Namus meselesi yüzünden kocasının akrabaları tarafından öldürüldüğü iddia edilen ve evin salonuna gömülen Hanife Durak'ın ablası duruşmada, 'Kardeşimi evlerine gömüp 18 ay üzerinde yaşadılar. Onlardan ömür boyu şikayetçiyiz" dedi.
Geçtiğimiz yıl Ağustos ayında, Yamaç Mahallesi'ndeki evinden 18 ay önce ayrılarak kaybolduğu bildirilen 40 yaşındaki Hanife Durak'ın cesedi, Malatya Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerinin başarılı çalışmaları sonrasında Hidayet Mahallesi'ndeki bir evin salonunda gömülü olarak bulunmuştu. Hanife Durak'ın namus meselesi yüzünden kocasının yakınları tarafından öldürüldüğünün tesbit edilmesiyle cinayet suçlamasıyla haklarında dava açılan, tutuklu Ramazan D. (35) ve Kadir D. (24) ile tutuksuz yargılanan İlhan D. (36), Turan E. (25), Hülya D. (32), Melek D.'nin (20) Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmalarına devam edildi.
'KARDEŞİM YANLIZ KALMASIN DİYE RAPOR ALMIYORUM'
Yengesini öldürüp evin salonuna gömmekle suçlanan katil zanlısı Ramazan D., mahkeme başkanının neden İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gidip ruh sağlığı raporunu aldırmadığını sorması üzerine, "Kardeşim Kadir cezaevinde yalnız kalmasın diye rapor almaya gitmedim" dedi.
Mahkemede söz alan öldürülen kadının ablası ise, "Biz namus için öldürdük diyorlar. Eğer namus için öldürmüşseler, gelip adam gibi söylerlerdi. Kardeşimi evlerine gömüp, 18 ay üzerinde yaşadılar. Onlardan ömür boyu şikayetçiyiz" diye konuştu.
Katil zanlısı Ramazan D. 'nin cezai ehliyetinin olup olmadığında tereddüte düşülmesi üzerine Mahkeme heyeti, İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek ruh sağlığı raporu alınmasına ve tutukluluk halinin devamına, diğer tutuklu sanık Kadir D.'nin de tutukluluğunun devamına karar verdi.
UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.