Malatya’da yaşayan 53 yaşındaki Ramazan Çiçek, kayısı ağaçlarında ürettiği mey, balaban gibi enstrümanları çeyrek asırdır hem çalıyor hem de satıyor.
Battalgazi ilçesinde ailesiyle birlikte yaşadığı evin bir odasını atölyeye çevirerek kayısı ağaçlarından mey, balaban gibi enstrümanlar üreten 53 yaşındaki Ramazan Çiçek, ürettiği enstrümanları hem çalıyor hem de satıyor.
Kayısı ağacı mey oluyor, balaban oluyor, tokmak oluyor
Alanya’da öğrendiği mesleği sürdürmek için 30 yıl önce Malatya’ya geldiğini kaydeden Çiçek,” Adıyaman doğumluyum. Mey, zurna, zurna borusu, zurna kamışı yapımını Alanya’da öğrendim. Torna aldım kendime, hocasız yetiştim. Daha sonra Malatya’ya geldim, çünkü orada kayısı ağacı fazla bulunmuyordu. Bütün meyler, balabanlar, tokmaklar kayısı ağacından yapılıyor. Burada ekmeğimizi çıkarıyoruz” dedi.
Taleplere yetişemiyor
Atölyesinde ürettiği enstrümanların bir kısmını Avrupa ülkelerine de ihraç eden Çiçek, “Burada yapmış olduğum malzemeleri Avrupa’ya da gönderiyorum. Mesela, Almanya’ya Hollanda’ya gönderiyorum. İzmir, İstanbul’a gönderiyorum. Taleplere yetişemiyorum. Tek başımayım. Çırak bulmak biraz zorlaşıyor. Bu işe ilk gelen önce parayı soruyor. Demiyor ki önce elime mesleğimi alayım, benim altın bileziğimdir demiyorlar. İşi öğrenmeden parayı öğreniyorlar” ifadelerini kullandı
Çırak yetişmiyor
Meslekte çırak yetiştirmenin zorluklarını da değinen Çiçek, “ Ben bu işe 30 yılımı verdim. Malatya’da tekim benden başka kimse yok. Buradaki müzisyen arkadaşlarımız hepsi beni tanır. Zurna borusu, zurna kamışı, mey, balaban, zurna, tokmak olsun elimden geldiği kadarıyla hepsine yardımcı oluyorum. Ama çırak yetişmiyor” sözlerini aktardı.
Fırsat buldukça babasına işlerinde yardımcı olan Mehmet Çiçek ise “ Müzisyenim. Müzik aletleri yapıyoruz. Babama yardımcı oluyorum. Düğün salonlarına gidiyoruz. Kendim kaval, klarnet, davul, zurna çalıyorum. Atölyemizde müzik aletleri yapıyoruz” diye konuştu.
iha