Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Davutoğlu saray, Kılıçdaroğlu halk için çalışır" dedi.
Kılıçdaroğlu, Malatya merkez, Akçadağ, Doğanşehir ve Hekimhan İlçesi ile Ören ve Polat Mahalleleri'nde vatandaş ve partililerle bir araya geldi.
1 Kasım seçimlerinin ayrı bir özelliği olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Bu seçimlerin bir özelliği var. Bu seçimler düşünerek sandığa gitmemiz gereken seçimlerdir. Elimizi vicdanımıza koyarak sandığa gitmemiz gereken seçimlerdir. Bu seçimler de Cumhuriyeti oylayacağız" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin ağır bir kriz içerisinde olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Öyle bir noktaya geldik ki kardeş kardeşe düşman olmaya başladı. Öyle bir noktaya geldik ki caddede birbirimize selam veremez noktaya geldik. Türkiye içinden yani bu ateş çemberinden çıkaracak olan yine sizsiniz. Bu milletin azim ve kararı. 1 Kasımda mutlaka ama mutlaka sandığa gitmeliyiz. Oyumuzu kullanmalıyız" dedi.
"SİYASETİ VATANDAŞA HİZMET ETME ARACI OLARAK GÖRÜYORUM"
Siyaseti vatandaşa hizmet etme aracı olarak gördüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: Ben onlar gibi 13 yıl değil ben sizden sadece 4 yıl yetki istiyorum. Bakın bakalım bu ülke adam gibi nasıl yönetiliyor. Bakın bakalım terör nasıl bitermiş. Bakın bakalım bu ülkeye huzur nasıl gelirmiş. Ben siyaseti kavga alanı olarak görmüyorum. Ben siyaseti köşeyi dönme aracı olarak görmüyorum. Ben siyaseti vatandaşı soyma olarak görmüyorum. Ben siyaseti vatandaşa hizmet etme aracı olarak görüyorum. Ben size hizmet etmek istiyorum. Ve bir şeyi sakın unutmayın, Davutoğlu saray için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır."
"TERÖR BELASINI BİTİRECEĞİM"
Toplumun refah ve huzuru için her şeyi yapacağını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Benim siyasetten özel bir beklentim yok. Benim derdim bu ülkede huzur, barış, kardeşlik olsun. Ülkede namuslu, halkı düşünen siyaset eksik. Anneler size bir sözüm daha var. Allah nasip eder bizi iktidara taşırsanız ben bu terör belasını da bitireceğim. Akılla, mantıkla bitireceğim. Bunların yaptığı gibi yapmayacağım. 'Bana oy vermediniz' diye terörü azdırmayacağım. Oy versin vermesin 78 milyon vatandaşımı kucaklayacağım. Hiçbir vatandaşıma da gidip 'Niye şu partiye oy verdin' diye özel bir kızgınlığım hiç olmadı. Ben demokrasiye, insanlarıma inanıyorum ve güveniyorum" diye konuştu.
"KÖŞEYİ DÖNME GİBİ BİR MERAKIM YOK"
'Ben isterim ki her evde tencere kaynasın' diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer sizin ektiğiniz ürünün karşılığını alamadığınız bir düzen varsa o düzenin değişmesi lazım.Üretici, alın terinin karşılığını alamıyorsa o düzenin değişmesi lazım. Dünyanın en pahalı mazotu bizim çiftçimize satılıyorsa bunun sorgulanması lazım.Neden dünyanın en pahalı mazotunu biz çiftçimize satıyoruz? Emekli huzur içinde değilse , geçinemiyorsa bunun hesabının sorulması lazım. Gencecik fidan gibi çocuklarımız işsizse bunun hesabının sorulması lazım. 13 yıldır iktidardalar hiç diyorlar mı çiftçiyi rahat ettireceğiz diye? Emekliyi rahat ettireceğiz diye, esnafı rahat ettireceğiz diye. Kendilerine saray size gecekonduyu bile layık görmüyorlar. Bu düzeni değiştireceğim. Sakın unutmayın ben rahmetli Ecevit’in geleneğinden geliyorum.Rahmetli Ecevit ne derdi: “Ne ezen, ne ezilen insanca hakça bir düzen” derdi. İnsanca hakça bir düzeni getireceğim bu ülkeye. Benim siyasetten bir beklentim yok. Benim köşeyi dönme gibi bir merakım da yok. Ben Allah nasip etmedi, inşallah ta etmez kul hakkı da yemem ben. Herkese saygı gösteririm. Ben isterim ki her evde tencere kaynasın. Her ev de huzur olsun, her evde bereket olsun. Eğer bunu yapamazsak o zaman siyaseti niye yapıyoruz biz? Siyasetin amacı halka hizmet etmek demektir. Siyasetin amacı köşeyi dönmek demek değildir. Halkı soymak demek değildir, halka yalan söylemek demek değildir. Siyasetin amacı toplumu bölmek demek değildir. Dil üzerinden siyaset yapılmaz. Din üzerinden siyaset yapılmaz. Etnik kimlik üzerinden siyaset yapılmaz. Biz ibadetimizi Allah için yaparız, siyaset için yapmayız. Onlar siyaset için yapıyorlar. Yazık günahtır. Anneler,önümüzdeki dönemde Allah nasip eder başbakan olursak çocuklarınız tam gün okula göndereceksiniz. Sabah gidecekler akşam gelecekler. Beslenme çantası olmayacak. Öğretmenleriyle beraber okulda bedava yiyecekler."
