/1000 ölçekli "UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİNİN"YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASI ve yargılama sonunda İPTALİ ile T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile İŞKAYA Şirketler Grubu arasında gerçekleştirilen, Malatya’daki 187 dükkân karşılığında ülkemizin bazı yerleri ile Didim İlçesi Yenimahalle’de bulunan ve mülkiyeti Hazine’ye ait 2400 ada 1 parselde bulunmakta olup, söz konusu taşınmazın devrine ilişkin "TAKAS İŞLEMİNİN" YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASI ve yargılama sonunda İPTALİtalep edilmektedir." olarak belirtildiği dilekçede, "6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’da rezerv alan ilanı şartları bellidir; her ne kadar Malatya depremi sonrası ticari işletme sahiplerine haklarını geri vermek amaçlansa da rezerv alan kararı hukuken uygun değildir. Çünkü bir alanın rezerv yapı alanı olarak belirlenebilmesi için; söz konusu alanın yeni yerleşim alanı olarak kullanılıp kullanılamayacağı belirlenmeli, kullanılabilmesi halinde riskli alan olarak ilan edilen bölgeye mümkün olduğunca yakın, doğal afetler açısından yapılaşmaya uygun bir alanın tercih edilmesi gerekmektedir. Rezerv yapı alanları üzerinde yürütülen alan ölçekli uygulamalarda ve rezerv yapı alanı tespiti yapılırken tespit riskli yapı ve alanların yerinde dönüşümü söz konusu olmadığında gündeme gelmelidir. Bu doğrultuda rezerv yapı alanı tespitine ilişkin olarak alınan Bakanlık kararının nesnel ve gerekçeli olması önem arz etmektedir.
Davalı Bakanlık ve İş-Kaya Şirketler Grubu arasında yapılan takas işlemiyle, 15 adet mülkiyeti hazineye ait oldukça değerli olan ve içlerinde ilçemiz Didim Yenimahalle’de bulunan ve mülkiyeti Hazine’ye ait 2400 ada 1 parsel arazi, Malatya’daki mezarlık karşısındaki 187 dükkân karşılığında devredilecek yerlerdendir.
Takas işleminde devredilen taşınmazların rayiç bedeli ile karşılığında alınan 187 dükkânın değeri arasında kamu aleyhine ciddi bir fark bulunmaktadır. Bu fark nedeniyle kamu zararı oluştuğu açıktır." ifadesine yer verilerek, bahse konu şirkete Didim'de verilen arsanın çok değerli olduğu kaydedilen başvuru dilekçesinde, bu şekilde yapılan 'diğer takaslar'a da değinilerek şöyle devam edildi:
"..Görüleceği üzere, Türkiye'nin en değerli bölgelerindeki toplam 324.931 m² Hazine arazisi, takribi 2 Milyar TL gibi piyasa gerçekleriyle örtüşmeyen bir bedelle takasa konu edilmiştir.Takas işleminde devredilen taşınmazın rayiç bedeli ile karşılığında alınan 187 dükkânın değeri arasında ciddi bir fark bulunmaktadır. Bu fark nedeniyle kamu zararı oluştuğu açıktır.
Örneğin ilçemizde bulunan ve takasa konu yerlerden de birisi olan Aydın ili, Didim ilçesindeki söz konusu taşınmaz, rant potansiyeli yüksek bir bölgede yer almakta olup değeri çok yüksektir. . Bu nedenle, “rezerv alan” ilanının gerçekten ihtiyaçtan doğmuş olsa bile, yer seçimlerinin firmaya ve başka birilerine menfaat sağlamak amacıyla yapıldığı açıktır.
Malatya’daki takasa konu edilen mezarlık karşısında bulunan dükkânlar ise iki yılı aşkın süredir yaklaşık 3 milyon TL bedelle satışa çıkarılmış olmasına rağmen alıcı bulamamıştır. Buna rağmen, TOKİ’nin taşınmaz ve emlak değerleme firması GEDAŞ tarafından bu dükkânların 10 milyon TL olarak değerlendirilmesi yüksek değerlendirme yapılırken, şirkete takas edilecek tasınmazlar da ise yine kamu aleyhine işlem yapılarak değerleri oldukça düşük gösterilmiştir. Bu TAKAS İŞLEMİNDEN HAZİNENİN ZARARI, ÜÇ MİLYARDAN DAHA AZ DEĞİLDİR. Bilirkişi incelemesi yapıldığında gerçek zarar daha da netleşebilecektir..

