SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Dava Adamı Mehmet Akif Ersoy'u Anlamak' Konferansı İlgi Gördü

'Dava Adamı Mehmet Akif Ersoy'u Anlamak' Konferansı İlgi Gördü
A- A+ PAYLAŞ

Yeşilyurt Belediyesi ile Yeşilyurt Kent Konseyi, milli şair Mehmet Akif Ersoy’un hayatı, düşünce dünyası ve eserlerinin daha yakından tanınması amacıyla "Dava Adamı Mehmet Akif Ersoy’u Anlamak" konulu bir konferans düzenledi. Yoğun ilgi gören etkinlikte, Milli Eğitim Bakanlığı Milli Eğitim Akademisi Daire Başkanı Bekir Şirin konuşmacı olarak yer aldı.

Malatya Kongre ve Kültür Merkezi Fahri Kayahan Salonunda düzenlenen konferansı AKP Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Fatih Güven, Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın,  AKP  İl Başkanı Ali Bakan, Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın,  İl Milli Eğitim Müdürü Behçet Bakır, akademisyenler, öğrenciler, edebiyatseverler, düşünce ve fikir adamları ile birçok vatandaş büyük bir ilgiyle takip etti.

Programın açılış konuşmasını yapan Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr.İlhan Geçit, Mehmet Akif Ersoy’un Türk milletinin hafızasında derin izler bıraktığını belirterek, “Böylesine önemli bir değeri anmak ve anlamak, genç kuşaklara doğru bir miras bırakmak adına büyük bir sorumluluk taşıyoruz. Milli ve manevi değerlerimizi yaşatmak adına bu tür etkinlikleri önemsiyoruz. Ersoy’u sadece bir şair olarak değil; bir fikir adamı, bir mücadele insanı olarak da anlamalıyız. Mehmet Akif, sadece bir şair değil, aynı zamanda bir fikir adamı, bir vatansever, bir milli mücadelenin öncüsüydü. O, her dizesiyle milletine güç vermiş, halkına umut olmuş, tarihimizde derin izler bırakmıştır. Onun yazdığı İstiklal Marşı, sadece bir milli marş değil, aynı zamanda bağımsızlık, özgürlük ve milletin gücünün simgesidir. Mehmet Akif Ersoy’un aziz hatırasını yaşatmak, bizlere sadece geçmişe saygı duymak değil, aynı zamanda bugün ve yarın için sorumluluklarımızı hatırlatmaktadır. Vatan, millet ve mukaddesat uğruna kalemiyle mücadele veren Mehmet Akif Ersoy’u anlamak; değerlerimize, tarihimize ve medeniyet birikimimize sahip çıkmaktır.” diye konuştu.

Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak ise, Mehmet Akif Ersoy’un tüm hayatının yakından öğrenilmesi, bilinmesi ve anlaşılmasının çok önemli olduğunu ifade ederken, “İstiklal Marşı’mızın yazarı Mehmet Akif Ersoy, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin sesi olmuştur. O, vatanını canından çok seven, milletinin özgürlüğü için her türlü fedakarlığı göze almış bir şahsiyetti. Mehmet Akif’i hayatını, eserlerin, fikirlerini ve doğumundan vefatına kadar olan süreci öğrenmek ve anlamak çok kıymetlidir. Mehmet Akif Ersoy, milletimizin değerlerinin en yüksek ifadesi, vatan sevgisinin en derin örneğidir. Onun mirasını yaşatmak, Türk milletinin geleceğine olan inancımızı pekiştirecek, daha güçlü bir Türkiye inşa etmemize katkı sağlayacaktır. Mehmet Akif Ersoy’u rahmet ve minnetle anıyorum, ruhu şad, mekanı cennet olsun.” şeklinde konuştu.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Milli Eğitim Bakanlığı Milli Eğitim Akademisi Daire Başkanı Bekir Şirin, Mehmet Akif Ersoy’un sadece bir şair değil, aynı zamanda bir aksiyon ve fikir adamı olduğunu vurguladı. Mehmet Akif Ersoy’un hayat hikâyesini, düşünce yapısını ve eserlerini detaylarıyla anlatarak, özellikle genç nesillerin Ersoy’un fikirlerinden ilham alması gerektiğine vurgu yapan Bekir Şirin konuşmasında, “Mehmet Akif’i anlamak; milletimizin ruhunu, değerlerini ve bağımsızlık mücadelesini anlamaktır. Onun fikirleri, bugün dahi bize yol gösteren birer pusuladır. Mehmet Akif Ersoy çok yönlü bir fikir ve toplum adamıdır. Bu millete çok büyük değerler katmıştır. O, bir dava ve karakter adamıdır. Konforlu hayatı ve yaşamı elinin tersiyle iterek cefaya talip olan özel bir şahsiyettir. Onu sadece İstiklal Marşı’nın yazarı olarak görmek, bu büyük şahsiyeti dar bir kalıba sıkıştırmak olur. Zira Mehmet Akif, bu aziz milletin vicdanıdır, sesidir ve yüzyıllar ötesine seslenen derin bir ruhtur.” Dedi.

Bekir Şirin’in konuşması sırasında Mehmet Akif Ersoy’un Çanakkale ve Bülbül şiirlerini okuduğu sırasında salonda duygusal anlar yaşanırken, bazı katılımcıların gözyaşlarını tutamadıkları gözlendi.

Mehmet Akif Ersoy’un eserleri, yalnızca edebi bir miras değil, aynı zamanda toplumsal ve ahlaki değerlerin de rehberi olarak görülmesi gerektiğine vurgu yapan Bekir Şirin, “Kahramanlıkların şiiri dendiği zaman akla Mehmet Akif gelir. Osmanlı İmparatorluğunun çöküşünü görerek ve duyarak yaşamış, acısından kaleminden kan damlarcasına yazmış, yırtınmış, feryat etmiş ve haykırmış bir dava adamıdır. Balkan Harbi, Trablusgarp Savaşı, Birinci Dünya Harbi ve Milli Mücadelenin en ön saflarında yer almış, bu mücadeleleri, bu zaferleri ortaya çıkartanların en yakınında yer almış önemli bir isimdir. “Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim, İnan ki her ne demişsem görüp de söylemişim. Şudur cihanda benim en beğendiğim meslek: Sözüm odun gibi olsun, hakikat olsun tek.” diyen Mehmet Akif, hayatının her aşamasında hakikatin peşinden gitmiştir. Mehmet Akif, bir mücadele, dava ve karakter adamıdır. ” diye konuştu.

Bekir Şirin, Mehmet Akif Ersoy’un vefatından önce çok büyük acılar çektiğini, vefasızlıkların yanı sıra ihanetlerle karşı karşıya kaldığını sözlerine ekledi.

Konferansın sonunda Bekir Şirin’e, Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit tarafından tablo hediye edilirken, Yeşilyurt Kent Konseyinin kültürel hizmetlerinden olan ‘İz Bırakanlar’ Projesi teşekkür plâketi ise Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın tarafından Şirin’e verildi.

Bülten- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız