İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gazi Gülbaş, deprem sonrası hava kirliliğinin büyük oranda arttığı Malatya’da kronik hastalıkların da artış gösterdiğini belirterek, yapılan saha çalışmalarının çarpıcı sonuçlarını paylaştı.
Prof. Dr. Gazi Gülbaş, ERTV’de Gazeteci Hülya Kaya’nın hazırlayıp sunduğu Güne Bakış programında, Malatya’daki deprem sonrası sağlık sorunları üzerine yapılan bir çalışmanın sonuçlarını açıkladı.
Prof. Dr. Gülbaş, yapılan araştırmanın, özellikle deprem sonrasında kronik hastalıkların artışı üzerine odaklandığını belirtti. Saha çalışması kapsamında toza maruz kalmanın sağlık üzerinde ciddi etkileri olduğunu ve kronik hastalıkların yaklaşık 5 kat arttığını vurguladı.
Prof. Dr. Gülbaş, İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri ile birlikte yürüttükleri çalışmayı şu sözlerle anlattı:
“Biz geçen yıl depremden sonra İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileriyle bir çalışma yaptık. 833 kişiye ulaştık. Bu kişilerin %85’i deprem sonrası toza maruz kalmış. Bu çalışmada, depremle birlikte kronik hastalıkların artışını ilişkilendirmeye çalıştık. Yapılan istatistiksel analizlerde kronik hastalıkların 4.74 kat arttığını tespit ettik. Bu kişilerle yaptığımız görüşmelerde sağlık sorunlarının sağlık kuruluşlarına başvuruya yol açıp açmadığını araştırdık.”
Toza maruz kalmanın özellikle solunum yolu hastalıklarını tetiklediğini ifade eden Gülbaş, bu durumu şu sözlerle açıkladı:
“Kalp hastalıkları, akciğer hastalıkları, bronşit ve akciğer sertleşmesine yol açan hastalıklarla ilgili çalışmamızda, toza maruz kalmanın bu hastalıkları tetiklediğini gördük. Deprem sonrası hastanemize başvuran hasta sayısında ciddi bir artış yaşandı. Özellikle kış aylarında zatürre ve bronşit vakalarında bir artış oldu.”
Gülbaş açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Biz geçen yıl depremden sonra İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileriyle bir çalışma yaptık. Yani biz bunu yapıyoruz. Her yıl hocalarımız, 10 civarında öğrenciyi alıp onlara bilimsel bir çalışma nasıl yapılır? Bunu nasıl yazıya dökersiniz ve sonuçları nasıl paylaşırsınız? Kendi üniversitemiz bünyesinde öğrenci kongresiyle bunu paylaşıyoruz. Onlara sunduruyoruz, birlikte yaptığımız çalışma. İkinci üçüncü sınıf öğrencilerle yapılan çalışma.
Öğrencilerle dedik ki, ‘Bu depremin etkilerini araştıralım.’ Biz 6 Şubat depreminden bir yıl sonrasına kadar geçen süreci değerlendiren bir saha çalışması yaptık. 833 kişiye ulaştık. Bu 833 kişinin yüzde 85’i, toza depremden dolayı yıkımlardan dolayı, enkaz kaldırma dolayı toza maruz kalmış. Depremle kronik hastalığı olanların yaşadığı sorunları ilişkilendirmeye çalıştık. İstatistiksel analiz yaptık. Onun verileri de çok enteresan çıktı. O ilişkiyi gösterebildik kronik hastalıkların 4.74 kat arttığını, toza maruz kalmayla ortalama bu 833 kişi ki Malatya'yı temsil ediyor. Yani şehrin farklı bölgelerinden, farklı katmanlarından, bölge bölge insanlar aldık ve onlarla görüştük. Bu kişilere soru soruyoruz; bu hastalıklarının sağlığını etkileyip etkilemediğini ve bu sağlık sorunu nedeniyle bir sağlık kuruluşuna başvurmuş mu, başvurmamış mı? Bunu değerlendiriyoruz. Kalp hastalıkları, akciğer hastalıkları, bronşiti, akciğer sertleşmesine yol hastalıkla gibi hastalıkları ele alarak çalışma yaptık. Yaptığımız çalışmada toza maruz kalmanın bu tür hastalıkları tetiklediğini birtakım alevlenmelere yol açtığını tespit ettik. Zaten bizim hastanemize de deremden sonra başvuru sayısı oldukça arttı. Kış aylarında mesela alevlenme, zatürre çok sık karşılaştık ve acillerimize çok daha fazla başvuru olduğunu tespit ettik. Depremden önceki döneme göre bunların çok arttığını gördük. Halbuki deprem nedeniyle Malatya'nın nüfusu bir miktar da azaldı. Ona rağmen acil başvurularımızın arttığını gördük.”
Son dönemlerde bina yıkımlarının artmasıyla yeniden ciddi boyutlara ulaşan toz kirliliği ile ilgili olarak da Prof. Dr. Gülbaş “Yerinde ayrıştırmanın yapılmaması gerekiyor ki bunu yapıyorlar. Göz göre göre yapılıyor. Bu tür malzemeler izole edilmeden bırakıldığında, uzun vadede halk sağlığını ciddi şekilde tehdit edebilir. Asbest gibi zararlı maddelerin yeraltı sularına karışma riski var ve 10 ila 50 yıl içinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.” diye konuştu.