SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'İhbar Mektuplarını FETÖ/PDY Hazırladı'

'İhbar Mektuplarını FETÖ/PDY Hazırladı'
A- A+ PAYLAŞ

Malatya'da biri Alman uyruklu 3 kişinin öldürüldüğü Zirve Yayınevi cinayetlerine ilişkin soruşturma sırasında FETÖ'nün çıkarları doğrultusunda yalan ifadeyle bazı kişilerin mağduriyetine sebep oldukları öne sürülen 10 sanıktan 4'üne verilen hapis cezalarının gerekçesi açıklandı.

Malatya 5. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan gerekçeli kararda, sanık savunmaları, tanık beyanları, delil değerlendirmesi, FETÖ/PDY'nin (Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması) amacı, stratejisi, yapılanması, işleyişi ve faaliyetleri hakkında ayrıntılara yer verildi.

FETÖ'nün TSK yapılanmasının da anlatıldığı iddianamede, örgütün, karşısında engel olarak gördüğü kişileri devlet kadrolarından eleyerek kendi üyelerinin önünü açmaya çalıştığı kaydedildi.

Örgütün, engel gördüğü kişiler hakkında soruşturma başlatmak için "vatansever birisi tarafından yazılmış" intibası uyandıran ihbar mektupları gönderdiğinin tespit edildiği aktarılan kararda, ihbar mektuplarının belli bir merkezden hazırlanarak soruşturmanın seyrini değiştirmek amacıyla gönderildikleri sonuç ve kanaatine varıldığı ifade edildi.

Örgüte yakın yayın organlarında da soruşturmanın seyrini değiştirmek, ihbar mektuplarını güçlendirmek ve algı yaratmak amacıyla haberler yapıldığı kaydedilen gerekçeli kararda, şu ifadeler yer aldı:

"Özgür Birdal beyanı, Aykut Saka anlatımı, beraat kararı verilen mahkemenin gerekçesi dikkate alındığında, ihbar mektuplarının, katılanların örgüt bünyesinde yayınevi cinayetini azmettirdikleri iddiasına delil olması ve bu kapsamda soruşturma başlatılması amacıyla FETÖ/PDY tarafından örgüt organizasyonu kapsamında gönderildiğinin açık olduğu anlaşılmıştır. Dosyamız katılanlarının, örgüt tarafından ihbar mektuplarıyla İlker Çınar'ın (gizli tanık) beyan ve gerçek olmayan belgeleri ile soruşturmaya dahil edilmesinin sebebine ve sanıkların olayla bağına gelindiğinde, örgütün kendisinden olmayan ve örgüte bakış açısı olumsuz olup, örgütün kendisine engel olabileceğini düşündüğü yahut yerine kendi mensuplarının gelmesini istediği kişileri idari soruşturmalara, ceza soruşturmalarına ve yargılamalarına muhatap kıldığı bilinen bir gerçekliktir."

- İhbar mektuplarını FETÖ/PDY'nin hazırladığı anlaşıldı

Mağdurların örgüt tarafından "hedef tahtası"na konulduğu ifade edilen kararda, şu tespitlere yer verildi:

"İhbar mektuplarının FETÖ/PDY organizasyonu içerisinde hazırlandığının ve gönderildiğinin açık olduğu, amacının örgütün Malatya'daki askeri yapılanmasının deşifre olmasına sebebiyet veren yine örgüte bakış açıları ve örgüte karşı tutumlarıyla örgüt tarafından menfi olarak sınıflandırılan katılanları yayınevi cinayetine dahil etmek bu konuda yapılan/yapılacak yayınlara verilecek olan ya da verilen gizli tanık/şüpheli beyanlarını kuvvetlendirmek olduğu, bu kasıtla hareket edildiği ve TCK 267 maddesinde tanımlandığı haliyle suçun işlenmediğinin bilindiği halde soruşturma başlatmak kastıyla hazırlanılıp gönderilerek yapılan eylemin iftira suçuna vücut verdiği anlaşılmıştır."

- Soruşturma süreci

Malatya'da 18 Nisan 2007'de işlenen Zirve Yayınevi cinayetiyle ilgili geçmişte yargılanan müştekiler emekli Orgeneral Hurşit Tolon, eski Malatya Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger ve Haydar Yeşil, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak, FETÖ/PDY'nin kendileri hakkında sahte ihbar mektubu yazdırdığını, basında olayı azmettirdiklerine yönelik haberler çıkartıldığını, gizli tanığın beyanıyla iftiraya uğradıklarını ve kendilerine yönelik kumpas kurulduğunu belirtmişti.

Konuyla ilgili suç duyurularını ve müştekilerin başvurusunu değerlendiren Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı, başlattığı soruşturma kapsamında, olay tarihinde örgüt içerisinde yer aldığı belirlenen bazı kişilerin ifadesini almış ve örgütün sözde üst düzey yöneticilerinden Hamdullah Bayram Öztürk ve Rıdvan Akovalı ile gizli tanık olarak ifade veren İlker Çınar'ın arasında bulunduğu 10 kişi hakkında "iftira nedeniyle mağdurun gözaltına alınmasına veya tutuklanmasına neden olma" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından dava açmıştı. İlker Çınar'ın ayrıca "örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçlamasından da cezalandırılması talep edilmişti.

İddianamede, örgütün TSK'daki ilerlemesinin önünü açmak için kendilerinden olmayan askerler hakkında, sanki "vatansever" kişiler tarafından yazılmış intibası uyandıran yalan ihbar mektupları yazdırdığı, bu mektupları da terör örgütü PKK yandaşı sitelerde yayımlattığı yer almıştı.

- Sanıklara verilen cezalar

Malatya 5. Ağır Ceza Mahkemesince 7 Ocak'ta verilen kararda, Zirve Yayınevi cinayetlerine ilişkin soruşturma sırasında FETÖ'nün çıkarları doğrultusunda yalan ifadeyle bazı kişilerin mağdur olmasına sebebiyet verdikleri öne sürülen ve örgütün askeri mahrem yapılanmasında "öğretmen" konumunda bulunan sanıklardan Özgür Birdal ve Mehmet Ali Badak ile "öğrenci" konumunda bulunan Adnan Dinçer'e "iftira"dan 2 yıl 9 ay 10 gün, "hürriyeti yoksun kılma" suçundan 6 yıl 8 ay, muhatap olduğu FETÖ/PDY üyelerinin yönlendirme ve talimatlarıyla hareket eden, gizli tanık sıfatıyla mağduriyetlere neden olan sanık İlker Çınar'a "iftira" suçundan 3 yıl 4 ay, "hürriyeti yoksun kılma" suçundan 6 yıl 8 ay, "terör örgütü FETÖ/PDY adına suç işlemek"ten 8 yıl 4 ay hapis cezası verilmişti.

Sanıklar Hamdullah Bayram Öztürk, Suat Yiğit, Rıdvan Akovalı, Nihat Özçelik ve Nihat Keskin'in dosyasını ayıran mahkeme, firari sanık Deniz Civelek hakkında yakalama kararı çıkarmıştı.

AA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız