SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Kaliteden Ödün Vermeyeceğiz"

0
Güncellendi - 2015-12-28 05:21:33
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Polat, Diş Hekimliği Fakültesi’nin Türkiye’de birçok konuda örnek alınabilecek bir duruma geldiğini söyleyerek,  “Kişilere bağımlı olmayan, yöneticisini dahi o insanı oradan çektiğinizde o kurumda işlerin tıkır tıkır işlediği bir yapı kurmak istiyoruz. Bunun için biz öncelikle kaliteye önem verdik” dedi.

6 YILDA BÜYÜK GELİŞME…

İnönü Üniversitesi bünyesinde 2009 yılında eğitime başlayan ve 2010 yılında ise Diş Hekimliği Hastanesi’ni kuran Diş Hekimliği Fakültesi, bir yandan öğrencilerine yönelik eğitim ve araştırma konusunda çalışmalarını yürütürken, diğer yandan diş hastalıkları konusunda vatandaşların tedavisinde önemli gelişmeler sağlıyor. Diş Hekimliği hastanesi, 2010 yılında aylık ortalama 5 bin hastaya bakarken, bugün aylık ortalama 17 bin hastaya bakıyor ve halen tedavi olmak için sırada bekleyen yaklaşık 30 bin kişi bulunuyor.  Diş Hekimliği hastanesi, sadece Malatya’dan değil komşu il ve bölge illerinden de çok sayıda hasta alıyor.

İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Polat, Diş Hekimliği Hastanesindeki çalışmalar ile ilgili olarak ERTV’de hafta içi yayınlanan ve Hülya Kaya’nın hazırlayıp sunduğu Hülya Kaya ile Güne Bakış adlı programına katılarak bilgiler aktardı.

“İŞLERİN TIKIR TIKIR İŞLEDİĞİ BİR KURUM”

İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Polat, “Diş Hekimliği Fakültesi Türkiye'de birçok konuda örnek alınacak bir konumda. Biz birçok konuda birçok fakülteye örnek olacak durumdayız. Biz daha iyisinin derdindeyiz. Dünya çapında daha iyi şeyler yapılmasının derdindeyiz. Kurum kültürü olduğuna çok inanıyoruz, kurumun bir ruhu olduğuna ben inanıyorum. O yüzden biz kurumsal bir yapı kurmak istiyoruz. Kişilere bağımlı olmayan, yöneticisini dahi o insanı oradan çektiğinizde o kurumda işlerin tıkır tıkır işlediği bir yapı kurmak istiyoruz. Bunun için biz öncelikle kaliteye önem verdik. Bunun için kalite yönetim sistemini çok önceden aldık ve onun kapsamını genişlettik” dedi.

“HEM ÖĞRENCİ, HEM UZMAN YETİŞTİRİYORUZ”

Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Polat, “2 yıldır biz hem doktoradan ve bu sene hemde uzmanlıkta mezun vermeye başladık. Bu bir sirkülasyon ortaya çıkartıyor. Bir dönemde olsa sayıda azalma oluyor. Yeni mezun verdiğimiz öğrencilerden biz şuanda doktoradan öğrenci almakta çok zorlanıyoruz, alamıyoruz. Bunun sebebi diş hekimliğinde tüm branşlarda uzmanlık eğitimi çıktığı için artık doktora eğitimi çok arzu edilmiyor. YÖK'te kadro vermiyor. Kadro verilmediği içinde öğrencinin gelmesi pratikte çok mümkün değil. Uzmanlıktan geliyor bize sadece mezuniyet sonrası öğrenciler. Uzmanlıkta da kontenjan sınırlanması oluyor, her anabilim dalına bazen gelmeyebiliyor. Bu sene iyi bir kontenjanımız var, 26 tane yeni asistan gelecek bize. Şuanda 25 tane öğretim üyemiz var, yakın zamanda 27 olacak. Şuan için yeterli. Fakültemizde birinci sınıf öğrencilerimiz 86 civarında, ikinci sınıf 95 civarında, 3. ve 4. sınıf 71 öğrenci, 5. sınıfta ise 48 tane öğrencimiz var” şeklinde bilgi verdi.