"ONLARDAN ALIP, SİZE VERECEĞİM"
Kılıçdaroğlu, seçim vaatleriyle ilgili de konuştu. Asgari ücreti bin 500 TL yapacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Onlardan alacağım size vereceğim hiç endişe etmeyin. Şeker Fabrikalarını özelleştirmek istiyorlar. Bizi iktidara taşıyın hiçbir şeker fabrikasını özelleştirmeyeceğiz. Şeker çok önemlidir sadece çifçi için değil. Besici içinde çok önemlidir. Dolayısıyla bu zinciri iyi kurmamız gerekiyor. Yine emekliye sözüm. Emekli kardeşlerim, size söz verdim sözümün arkasındayım. Kapı gibi noter senediniz bende duruyor. İsterseniz sizde de durabilir. Ramazan Bayramında, Kurban Bayramında birer maaş ikramiye vereceğim sizlere. Ne derlerse desinler vereceğim. Görecekler. Eskiden bağırıyorlardı nereden bulacaksın parayı diye. Şimdi korkudan bağıramıyorlar çünkü para var. Para var ben biliyorum paranın nerede olduğunu hiç kimse endişe etmesin. Sanıyorlar ki biz emekliye iki maaş vereceğiz gidip İsviçre bankasına yatıracaklar. Ya emekli para alacak gidecek esnaftan alışveriş yapacak. Bayramda torunuyla huzur içinde bir bayram geçirecek, bir bayram harçlığı verecek. Zaten aldığı aylık ne Allah aşkına? Asgari ücreti net bin 500 lira yapacağız. Hiç kimse endişe etmesin. Toplumun huzuru için refahı için her şeyi yapacağım. Dediğim gibi benim siyasette özel bir beklentim yok. Benim derdim bu ülkede huzur olsun. Bu ülkede barış ve kardeşlik olsun. Neyimiz eksik Allah aşkına. Burası aynı zamanda tarımın en güçlü odluğu ilçelerden birisi. Konya’yı düşün birde Hollanda’yı. Hollanda, Konya’dan küçük bir devlet.Yıllık tarım ürünü ihracatı 130 milyar dolar. Bizim tarım ürünü ihracatımız 12 milyar dolar arada dünya kadar fark var. Konya’dan küçük bir devlet bunu yapıyor da, koskoca Türkiye Cumhuriyeti bunu niye yapamıyor. Neyimiz eksik toprak deseniz daha fazlamız var. Güneş deseniz daha fazlası var. Yağmur deseniz bereketimiz var. Suyumuz deseniz var, her şeyimiz var. Çalışacak insanımız ve çiftçimiz var. Neyimiz eksik namuslu siyaset eksik. Halkın içinde siyaset eksik. Sevgili anneler size bir sözüm daha var. Allah nasip eder bizi iktidara taşırsanız ben bu terör belasını bitireceğim. Akıl ve mantıkla bitireceğim. Bunların yaptığı gibi yapmayacağım. Bana oy vermediniz diye terörü azdırmayacağım oy versin vermesin 78 milyon vatandaşımı kucaklayacağım. Hiçbir vatandaşıma şu partiye oy verdin diye özel bir kızgınlığım hiç olmadı. Ben demokrasiye, insanlarıma inanıyor ve güveniyorum. Sakın bir şeyi daha unutmayım. Ben sizden biriyim" diye konuştu.
