Malatya'da "pıtrak" ve "dul avrat" olarak bilinen bitki tohumunu yiyerek zehirlenen 13 yaşındaki Ayşe Taştan, karaciğer nakli yapılarak yeniden hayata döndü.
Olay 4 gün önce Akçadağ ilçesinde meydana gelmiş ve Ayşe (13), Yusuf ( 17), Cengiz (19) ve Perihan Taştan (8) adlı kardeşler, pıtrak ve dul avrat olarak söylenen (xantium strumarium) bitki tohumunu yemeleri sonucunda zehirlenmişlerdi. Akçadağ ve Malatya Devlet Hastanelerinde ilk müdahaleleri yapılan 4 kardeş, daha sonra İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi'ne kaldırılmıştı. Kardeşlerden 13 yaşındaki Ayşe Taştan, komaya girmesi sonucunda karaciğerleri fonksiyonlarını kaybedince makiye bağlandı.
Ağabeyinin karaciğerini vermesi sonucunda, Turgut Özal Tıp Merkezi Organ Nakli Bölümü'nde Prof. Dr. Sezai Yılmaz başkanlığındaki ekibin karaciğeri naklettiği Ayşe Taştan, Organ Nakli Yoğun Bakım Servisi'ne alındı.
Yoğun bakımda 2 günden beri takip edilen Ayşe Taştan'ın sağlık durumu yeniden yavaş yavaş normale dönmeye başladı. Kendisine gelen ve olay anını da anlatan Ayşe Taştan'ın son anda ölüm çizgisinden kurtarılarak, yeniden hayata dönmesi, bölümün servis personeline de mutluluk veriyor.
"KARACİĞER KOMASINA GİRMİŞTİ, ŞUURU KAPANMIŞTI"
İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Genel Cerrahi Bölümü Öğretim Üyesi ve Karaciğer Nakil Bölümü ekibinden Doç. Dr. Cemalettin Aydın, hastanın son durumu hakkında verdiği bilgide, "Hastamız 13 yaşında. Halk arasında Dul Avrat otu olarak bilinen bitkiyi yemesi sonucunda karaciğer komasına girip, şuurunun kapanması üzerine hastanemize getirildi. Yapılan tetkikler sonucunda acil olarak karaciğer nakil edilmesi düşünüldü. Ağabeyinden alınan karaciğer, Prof. Dr. Sezai Yılmaz'ın başkanlığından yapılan operasyonla organ nakli yapıldı. Şuuru açıldı, genel durumu düzeldi. böbrekleri ile ilgili olarak hafif bir sorunu var ve onun içinde makineye bağlandı. Şuan için genel durumu iyi ve hayati tehlikeyi atlattı" dedi.
"İLK KEZ YEDİK, CANIMIZ ÇEKTİ"
Karaciğer nakli sonrasında yoğun bakımda tutulan Ayşe Taştan ise, "İyiyim, bitkiyi yediğim günü hatırlıyorum. Sadece bir seferlik yedik. Şansımıza zehirlendik. Daha önceden otu biliyorduk. Köylülerimiz yemiyordu. Bizim canımız çekti, tatlı görünüyordu, bizde yedik zehirlendik. Zehirlenince önce Akçadağ Devlet Hastanesi'ne ondan sonra Malatya Devlet Hastanesi'ne, son olarak da Turgut Özal Tıp Merkezi'ne kaldırdılar. Şuan için iyiyim. Doktorlarımızın eline sağlık, beni hemen iyileştirdiler. Çok sağolsunlar" şeklinde konuştu.
Diğer 3 kardeşle ilgili tedavinin de sürdüğü öğrenildi.