Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Yönetim Kurulu Üyesi, Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin tarafından esnafların talep ve çözüm önerilerini içeren dosya geçtiğimiz hafta sonunda Malatya’ya ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’a takdim edildi.
TESK Yönetim Kurulu Üyesi ve Malatya ESOB Bakanı Şevket Keskin, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, Malatya Programı kapsamında düzenlenen Sivil Toplum Kuruluşları ve Sektör Temsilcileri Buluşmasında, esnaf ve sanatkarımızın beklenti ve çözüm tekliflerini içeren dosyamızı arz ettim. Sayın cumhurbaşkanımıza esnaf ve sanatkara, Malatya'mıza verdikleri destekler için teşekkür ediyoruz.” İfadelerini kaydetti.
Keskin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunulan esnaf dosyasında yer alan bazı talep ve çözüm önerilerinin ana başlıklarını şu şekilde açıkladı:
“- Sigorta prim tutarları her yıl asgari ücrete bağlı olarak artıyor. 2023 yılında Bağ-Kur sigorta primlerinin yükseltilmeyerek aynı seviyede tutulmasını Bağ-Kur primlerini ödemekte zorlanan esnaf ve sanatkârlarımıza gelen yükün hafifletilmesini talep ediyoruz.
- SSK'lı çalışanların emekliliği için 7 bin 200 olan prim gün sayısı yeterliyken esnaf ve sanatkârımız emeklilik için 9 bin günü doldurmak zorunda. Esnafın ödemesi gereken prim gün sayısı 7 bin 200'e indirilmeli.
- Emeklilik yaşı gelen ancak 2000'den önce Bağ-Kur kaydı olmayan esnafa vergi ve oda kaydı dikkate alınarak son kez geriye dönük borçlanma hakkı verilmeli. Oda ve vergi kaydı olan ancak sigortalı olma niteliklerini taşımasına rağmen Bağ-Kur'a kayıt yaptırmamış olanların sigortalılıkları 4 Ekim 2000'den önce başlatılmalı. Geçmişte işyeri açmış, vergi mükellefi olmuş ancak Bağ-Kur’a kayıt ve tescilini yaptırmamış olanlara geriye dönük borçlanma imkânı getirilmeli.
- Bağ-Kur emekli maaşları iyileştirilmelidir
- AVM, zincir mağaza ve büyük mağazaların haksız rekabetine maruz kalan, piyasada var olma mücadelesi veren esnaf ve sanatkarlarımızın daha da mağdur olmaması için belli bir nüfus yoğunluğuna erişmeyen yerlerde zincir mağazaların açılışına sınırlama getirilmeli ve bunların açılışına ilişkin somut kriterler (birbirine yakınlık, otopark zorunluluğu, nüfus vb) yasada net olarak düzenlenmelidir. Zincir mağazaların sattıkları ürünlere esnaf ve sanatkarların sattığı ürünler yönünden sınırlama getirilmelidir.
- Gıda perakende sektöründe faaliyet gösteren zincir mağazalarda tütün mamulü, alkollü içki, mobilya, cep telefonu, elektronik eşya ve beyaz eşya, kırtasiye ürünleri, züccaciye, hırdavat, oyuncak, tekstil, konfeksiyon ve hazır giyim (kıyafet, ayakkabı, terlik vb.), hediyelik eşya, oto yedek parça ve aksesuar, kesme çiçek, işlenmemiş et ürünleri, deniz ürünleri, ekmek, unlu mamul ve pastane ürünleri satışı yapılmamalıdır.
- AVM’ler, büyük mağazalar ve zincir mağazalar karşısında varlığını sürdürebilmesi için AVM’lerin büyük mağazaların ve zincir mağazaların şehir merkezinde açılmasına kesinlikle izin verilmemeli ve münhasıran içinde esnaf ve sanatkarların yer alacağı, özellikle kentsel dönüşüm, gelişim ve yenileme proje alanı ilan edilen yerler olmak üzere devlet tarafından teşvik ve destek sağlanarak esnaf çarşıları yapılmalıdır.