"REFAHI TABANA YAYACAĞIM"
Türkiye'de 22 milyon yoksulun olduğunun iddia eden Kılıçdaroğlu, "1 Kasım’da sandığa gideceğiz. Bu seçimler düşünerek oy kullanmamız gereken seçimlerdir. Eski algılarınızı değiştirin. Bu partiye oy verdim yine gidip bu partiye tekrar oy vereceğim bunu da kaldırın. Yeni bir başlangıç yapın. Yeni güzel bir sayfa açalım, Türkiye’nin huzuru, bereketi ve kavgasının sona ermesi için. Sokaklarda gezemiyoruz rahat. Birbirimize selam veremeyecek duruma geldik. Birbirimize düşman gibi bakar noktaya geldik. Neden bir arada ve huzur içinde yaşamıyoruz. Neyimiz eksik. Kavgacı siyaseti bırakacağım size söz verdim. Kimseyle özel bir kavgam ve kaygım yok zaten. Benim tek derdim bu ülkenin insanları huzur içinde gönül rahatlığı ile sandığa gidin şu altı okun altına vicdan rahatlığı ile mührünüzü basın. Mührü basarken şunu söyleyin işsizliği bitirmek için, çiftçinin rahat bir nefes alması için, esnafın rahat bir nefes alması için, bu ülkede terörün bitmesi için, bu ülkede kardeş kavgasının bitmesi için, her evde tencerenin kaynaması için, her evde huzurun olması için huzur içinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) altı oka oyumu veriyor, mührümü basıyorum diyin. Anneler size bir sözüm daha var. Hiçbir ailenin geliri aylık 720 liranın altında olmayacak. Fakirliği bu topraklarda tarihe gömeceğim. Hiçbir aile ben fakirim demeyecek. Her ailenin geliri olacak ve geçine bilecek. Aile sigortasını getireceğim. Türkiye’de 22 milyon yoksulumuz var. Nasıl geçiniyor bunlar. Ayda 100-150 liraya geçinen ailelerimiz var. Yazık günah değil mi onlar bizim insanımız değil mi? Onlar sarayda oturup bunları görmüyorlar. Ben sarayda oturmadığım için onların arasındayım ve onları görüyorum. Açlık ve fakirliğin ne olduğunu biliyorum. Onun için mücadele edeceğim. Refahı tabana yayacağım. İnsanca ve halkça bir düzeni getireceğim. Emekliye niye iki maaşı veriyoruz. İnsanca bir düzen olsun diye. Asgari ücreti bin 500 liraya neden çıkarıyoruz. İnsanca bir düzen olsun diye. Çiftçiye mazotu 1 lira 80 kuruştan niye veriyoruz. İnsanca bir düzen olsun diye. Herkesin kazandığı bir düzen olsun diye. CHP iktidarında size sözüm söz çiftçi, işçi, memur, emekli, esnaf ve herkes kazanacak. Sadece ve sadece hortumcular kaybedecek. Zaten benim de amacım o hortumcular kaybetsin" şeklinde konuştu.
"BÖLÜNMEYE, PARÇALANMAYA İZİN VERMEMEMİZ LAZIM"
Türkiye'nin zor şartlardan geçtiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Türkiye çok zor şartlarda, şartlar o kadar ağır ki, çocuğunuz işsiz, çiftçi ektiği ürünün karşılığını alamıyor. Bir taraftan terör bir taraftan başka sorunlar var. Dış politikada açmazlarımız var. 2 milyon 200 bin Suriyeli var. Bütün devletlerle neredeyse kavgalı hale geldik. Sandığa giderken hepinizin düşünmesi lazım. Artık bizim ayrılmaya, bölünmeye oylarımızı parçalamaya izin vermememiz lazım. Eğer Türkiye’yi aydınlık bir ülke yapacaksak. Bu ülke de huzur içinde kardeşçe yaşayacaksak, herkesin karnı doysun diyorsak, her evde tencere kaynasın diyorsak, çiftçi ektiği ürünün karşılığını alsın diyorsak oyunuzu Cumhuriyet Halk Partisi'nde birleştireceksiniz. Sizden istediğim bu" dedi.
ÇİFTÇİLERLE MAHALLE KAHVEHANESİNDE SOHBET ETTİ
Kılıçdaroğlu, Ören ve Polat Mahalleleri'nde vatandaşlarla çay içerek sohbet etti. Çiftçilerin sorunlarını dinleyen Kılıçdaroğlu, Doğanşehir İlçe Başkanlığı'nın açılışını gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu'na Atatürk portresi hediye edildi.
Vatandaşlarla mahalle kahvehanesinde çay içen Kılıçdaroğlu, "Şeker Fabrikaları'nın hiçbirisi özelleştirilmeyecek. Biz, iktidar olursak Şeker Fabrikalarını özelleştirmeyeceğiz. Dışarıdan şeker ithal edilir? Tarla var, insan var, traktörümüz var. Hazır fabrikamızda var. Ekelim, biçelim. Vatandaşı borç batağından kurtaracağız" dedi.
Kılıçdaroğlu, Ören Mahallesi'nde otobüsün içerisinden yaptığı konuşmada, "Faili meçhullerin olmadığı güzel bir ülkeyi yaratmak istiyoruz" dedi.
Kılıçdaroğlu, sağanak yağışa rağmen şemsiye kullanmadı.
