Malatya Çocuk Yurdu ile ilgili bazı gerçekler su üzerine "iddia şeklinde" olsa da, çıkmaya başladı.
Yurttaki işlerin AKP'li bir firmaya hizmet alımı yöntemiyle ihale edilmesi, firmanın burada ehil olmayan personeli kullanması gibi "pislikler" ilk anda ortaya çıkıyor.
Ancak bir kez daha vurgulamak istiyorum ki, bugün Türkiye'nin hangi yuvasına el atarsanız atın, bir iki istisna dışında, aynı tabloyla karşılaşırsınız.
Dayak, kötü muamele ve hatta cinsel taciz.
Her yuvada durum benzer. Aile içi şiddetin zaten yaygın olduğu bir ülkede, dayağın cennetten çıktığı bir kültürde ve kızını dövmeyenin dizini dövdüğü bir gelenekte ortaya çıkan görüntüler şaşırtıcı değil.
Çözüm üretmesi gerekenler "partililere iş üretmeyi" tercih edince sorun büyüyor.
Oysa gelişmiş toplumlarda çözümler üretilmiş.
En basitinden, Türkiye'de her yuva için bulunduğu il veya ilçede bir "koruma derneği" kurulabilir. Buralarda gönüllü çalışma esası getirilebilir ve bu hem hizmetin ucuzlamasını, hem de denetimin otomatik hale gelmesini sağlayabilir.
Daha basit ve daha ivedi olarak da, buraların "Deşifre" programı gibi "gizli kameralarla" değil, açık kameralarla "online" ve "sürekli" gözetim altına alınması sağlanabilir.
Tabii bu kurulacak sistem işin ehline değil de, bir AKP'liye ihale edilirse sonuç ne olur bilemem.
NOT: Dayak cennetten çıkma sözünü ben bizde kullanılan anlamıyla değil, dayak kötü olduğu için cennetten atıldı şeklinde yorumlamayı tercih ederim.