- Esnaf ve sanatkarların en önemli gider kalemlerinden birisi elektrik faturalarıdır. Elektrikte sanayiye ve konutlara ucuz tarife uygulanmakta iken esnaf ve sanatkar iş yerleri ticarethane statüsünde faturalandırılmaktadır. Esnaf ve sanatkarlarımızın maliyetlerini ciddi anlamda artıran ve ödeme zorluğu çektikleri elektrik faturalarında ticarethane statüsünden özel statüye geçirilerek faturalarda indirim sağlanmalıdır.
- TBMM'nin 8 Haziran 2022 tarihli genel kurulunda kabul edilen geçici kanunla, kira sözleşmelerinde kira bedelinin artışına ilişkin anlaşmalara yüzde 25 oranında bir üst sınır getirildi. Söz konusu düzenleme maliyetlerin yüksekliği ve temel giderler karşısında zor durumda olan ve iş yeri kira olan esnaf ve sanatkarlarımız içinde uygulanmalıdır.
-Sicil affı uygulamasının yasal olarak yürürlüğe girmesine karşılık bankalarca hiçbir şekilde uygulanmaması, bu yasayı bekleyen ve geçmişe dönük olumsuz sicil bilgileri nedeniyle bankalar ile ihtilafa düşen çok sayıda esnaf ve sanatkarımızı sıkıntıya düşürmektedir. Esnaf ve sanatkarımızın mağduriyetine yol açan söz konusu uygulamaya ilişkin düzenleme yapılmalıdır.
- Malatya-Arapgir Karayolu bir kuşak ya da bağlantı yolu değil, şehirlerarası karayoludur. Malatya’nın Karadeniz Bölgesine açılan kapısı, Erzincan, Sivas ve Elazığ illeri arasında önemli bir şehirlerarası yoldur. Bu yolun yapımı 2023 yılı yatırım programına alınmalı.
-Şehir içi ve şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı faaliyetinde bulunan esnafımıza da tıpkı deniz ve hava ulaşımında olduğu gibi ÖTV’siz akaryakıt temin etme imkânı tanınmalı, bunun yanında, birçok AB ülkesinde olduğu gibi ulaştırma sektöründe indirimli KDV oranı uygulanmalıdır.
- Şehir içi yolcu taşımacılığında kullanılan taksi, minibüs ve otobüs cinsi taşıtlara kamera ve kayıt cihazı takılması uygulaması ekonomik sıkıntılar nedeniyle bir yıl süreyle ertelenmeli.
- Okul Servis aracı kullanan şoförlerden sadece SRC belgesinin aranması yönünde düzenleme yapılmalı.
- Taksi ve toplu taşıma aracı esnafımızın şu ana kadar elde ettiği ve mevcut mevzuatların kendisine verdiği, (il trafik komisyonu ve belediye kararları ile verilen haklar dahil) hakları saklı tutacak şekilde ivedilikle mevzuat düzenlemesi yapılmalı.
-Şoför esnafımız için bir defaya mahsus olmak üzere ceza puanı affı getirilmesi gerekmektedir.
-Motorlu Taşıtlar Vergisi, trafik cezası vs. diğer vergi borçlarından dolayı araçların muayenesi yapılmamaktadır. Fenni muayenesi yapılamayan araç ise trafikten men edildiği için çalışamamaktadır.
Diğer meslek gruplarında olmayan bu uygulamanın kaldırılması, böylece esnafımızın çalışarak borcunu ödemesi sağlanmalıdır.
- 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ve Karayolu Taşıma Yönetmeliği gereğince engel konulan yetki belgelerinin üçüncü bir kişiye devri sağlanabilmeli.
- 2016-2019 yılları arasında ticari araçlar için ÖTV indirimi sağlanmıştır. Ancak, çoğu esnafımız ekonomik sıkıntılar ve yasadan yararlanma sürelerine uygun olunmaması nedeniyle bu indirimden yararlanamamıştır. Ticari araçlar için yeniden ÖTV muafiyeti tanınması, hem esnafımıza hem de otomotiv sektörüne ve devletimize fayda sağlayacaktır.
- Ulaşım sektöründe fiyat tarifelerinin hazırlanmasında Büyükşehir belediyesi/Belediyeler ile esnafımız ve meslek odalarımız arasında yaşanan yetki karmaşası nedeniyle sorun yaşanmaktadır. Sorunun giderilmesi için mevzuat değişikliği talep ediyoruz.”
Bülten