Türkiye'de sistemin nereye yerleştirileceğine dair sır gibi saklanan şifreler belli oldu. Bayram boyunca Washington-Ankara hattında yapılan müzakereler sonucunda füze savunma radarları için 4 ana alternatif öne çıktı. Muş-Malatya'nın tercih edilebileceği belirtiliyor.
Türkiye-İsrail krizi hengamesinde kendisine fazla yer bulamayan, ancak yakın siyasi tarihteki en kritik adımlardan olan, NATO füze savunma sistemine ev sahipliği yapma kararı, Ankara’yı her açıdan hassas bir dönemin içine soktu.
2010 Kasım’ında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün katıldığı NATO Zirvesi’nde bu konuda ilk kez prensipte anlaşılmıştı. Türkiye’ye 3 konuda; İran’ın tehdit olarak özellikle belirtilmemesi, güvenliğin bölünmezliği ve maliyetin ortaklaşa paylaşımı başlıklarında garantiler verilmişti.
Ancak Ankara için, Tahran-NATO-Brüksel Karargâhı-Moskova-Washington ekseninde asıl zorlu sürecin bundan sonra başlayacağı belirtiliyor. Çünkü Türkiye’nin gereken ekstra garantileri ve netlikleri sağlayamaması halinde, ileride ciddi olarak başını ağrıtabilecek belirsizlikler mevcut.
Bu nedenle, diplomasinin duru gibi görünen metinlerinin içinde gizli labirent ve tuzaklardan kurtulabilmesi Türkiye için büyük önem taşıyacak. İlk açıklamalarda, füze savunma sisteminin 2011 sonuna dek operatif olacak şekilde adı şimdilik gizli tutulan Türk toprakları üzerinde bir yere kurulacağı ve bir Türk generalin de görevli olacağı belirtildi. Ama bundan ötesi muammalarla dolu.
Bu aşamada şu soruların yanıtının verilmesi hayati önemde:
1 Bu X bandı radar sistemleri Türkiye’de sadece hangi bölgelere değil, ne kadarlık süre için yerleştirilecek? Bu bölgelerin Doğu Akdeniz’i ve İran’ı kapsayacak şekilde Doğu-Güneydoğu ekseninde olması planlanıyor. Bu çerçevede, ek olarak İncirlik Üssü’nün de devreye sokulabileceği de iddia ediliyor.
2 AN/TPY-2 tipi olduğu belirtilen radarların alan tarama-kapsama yarı çapları ne kadar olacak? Havada imha Türkiye üzerinde gerçekleşirse bunun yerleşim merkezlerine serpinti zararı olacak mı?
3 Sadece radarla mı kalacak? NATO şemsiyesi adı altında toplanan bilgiler Amerika’nın gemilerindeki ileri teknoloji Aegis füze savunma sistemine de entegre edilecek mi? Bu konuda ABD bunu gizlemeyen açıklamalar yapıyor.
4 Başta ABD olmak üzere kaç yabancı asker Türk topraklarına yerleşecek? Bunların statüleri ve Türkiye’de bulunuşları Türk ve uluslararası hukuk kurallarına göre mi yoksa dokunulmazlık üzerine kurulu kendi özel yasalarına göre mi gerçekleşecek?
NATO GEMİSİNE RUSLAR NE DER?
5 En önemli başlıklardan biri, yerleştirilecek sabit radarlardan öte Türk sularında hareket halinde olacak radar kabiliyetli silahlı gemiler. Rusya’nın dibine kadar yaklaşabilecek bu gemilerin Türk karasuları seyrüsefer ve rotaları kontrol edilecek mi?
6 Türk personeli bu sistemlerde yer alacak. Ancak, elde edilen bilginin tamamını Türkiye de alacak mı ve bunu ulusal güvenliğinde kullanacak mı?
7 Radarlar, komşu ülkeleri ne kadar gözetleyecek? Rusya bu konuda sık sık rahatsızlığını ifade eden açıklamalarda bulunuyor. Ama asıl önemlisi İran. Türkiye ‘İran adı telaffuz edilmiyor’ diyor ama ABD Dışişleri Sözcüsü, açıklamalarında İran’ın füze kalkanındaki endişelerden olduğunu gizlemiyor. Batı basınında da Türkiye’nin İran konusunda geri adım attığı yazılıyor. Kamuoyu algı yönetiminde Ankara sıkıntılar yaşayabilir. İran ile bu süreçte görüşmeler yapıldı mı? Zaten başından beri bölge haritasına bakıldığında ve sık sık füze denemeleri yapan İran’ın coğrafi yakınlığı görüldüğünde, Türkiye’ye bu sistemlerin kurulmasındaki ısrar daha net anlaşılıyor.
8 İsrail bu işin neresinde yer alacak ve elde edilen bilgiler Türkiye’nin kriz içinde olduğu bu ülkeye ABD tarafından ne kadar aktarılacak?
9 Radarların yarıçapının geniş olması halinde Pakistan’ı da kapsayacak mı? Suriye de izlenecek mi?
10 Türkiye ileride yüksek irtifa hava savunma füzeleri aldığında bu sistemden ne kadar faydalanacak? Bu çerçevede, açtığı ihalede sistemle uyumlu olsun diye fiyatı ne olursa olsun mutlaka Amerikan malı bir sistem mi almak zorunda kalacak?
RADARLAR İÇİN 4 ALTERNATİF
Hürriyet'in haberine göre, Türkiye'de sistemin nereye yerleştirileceğine dair sır gibi saklanan şifreler belli oldu. Bayram boyunca Washington-Ankara hattında yapılan müzakereler sonucunda füze savunma radarları için 4 ana alternatif ön plana çıktı. Güvenilir kaynaklardan alınan bilgiye göre bu dört havza şunlar.
-Adana-İncirlik Hava Üssü
- İskenderun-Hatay
- Muş-Malatya
- Diyarbakır-Batman
MUŞ-MALATYA ÖN PLANA ÇIKTI
Ancak yapılan son değerlendirmelerde Muş-Malatya'nın tercih edilebileceği belirtiliyor. Türk, Amerikan ve NATO yetkilileri arasında yapılan müzakerelerde sistemlerin yerleştirilmesinde ana kıstas ise aynı anda İran başta olmak üzere Türkiye'nin doğu tarafına ve Doğu Akdeniz'i görebilmesi olarak belirlendi. Bu nedenle söz konusu havzalarda coğrafi konum olarak Muş-Malatya ekseni ön plana çıktı.
Görüşmelerde gündeme gelen bir diğer nokta da radarların yerleşim merkezlerinin belirli bir mesafe uzağa kurulması zorunluluğu. Bu da şehir dışında bulunan hava üslerinin şansını arttıran bir nokta olarak görülüyor.
Askeri ve diplomatik yetkililer radarların batı ve kuzeyde bir yere ilk etapta konulmasının düşünülmediğini belirtiyor. Tüm süreç bununla da kalmayacak Doğu Akdeniz'de radarların tehdit algılamasına yanıt verebilecek füzeleri ateşleyecek savaş gemileri de Türk kara sularında beklemede kalacak.
UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.