..İlçemizde bulunan takasa konu taşınmazlardan , Aydın İli Didim İlçesi, Yeni Mahalle’de bulunan 2400 ada 1 parsel numaralı taşınmazdır. Taşınmaz, şehrin ana arterlerinden İnönü Caddesi ile 19 Mayıs Caddesinin kesiştiği Hastane Kavşağı’nda, hastanenin karşısında konumlanmaktadır. Yakın çevresinde başka sağlık ve eğitim tesisleri, resmi kurumlar ile çeşitli eğitim-öğretim kurumları bulunmaktadır. Yaya ve taşıt trafiğinin yoğun olduğu iki ana aks üzerinde yer alan taşınmaz; tabela ve reklam açısından avantajlı bir konuma sahiptir. Ulaşım, toplu taşıma araçlarıyla kolayca sağlanabilmektedir. Taşınmaz, Didim Belediyesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Taşınmazın bulunduğu parselin 1/1000 ölçekli uygulama imar planı dahilinde, bina yüksekliğinin serbest, emsal değerinin 1.20 olduğu ve ticari taralı alan içerisinde yer almaktadır. Taşınmazın yola cepheli olması, konumu, kullanım amacı, cephesi, tapu sicilinde kısıtlayıcı bir hüküm bulunmaması gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde; hazineye ait bu arazinin değeri en az 1.4 trilyon TL. gibi çok yüksek olmasına karşılık, takas işleminde en az 5 kat daha düşük değerlendirildiği görülecektir." denildi.
“İVEDİLİKL DURDURULMALIDIR”
Dava dilekçesinde talepler ise şöyle sıralandı:
"Sunulan bu örnek de iddiamızı destekler nitelikte olup, hazine taşınmazlarının takas adı altında birilerine rant sağlamak için el değiştirilerek, hazinenin mağdur edildiğini kanıtlar niteliktedir. Bu nedenle hukuki yardım talep etmek zorunlu olmuştur.
YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEBİMİZİN GEREKÇELERİ
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27. maddesi uyarınca, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartları birlikte gerçekleştiğinde yürütmenin durdurulmasına karar verilir. İşbu davada her iki şart da fazlasıyla mevcuttur:
1. İşlemler Açıkça Hukuka Aykırıdır:
Yukarıda detaylıca izah edildiği üzere; dava konusu imar planı değişikliği işlemi yetki, usul ve esas yönünden hukuka aykırıdır. Bu sakat plana dayanılarak yapılan takas işlemi de baştan hukuka aykırı hale gelmektedir. Değerleme raporlarının kasıtlı olarak kamu aleyhine, özel bir şirkete rant sağlayacak şekilde düzenlendiği, Hazine'ye ait paha biçilmez arazilerin değerinin katbekat düşük, şirkete ait ve satılamayan dükkanların ise fahiş fiyatla değerlendirildiği ortadadır. Danıştay'ın yerleşik içtihatları, bu denli bariz usul ve esas hataları içeren, kamu yararı ve şehircilik ilkelerini hiçe sayan idari işlemlerin, ileride doğuracağı sakıncaların önlenmesi amacıyla ivedilikle yürütmesinin durdurulması gerektiği yönündedir.
2. Telafisi Güç ve İmkânsız Zararlar Doğacaktır:
A) Kamusal ve Toplumsal Alanların Geri Dönülemez Kaybı: Dava konusu taşınmaz, geçmiş planlarda Didim halkının ortak kullanımı için "Hükümet Konağı" ve "Park Alanı" gibi hayati kamusal fonksiyonlara ayrılmıştır. Bu alan üzerine ticari bir inşaat yapılması, halkın nefes alacağı, kamusal hizmet alacağı bir alanın kalıcı olarak gasp edilmesi anlamına gelir. İnşaat tamamlandıktan sonra mahkemece lehimize karar verilse dahi, bu alanın tekrar asli fonksiyonuna döndürülmesi fiilen imkânsız olacaktır. Bu durum, yalnızca bugünün değil, gelecek nesillerin de hakkı olan bir toplumsal çıkarın yok edilmesidir.
B) Milli Servet İsrafı ve Çevresel Tahribat: Yargılama devam ederken inşaatın ilerlemesi, telafisi imkânsız bir milli servet israfına yol açacaktır. Haklılığımızın tespiti halinde, bitmiş bir yapının yıkılması hem milyonlarca liralık ekonomik kayıp anlamına gelecek hem de yıkım süreci bölgenin kentsel ve doğal dokusuna onarılamaz zararlar verecektir. Kamu çıkarı, bu tür bir israf ve tahribat riskinin önlenmesini gerektirir.
C) Niyetli Üçüncü Kişilere Devir Riski: Taşınmazın davalı şirket adına tescilinden sonra, iyi niyetli üçüncü kişilere satılması veya devredilmesi riski bulunmaktadır. Böyle bir durumda, mülkiyetin tekrar Hazine'ye döndürülmesi süreci son derece karmaşık hale gelecek ve kamu hakkının iadesi zorlaşacaktır.

SONUÇ VE İSTEM :
Takdir ve değerlendirilmesi yüksek mahkemeye ait olmak üzere; dilekçemizde arz ve izah edilen ve re'sen gözetilecek nedenlerle;
1. Öncelikle telafisi imkânsız zararların önlenmesi amacıyla, 07.06.2011 tarih ve 54 sayılı Didim Belediye Meclis Kararına dayalı imar planı değişikliği işleminin YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA,
2. Yine telafisi imkânsız zararların önlenmesi amacıyla, yukarıdaki plana dayanılarak tesis edilen takas işleminin ve bu işleme bağlı tüm idari tasarrufların YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA,
3. Yargılama yapılarak; 07.06.2011 tarih ve 54 sayılı Didim Belediye Meclis Kararına dayalı imar planı değişikliği işleminin İPTALİNE,
4. T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile İş-Kaya Şirketler Grubu arasında yapılan takas işleminin İPTALİNE ve buna bağlı olarak davalı şirket adına tesis edilen TAPU KAYITLARININ İPTALİNE,"
Dava dilekçesinin ekinde, delillerden biri olarak 'ballı takas' ile ilgili olarak, malatyahaber.com'un 8 Ağustos 2025'te "Mezarlık Karşısı Dükkana Deniz Kenarı Arsa' Takasına Suç Duyurusu" başlıklı haberinin kupürüne de yer verildi.
AVUKATTAN malatyahaber.com'a TEŞEKKÜR..
Bu arada, Danıştay'a dava açan Didim Derneği'nin Avukatı Mehmet Gölebatmaz, dava başvurusuyla ilgili bilgileri ilettiği mesajında, malatyahaber.com'a da teşekkürlerini şöyle ifade etti:
"Kamuoyunda "ballı takas" olarak bilinen ve ülkemizin değerli Hazine arazilerinin devrini konu alan sürece ilişkin yaptığınız aydınlatıcı ve cesur habercilik için en içten teşekkürlerimi sunmak üzere yazıyorum. Özellikle "Mezarlık Karşısı Dükkana Deniz Kenarı Arsa" gibi çarpıcı ve gerçeği özetleyen başlıklarla konuyu kamuoyunun gündemine taşımanız, biz hukukçuların ve sivil toplum kuruluşlarının mücadelesine ışık tutmuştur.
Bu vesileyle, bu haberlerinizi ve değerli habercilik anlayışınızı, hazırladığım dava dilekçemde hem bir delil olarak kullandığımı hem de atıfta bulunarak yararlandığımı bilmenizi isterim.
Malatya'da faaliyet gösteren bir yayın organı olarak, ülkemizin bir bütün olduğu bilinciyle Ege sahillerindeki bir hak ihlaline karşı gösterdiğiniz bu duyarlılık, meslek ahlakınızın ve kamu yararını gözeten yayıncılığınızın en somut kanıtıdır. Bu duruşunuzla hepimize umut verdiniz.
Bu takdir ve teşekkürlerimin yanı sıra önemli bir gelişmeyi de öncelikli olarak sizlerle paylaşmak isterim: Bugün (16.09.2025) itibarıyla, müvekkilim Didim Derneği adına, söz konusu takas işleminin ve dayanağı olan imar planı değişikliğinin iptali istemiyle Danıştay Başkanlığı'na (İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla) davamızı açmış bulunmaktayım.
Konuyu en başından beri titizlikle takip eden ve kamuoyunu bilgilendirme görevini layıkıyla yerine getiren siz değerli basın mensuplarına bu bilgiyi ilk olarak iletmek, bir avukat olarak benim için bir sorumluluktur.
Bu süreçteki değerli katkılarınız ve örnek haberciliğiniz için tekrar teşekkür eder, çalışmalarınızda başarılar dilerim."
Levent BARIŞ, malatyahaber.com