“İŞİMİZİ KALİTELİ YAPIYORUZ, HASTA BİRİKMESİ OLUYOR”

Prof. Dr. Serkan Polat, Diş Hekimliği Hastanesi’ndeki çalışmalar hakkında da bilgiler vererek, “Biz çalışanlarımızdan hastalarımıza kendi yakınları gibi davranılmasını istiyoruz. Diş hastalığı doğrudan hekimin yapması gereken bir tedavi. Hekim tutup ilaç yazıp gönderemiyor bizde. Dolgu yapıyorsunuz belki bir saat uğraşıyorsunuz. Dolgu 5 dakikada yapılabiliniyor, yaptığınız işin kalitesine bağlı olarak. Ama biz 5 dakikada yapmak istemiyoruz, yapmıyoruz da. Bizde hasta birikmesinin temel sebebi bu. Sonuçta biz kaliteden ödün vermeyeceğiz, verirsek sayıları azaltabiliriz. Kanal tedavisi yapılan Endodonti Bölümünde 17 bin civarı hastamız sıra bekliyor. Acil olanların biz aynı gün tedavisini yapıyoruz. Şöyle bir şey yok; diş ağrısı ile gelen bir hastamızı sıraya alıp , '3 sene sonra geleceksin' demiyoruz. Bunu dememiz ahlaki de değil. Aynı gün içerisinde ağrısı olan dişin ağrısı dindirilmiş oluyor, müdahale edilmiş oluyor. Ağrısı olan bir hastayı biz kapıdan geri çevirmiyoruz. O gün içerisinde bekletebiliriz, çünkü biz randevulu çalışıyoruz. O anda müsait olmazsa her hangi bir hekimimiz içeri almamız mümkün değil. Hekim boşa çıktığında bir şekilde o hastamızı genelde aynı gün içerisinde tedavisini yapıyoruz.  Bizim TÜBİTAK'da şuanda 19 tane projemiz var. Şuanda 25 öğretim üyemiz var ve şuanda 22 tane indeks yayınımız var. Dünya çapındaki en saygın dergilerin bulunduğu indekste yayın yapılıyor. Avrupa Birliği'ne yönelik olarak da araştırmalarımız var. Araştırmalarımızda hastalarda kullanılabilecek üründe ortaya koymak istiyoruz. Çok sayıda araştırmamız var. Ben ekibimi bu anlamda tebrik ediyorum. Bu ekip Malatya içinde güzel bir kazanımdır” ifadelerini kaydetti.

'GELEN HER HASTAYA BAKACAKSINIZ' DEMEYECEĞİZ

Prof. Dr. Polat şöyle konuştu; “2 yıl sonraya gün vermek, her anabilim dalımızı da değil, ama bazı anabilim dallarımızda öyle. Hatta gün bile veremiyoruz, yaklaşık olarak söyleyebiliyoruz. Cerrahide şuanda sıramız yok. Diş eti hastalıklarında yine randevumuz yok, gelen hastalara aynı gün bakılabiliniyor. Diğer anabilim dallarında bekleyen hastalarımız var. En yüksek sıra tedavi bölümünde dolgu yapmak için bekleyenlerdi. Yaklaşık 17 bin kişi sıra bekliyor. Çocukların alındığı Pedodonti ana bilim dalımızda yaklaşık 6 bine yakın hastamız sıra bekliyor. Ordodontide bin 500'e yakın, protez de 3 bin 500 hastamız sıra bekliyor. Bunların kendi sirkülasyonlarına göre sıra süresi değişebiliyor. Kimisine 2-3 ayda da gelebilir, kimisine 1-2 senede de gelebilir. Biz yönetim olarak 'Gelen her hastaya bakacaksınız' demeyeceğiz. Bir dolgu 1 saat sürüyorsa, 1 saat sürecek, 5 dakikada bitmeyecek. Bu konuda ödün vermeyeceğiz. Asistan sayımız şuanda 45 civarında. 26 tane yeni kontenjan gelecek, uzmanlık sınavından. Bu bize biraz nefes aldıracak. Hizmet anlamında kapasite artacak. 2010 yılında aylık ortalama hasta sayımız 5 bin 620 idi. 2013 yılında aylık ortalama hasta sayımız 10 bin 774'dü. 2014 yılında aylık ortalama hasta sayımız 15 bin 228 idi. 2015 yılının aylık ortalama hasta sayımız şuanda 17 bin 262'ye çıktı. Her yıl artan bir ivme ile biz kapasitemizi arttırıyoruz. Bu rakam 2016 yılında daha da yükselecek."

