SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Kayısı Ağacındaki Kansere Karşı Uyarılar

0
Güncellendi - 2017-09-30 03:13:33
Kayısı Ağacındaki Kansere Karşı Uyarılar
A- A+ PAYLAŞ

Malatya ekonomisinin temelini oluşturan kayısı, bu yıl rekolte yüksekliğine bağlı olarak fiyatların düşmesi nedeniyle üreticisini mağdur ederken, bu kez de hasat sonrası ağaçlarda baş gösteren kuruma çiftçileri endişelendiriyor.

Bazı kayısı bahçelerinde ağaçlarda dalların kısmen, bazı bahçelerde ise ağaçların tamamen kuruduğu gözlenirken, Ziraat Mühendisleri Odası Malatya Şubesi’nden yapılan açıklamada, kurumanın nedenlerine ilişkin verilen ayrıntılı bilgilerin yanı sıra çiftçilere öneriler de sıralandı.

Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda İnönü Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Karlıdağ, kurumanın ağaç dallarında herhangi bir nedenle açılan yara noktalarına, bakteriyel dal kanseri etmenlerinin girip o noktalarda zamanla daha da büyüyen ve iyileşmeyen yaralara sebebiyet vermesi ve aşırı sıcak havalar nedeniyle yara dokusunun üzerinde bulunan yapraklardaki suyun hızlı buharlaşmasıyla dallarda ani kurumanın meydana geldiğini söyledi.

Bu durumda üreticilerin yapması gereken ilk işlemin, kuruyan dalları keserek bahçeden uzak bir noktada yakmak olduğunu kaydeden Prof. Dr. Karlıdağ, sonraki dönemlerde aynı olayın tekrarlanmaması için ilaçlama ve ağaç bakımının iyi yapılması gerektiğini söyledi.

“Hasat sırasında ağaçlar yaralanmamalı”

Ağaçların dallarında özellikle hasat döneminde yaralanma meydana geldiğine dikkat çeken Prof. Dr. Karlıdağ, şunları belirtti:

“Ağaç dallarında her hangi bir etki sonucu açılan yara yerlerinden bakteriyel dal kanseri etmenleri giriş yaparak o noktalarda iyileşmeyen ve her geçen yıl etkisi artan yaraların oluşmasına sebep olmaktadır. Yara yerlerinin gittikçe genişlemesi ve yara yerinde ölü doku miktarının artması burada ikincil zararlıların yuvalanmasına imkân sağlamaktadır. Yara yerleri dikkatlice incelendiğinde yazıcı böcekleri ve bazı böcek larvalarını da görmek mümkündür. Zararlılar, yara yerini daha fazla tahribata uğratmaktadır. Tahribatın artmasıyla yara yerinin altında kalan kısımdaki sağlam dokuyla bağlantı gittikçe zayıflar. Buna bağlı olarak yara yerinin üstündeki kısma su iletimi de yaranın boyutuyla doğru orantılı olarak azalır. Bu dönemde hava sıcaklıklarının normal sınırlar üzerine çıkması ve uzun süre bu şekilde devam etmesiyle yara dokusunun üzerindeki dallardaki yapraklarda bulunan su transpirasyonla (buharlaşmayla) hızlı bir şekilde atmosfere verilir. Böylelikle yara yerinin üst kısmına taşınan sudan daha fazlası, buharlaşma ile kaybedilirse dallarda susuzluktan dolayı ani kuruma durumu ortaya çıkar. Yörede görülen dal kuruması veya genel olarak ağaçlarda kurumanın oluş nedeni budur”.

“Bu durumda üreticiler tarafından yapılacak ilk işlem, kuruyan dalların kesilerek bahçeden uzaklaştırılması ve toplu olarak yakılmasıdır” diyen Prof. Dr. Karlıdağ, alınması gereken diğer önlemleri de şöyle sıraladı:

“Sonraki dönemlerde aynı olayın tekrarlanmaması için ‘hastalık etmenlerine karşı düzenli ilaçlamaların yapılması, özellikle hasat esnasında dallara vurarak hasat yapılmaması, ağaç bakım işlemlerinin ağaç üzerinde yara yeri açmamasına özen gösterilmesi ve her hangi bir sebeple ağaç üzerinde oluşmuş yara yerlerinin zaman kaybetmeden macunla kapatılması’ gerekir.”

“Meyve dökümü olabilir”

Ziraat Mühendisleri Şube Başkanı ve İnönü Üniversitesi MYO Müdürü Doç. Dr. Orhan Gündüz de, bu yıl yetersiz yağışlar, aşırı sıcaklar ve buna bağlı olarak baş gösteren sulama sorunu ile birlikte kayısı ağaçlarında direnç düşüklüğü görülebileceğini belirterek, hastalık bulaşmış ağaçların bundan daha da fazla etkileneceğini söyledi.

Özellikle önümüzdeki yıl çiçeklenme sorunu veya meyve dökümü yaşanabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Gündüz, üreticilerin, hastalık ve zararlı bulaşmış ağaçlar başta olmak üzere sonbahar mücadelesi ve bakımını aksatmamaları gerektiğini ifade etti.

Gündüz ayrıca, üreticilerin bu konuda uzman ve teknik personelin uyarılarını dikkate almaları önerisinde bulundu.

Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

FOTO: Arşiv

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

8 yorum yapılmış

  • yücel (7 yıl önce)
    hatunsuyunda agaclarımızın kuruma sebebi kayısının sık tutması suyumuzun olmaması bahcemizi pis su ile sulamamız o da elimize gecse 130 adet agac sadebenimki bir an önce yetkililerin ilgilenmesi dilegiyle kapalı sisteme gecilmesi su israfından kacınılması salma sulamadan kacınılması kuruyan agacların tesbiti cifciyede zarardan dolayı destek verilmeli
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat Bey (7 yıl önce)yücel isimli kullanıcı yorumuna
    orduzu da kapali sulamaya gecildi fakat sorun yine ayni...su sikintisi hep oluyor..
    0
    0
    Yanıtla
  • Badin (7 yıl önce)
    Hocamızın emeğine yazık olmuş bu kadar metni yazacağına 3 tane dal analizi yapsaydı kurumaların kanser olmadığını, yeterli besleme yapmayan üreticilerde kuruma olduğunu ve aşırı sıcak havadan dolayı tespit edilebilir diye.
    0
    0
    Yanıtla
  • emel (7 yıl önce)
    Orduzuyu da imara açalım. Keselim ağaçları dikelim binaları. Fahri kayahanı becerdik orası kaldı.Hem dogudan ve suriyeden Malatya'ya göçenlere de daha kolay ev bulma imkanı doğar ne güzel
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat Bey (7 yıl önce)emel isimli kullanıcı yorumuna
    hanimefendi, betonarme binalar gelmese bile o agaclar zaten kesiliyor..cok ciddi SU SIKINTISI VAR...PINARBASI GOLETI YETMIYOR..ZATEN SU GORUNTUSU OLSUN DIYE OLAN SUYU da VERMIYORLAR BILE..AMA SIZE HA SOYLE HA SOYLE....TOK ACIN HALINDEN NE ANLASIN..
    0
    0
    Yanıtla
  • ertan (7 yıl önce)
    Orduzuyu imara acin 150.200 bin liralik bahcelerinin degerleri olsun 2.3 trilyon lira
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat Bey (7 yıl önce)ertan isimli kullanıcı yorumuna
    o isin baska bir boyutu ertan kardes....yazdiklarimda bir yanlis varsa belirt lutfen..kaysi para etmiyor..orduzu da cok ciddi su sikintisi var pinarbasi yetmiyor..2-3 su verebiliyoruz...imara acilsin ya da acilmasin agaclar kuruyor zaten...en onemlisi orduzunun dibine kadar insaatlar gelmis..gel catyola gor veya yildiz tepeye...saygilar
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat Bey (7 yıl önce)
    orduzu da su yok, kayos var da ne oluyor..para etmiyor, su vermiyorlar, agaclar sussuz, eyyy battalgazi belediyesi duy sesimizi, imara acin orduzuyu bizde kurtulalim sizde..zaten yesilcam mahallesi insaatlasmis, tam orduzu sinirina geliyor insaatlar bicak gibi kesiliyor..ACIN ORDUZU'YU IMARA ARTIK..YAPIN SU PLANI... 2019 seciminde adaylara duyrulur...benim ve ailemin oyu orduzu imara acan veya acacak olanadir!!orduzunun hepsi oyle
    0
    0
    Yanıtla