Çocuk Yuvası'ndaki olayın ardından görevden alınan Sosyal Hizmetler İl Müdürü Yakup Güler, milletvekili Münir Erkal'ın da sınıf arkadaşı olduğunu, kendisinin "zorla göreve" getirildiğini öne sürdü.
Milliyet Gazetesi'nde, Bülent Sarıoğlu imzasıyla yayınlanan "Müdürden İtiraflar" başlıklı haberde, Güler'in ilginç iddialarına yer verildi.
Haber şöyle:
...
Müdürden itiraflar!..
Görevinden alınan Güler, "Önceki dönemden şikâyetler vardı. Beni milletvekilleri zorla getirdi. Bunların olacağını biliyordum" dedi. Güler, şikâyet almadıkların söyleyen valiyi de yalanlamış oldu
BÜLENT SARIOĞLU Malatya
YUVADA işkence skandalı üzerine Malatya İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü görevinden alınan Yakup Güler, "arkadaşı olan iki AKP milletvekilinin zorlamasıyla göreve geldiğini" belirterek "Bunların olacağını biliyordum" dedi.
18 ay görev yaptığı dönemden önce birçok şikâyet bulunduğunu anlatan Güler, 3 yıldır Malatya Valiliği görevinde bulunan ve hiçbir ihbar almadığını söyleyen Osman Derya Kadıoğlu'nu da yalanlamış oldu.
Güler, Malatya'da yerel bir televizyon kanalındaki tartışmaya telefonla katılarak şunları söyledi:
VEKİLLERE ÇOK DİRENDİM: AKP'li Milletvekili Ali Osman Başkurt'u tanıdığım doğrudur. Diğer milletvekilimiz Münir Erkal da sınıf arkadaşımdır. Beni bu göreve getirmeleri talebi hiçbir zaman benden gelmemiştir. Müdür arkadaş alındığında bana teklifi getirdiler. Uzun süre direndim, çok direndim.
İKİ ÖLÜMLÜ VAKA: Diğer il müdürünü görevden aldıklarında bu teklifi getirdiler. Altından kalkamadığım için mi kabul etmedim? Hayır. Niye beni göreve getirdiler? Erkek yurdunda iki ölümlü vaka yaşanmıştı. Bunlar Türkiye kamuoyunun huzuruna gelmedi, basına yansımadı. Çok ciddi sıkıntılar, Sosyal Hizmetler'de var olan sıkıntılardır. 3 ay sonra bir başka ilde çıkabilir.
AĞRIMADIK BAŞIMI AĞRIYA SOKTUM: Öğretmenlikte kalsam idari sorumluluk açısından çok daha rahat olabilirdim. Benden önceki arkadaşlarımın başına sık sık gelen şikâyetleri görüyordum. Bizim de başımıza gelecek şeyler olduğu için durup dururken ağrımadık başımı ağrıya sokmamak gibi bir endişeydi.
ÖNERİSİ KİLİSE MODELİ: Devlet bunu Kızılay gibi, NGO (hükümet dışı kuruluşlar) gibi Batı'daki tiplere dönüştürmeli. Batıda bu işleri daha çok kiliseler yapar, bütçeden pay alır. Türkiye'de de böyle olabilir, ama bütçeden payı olan sivil toplum kuruluşları türü kurumları devreye sokmak gerek. Bizim kuruluş istasyon olmalı. Çocuk en fazla 1 yıl kalmalı.