“TL BAZINDA ÇALIŞTIK, DOLARIN YÜKSELMESİNDEN ETKİLENMEDİK”

Hastalara yönelik olarak verilen bazı hizmetler hakkında da konuşan Prof. Dr. Serkan Polat şunları söyledi:

“Hastalarımıza implant yaptırmak istediklerinde 4 ayrı fiyat seçeneği sunuyoruz. Dünya çapındaki en iyi markalarında bulunduğu implant fiyatları bin 500 TL'den başlayıp 900 TL’ye kadar değişen 4 seçenek sunuyoruz. Biz şirketler ile TL bazında anlaşma yaptığımız için doların bu yükselişinden de etkilenmedik.  Hastalarımıza, yasa gereği şöyle bir seçenekte sunuyoruz, hastalarımız öğretim üyesi farkını ödediği zaman, öğretim üyesi kendi zamanından ayırarak tedavi hizmeti sunabiliyor. Normal sıraya girip klinik hastası olarak beklemek yerine öğretim üyesinin hastası olup tedavisini yaptırabilir. Ücretlerde çok düşük.”

“BU SİSTEM İLE BEKLEYEN HASTA SAYISINI AZALTACAĞIZ”

Sınıfların sayısı büyüdüğü için Diş Hekimliği Fakültesi'ne yeni bir ek bina yapılacağını da belirten ve kendilerine destek veren Rektör Prof. Dr. Cemil Çelik’e teşekkür eden Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Polat, “Biz rektörümüzün desteği ile Lazer sinter alımını başlattık. Çünkü maliyeti yüksek şeyler bunlar. Protezin metal alt yapısını üretmek için daha kaliteli, daha hassas üretim yapan bir yöntem var. Şuanda laboratuarlar da bu yaptırılabiliniyor. Seçenek olarak sunulabiliniyor, ama biz fakültemize bu sistemi kurup bütün hastalarımıza fark almadan, bununla metal alt yapı yapıp,  porseleni de hatta kendimiz yapıp verimimizi, hızımızı arttırmayı hedefliyoruz. Alım süreci başladı. Protezdeki işler daha hızlı ve verimli olacak. Bu uygulama ile bekleyen hasta sayımızı eriteceğiz” dedi.

“AĞIZ HİJYENİMİZ ÇOK İYİ DEĞİL”

İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serkan Polat, “Ağız hijyenimiz çok iyi değil. Diş eti hastalığı, diş eti iltihabı oranı çok fazla, çürük çok fazla. bunun düzeltici tedavi ile yapılması mümkün değil. Koruyucu önlemlerin mutlaka bir şekilde yaygınlaşması lazım. Bu Türkiye’nin genel bir problemi.  Türkiye olarak ağız bakımı anlamında kötü durumdayız. Dolayısıyla diş eti iltihapları ve çürükler fazla oluyor” sözleri ile vatandaşları ağız ve diş bakımı konusunda daha duyarlı olmaya davet etti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız