AKP Malatya Milletvekili Aday Adayı Osman Timurtaş, Malatya'yla ilgili çeşitli konularda değerlendirmelerini açıkladı.
Timurtaş'ın açıklamasına ilişkin basın bülteni şöyle:
"AK Parti Malatya Milletvekili A. Adayı Osman Timurtaş, çeşitli konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu. İşte o değerlendirmeler:
MALATYA İLÇELERİNİN GELİŞİMİ
Malatya’nın merkez ilçeleri dışında çok büyük ve çok gelişmiş diyebileceğimiz bir ilçesi bulunmamaktadır. Öncelikli hedefimiz Malatya merkez ilçeler dışındaki ilçelerinin gelişim sürecini hızlandırmak olmalıdır. İlçelerimize ortak vizyonlar oluşturmak, ilçe insanımızın topyekûn aynı hedeflere kilitlenmelerini sağlamak bu noktada önemlidir. Bunu ancak ilçelerimizin zenginliklerini ortaya çıkararak, teşvik programları geliştirerek, turizm getirisi sağlayacak argümanlarını kullanarak başlatmak mümkündür. Yeter ki ortak aklı somut hedeflere çalışır şekilde işletelim. Ortak akıl ise ancak tüm kurum ve kuruluşların, devlet, özel ve sivil toplum kuruluşlarının, ilçe menfaatlerine odaklanarak birliktelik sağlaması ile ancak işlevsel hale gelebilir.
MALATYA İLÇELERİNİN PAYDAŞ HALE GETİRİLMESİ
Malatya ilçelerinin gelişim sürecinde; ilçeleri tek başına düşünmek bir yanılgı olacaktır. Malatya’da herhangi bir ilçenin gelişim sürecini planlarken, ilçeleri tek başına düşünemeyiz. Birbirine yakın olan, hem Malatya hem de diğer illere bağlı ilçeleri birlikte düşünmek gerekir. Örneğin; Kuluncak ilçemizin gelişim sürecinde, Hekimhan ve Darende’yi birlikte düşünmek, Pütürge ilçemizin gelişim sürecinde; Doğanyol, Sincik ve Gerger ilçelerini birlikte düşünmek gerekir. Bunu diğer tüm ilçelerimiz için örneklendirmek mümkün. Bu noktada belki en önemli model, Malatya’nın mevcut iki merkez ilçesi, Battalgazi ve Yeşilyurt bu birliktelik için önemli bir rol model olarak düşünülebilir.
İlçelerimizin birbirleri ile birlikte kalkınması vizyonu, güçlerini ortak hedeflerde birleştirmesi vizyonu gelişim sürecini hızlandıracak ve göç kısa sürede tersine çevirebilecektir. Akçadağ ve Doğanşehir ilçelerimizin ortak hedefler oluşturarak, birlikte çalışması açısından hem kinayeli hem de örnek olacak şekilde şu gelişim senaryosunu kurabiliriz; Örneğin Doğanşehir ilçemizin elması çok meşhur, aynı şekilde Akçadağ ilçemizin ise armudu meşhur. Elma ile armut her fırsatta, bir çok deyim içerinde bir araya geliyorken, neden ortak bir vizyonun argümanları olmasın? Doğanşehir ve Akçadağ arasında alternatif yollar geliştirilirse ve elma ve armut üreticisi çiftçilerimiz birlikte hareket ederse ortaya güçlü bir birliktelik çıkabilir. Aynı şekilde Darende, Kuluncak ve Hekimhan kuşağında, yollar geliştiğinde turizm açısından önemli kazanımlar sağlanabilir. Kale ve Baskil ilçeleri ortak bir vizyonla, çok önemli turizm hedefleri ortaya koyabilir. Malatya merkez ilçelerimiz adına, bir yanda Battalgazi tarihi dokusuyla, bir yanda Yeşilyurt eşsiz doğasıyla birbirini tamamlayan, birbirine güç veren ve ortak hedefler geliştiren bir yapısıyla, diğer ilçeler ile birlikte kalkınma hedefleri açısından önemli bir rol model olacaktır. Burada önemli olan ortaya bu vizyonu koyabilmek ve sürekli teşvik edici faktörleri devrede tutabilmektir. Hep birlikte yeni Türkiye diyorsak, bu birlikteliği sosyolojik açıdan güçlendirecek adımları atmalıyız.
ORGANİK SANAYİ BÖLGESİ
Bursa Orhangazi’ye bağlı Gedelek köyü sadece turşu üretimi ile ve iyi bir organizasyonla, yılda 100 milyon liranın üzerinde bir ciro yapabiliyorsa, biz Malatya olarak bitkisel üretim ve entegre sistemlerle bunun çok daha üzerinde bir getiri sağlayabiliriz demektir. Malatya bitkisel üretim açısından önemli zenginliklere sahip; bize düşen bu zenginlikleri değerlendirmek ve ortaya güzel işler çıkarmak. Bu noktada Organik Sanayi Bölgesi hem bir ilk olma açısından hem de şehre önemli bir dinamik ruh kazandıracak olması açısından önemli bir proje olacaktır. Tamamen doğal yollarla üretim yapılarak bunu dünyaya pazarlamak mümkün olabilir.
*Bildiğimiz üzere organik ürünlere ve ekolojik yaşama ilgi her geçen gün artmakta.
*Bunun da en temel nedeni insanların gıda sektörü hakkında bilinç düzeyinin artması.
*Sağlıklı gıda tüketmek için harcanabilecek her türlü zaman ve para ölçeğindeki sermayenin, sağlığımız bozulduğunda harcanan sermayeye oranla çok daha ekonomik olduğunun farkına varıyor olmamızdan, organik gıdalara yöneliyoruz.
*Organik ürünlerin üretimi ile ilgili oldukça geniş mevzuatlar ve gereklilikler var, bu ürünlerin üretimi yanı sıra bir pazar sistematiği üzerinden satışı olmalı. Bu pazar organik yani sağlıklı ürünlerin üretimi konusunda çiftçiyi teşvik edecektir.
KAYISI İÇİN UYDU TAKİP SİSTEMİ
Malatya Kayısıyı uydu takip sistemleri ile takip edebilmeli ve ürün kaybını asgari düzeye indirmelidir. Bu nedenle sivil bir inisiyatif bile kurmak mümkün. Kayısı hem Malatya hem Türkiye hem de dünya açısından çok önemli bir ürün. Dünya’da başka hiçbir yerde belki de Malatya kaysısı gibi tek merkezden karşılanan bir ihtiyaç ürünü bulunmamaktadır. Bu da demektir ki kayısı hem milli hem de evrensel bir servettir. Bu kadar önemli bir ürünün uydu takip sistemleri ile 24 saat takip edilmesi, meteorolojik açıdan tehdit olabilecek her türlü unsurun ortadan kaldırılması ve erken uyarı sistemlerinin geliştirilerek tedbir olanaklarının artırılması gerekmektedir.
ŞEHRİ VE İNSANI SEVMEK
Mimari estetiği ve sosyal politikaları birlikte geliştirmek gerekiyor. Tabii bu birlikteliğe Malatya’ya ait unsurları da katarak, ortaya çıkacak ürünleri zenginleştirmek mümkün. Diğer türlü ortaya kimliksiz bir şehir görüntüsü çıkar. Diğer türlü ruhsuz bir şehir ile karşılaşırız. Kimliksiz ve ruhsuz şehirler ise ne kadar kalabalıklaşsa da, ne kadar göç alsa da, ne kadar yerleşim alanları büyüse de, ölü bir şehir haline gelir. Antik kentlerin bile bir ruhundan söz edebilmek mümkün olduğu halde, ölü şehirler hiçbir insanın yaşamadığı bu antik şehirlerden daha cansız bir haldedir. Ölü şehirlerin en önemli özelliği ise faydasız oluşudur. Malatya’yı ölü bir şehir olmaktan kurtarmak için en önemli unsur, Malatya’nın Malatya’yı seven insanların tarafından inşa edilmesidir.
İnsanı sevmekle, şehri sevmek neredeyse aynı şeydir. “İnsan demek, şehir demektir” diyor Shakespeare. Eğer biz şehri seven insanlarla Malatya için çalışırsak, Malatya gerçekten çok önemli bir konuma gelebilir. Malatya’yı bilen ve seven bir mimar, bir yönetici, bir öğretmen, bir doktor, bir bürokrat ancak bu şehre gerçek güzellikleri kazandırabilir."