İnönü'de Rektörlük Kazanı.. Tasarrufçu Belediye ve Milyarlık Tatil.. Yıllığı 1 Kuruşa Makam Arabaları!..
*****
İnönü Üniversitesi'nde Rektörlük Kazanı Kaynamaya Başlarken..
İnönü Üniversitesi’nde, 4’er yıllık 2 dönem rektörlük görevinde bulunan Prof.Dr. Cemil Çelik’in görev süresi bu yıl sona eriyor. Rektör seçim ve atama süreci, Haziran ayının ilk haftasında üniversitede yapılacak seçimlerle start alacak.
Dolayısıyla, “rektörlük kazanı” şimdiden kaynamaya başladı. Yasa gereği yeniden aday olamayan, ancak şimdiden halefini ortaya çıkararak, pozisyonunu aldığı belirtilen mevcut rektör Prof.Dr. Çelik de kulislerin tam ortasında bulunuyor. Fransa’nın Rouen Üniversitesi Rektörü olan ve bu görevi bir süre önce sona eren Hekimhanlı hemşehrisi Prof.Dr. Cafer Özkul, “Biyofizik” dalında öğretim üyesi olarak İnönü Üniversitesi’ne transfer oldu. Bu naklin “rektör adaylığı” için olduğu konuşuluyor.
Onun dışında rektörlük için adı geçenler –ki bazıları çalışmalara başladılar- var. Tıp Fakültesi eski dekanı Prof.Dr. Ahmet Kızılay. Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı başkanı olan Kızılay, yaklaşık 20 yıldır İnönü’de. Başarılı bir hekim. Halen Malatya Tabip Odası başkanı. Geçen dönem Çelik’in karşısında rektörlük için aday olmuştu. Yine Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. Cengiz Ara, İnönü Tıp’ın ilk mezunlarından. Genel Cerrahi Anabilim Dalı’nda görevli başarılı bir cerrah. Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi ve Prof.Dr. Çelik’in ilk dönemindeki yardımcılarından Prof.Dr. İlhan İçen ve AKP milletvekili Öznur Çalık’ın kız kardeşi olan Tıp Fakültesi öğretim üyesi, Biyokimyacı Prof.Dr. Aysun Bay Karabulut da adaylar arasında adı geçenler.
Rektör adaylığı söz konusu olunca, hemen akıllara gelen iki isim, Karaciğer Enstitüsü Müdürü Prof.Dr. Sezai Yılmaz ve Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ramazan Özdemir. Bu isimlerden, Prof.Dr. Yılmaz’ın, yeni kurulan ve sorumluluğuna verilen Karaciğer Enstitüsü’ndeki yoğunluğu nedeniyle adaylığının söz konusu olmadığı değerlendiriliyor.
Prof.Dr. Ramazan Özdemir rektörlük seçimlerinde tüm dengeleri değiştirecek bir isim olarak kulislerin gündeminde. Prof.Dr. Ramazan Özdemir’in üzerinde, bu dönem aday olması için ciddi bir baskı var.
Merhum Cumhurbaşkanı hemşehrimiz Turgut Özal’ın, adını taşıyan Tıp Merkezi için ideali olan, buranın uluslararası çapta “Kalp Sağlığı” merkezi olması konusunda, Özal’dan sonra hiçbir çalışma yapılmaması, Prof.Dr. Özdemir’in de, Özal’ın neredeyse “vasiyeti” olan bu isteğinin yeni dönemde yerine getirilmesi konusunda üniversitedeki en yetkin isim olduğu, bu nedenle üniversitenin başına geçmesi gerektiği konuşuluyor. Kalp konusunda tüm araştırmaların, başta nakil olmak üzere tüm cerrahi işlemlerin de yapılabileceği “Turgut Özal Kalp Merkezi- Enstitüsü”nün de, Özdemir’in rektör olması halinde gerçekleşme ihtimalinin yüksekliği heyecan yaratıyor. Özdemir'in aday olması halinde, tüm dengelerin değişeceği konuşuluyor.
Yaklaşık 4 ay sonra gerçekleştirilecek rektör seçimleri, 800 civarında “oy kullanacak” öğretim üyesi bulunan İnönü Üniversitesi’nin ana gündemi.
Önümüzdeki günler, haftalar bu konuda birçok gelişmeye, sürprizlere açık.
_________
"Tasarrufçu" Belediye ve Milyarlık Tatil!.
Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin, kendi bünyesindeki ya da dışarıdan şirketlerle çalıştırdığı personelle ilgili 2016 yılı ücretlendirme ölçütleri, belediyeyi karıştırdı.
Hükümetin, seçim sözü olarak asgari ücrete yüzde 30 zam yapmasının ardından, belediyenin “taşeron” ya da kendi şirketleri aracılığıyla çeşitli pozisyonlarda çalıştırdığı işçi statüsündeki personel arasında uygulamaya başladığı ücret farklılıklarının, Büyükşehir Belediyesi’nin “işgüzar- işbilmez” bazı üst yöneticilerinin, “tasarruf” gerekçesiyle yaptıkları garip hesaplamaların bir ürünü olarak ortaya çıktığı belirtiliyor.
Yeni düzenlemelerle, temizlik, kol işçisi gibi kadrolarla “kalifiye” eleman olarak çeşitli birimlerde görev yapanlar arasında bir fark kalmadığı gibi, dengenin “kalifiye” elemanlar aleyhine bozulduğu gerekçesiyle bu kesim isyanlarda.
Birçoğu Kayseri’den getirilen “üst düzey” personelinin ön ayak olmasıyla, yılbaşını Nevşehir- Kozaklı Kaplıca Tesisleri’nde, eş-çocuk- torun özetle maaile, güya bir yıl değerlendirmesi yapma gerekçesiyle geçiren, bunun faturasını da bir belediye şirketine ödettiği öne sürülen Büyükşehir Belediyesi’nin, yıllık 6-7 milyon TL (6-7 trilyon lira) “tasarruf” yapma gerekçesiyle çalışanlarında yarattığı huzursuzluk kısa zamanda dinecek gibi görünmüyor.
Bazı çevreler, SGK’nın, çıkan haberleri ihbar kabul ederek “yasalara uygun olmayan” ücret düzenlemesi ve işçilere pozisyon değişikliğini kabul ettikleri yolunda baskıyla muvaffakatname imzalatması, bunun da suç olduğu gerekçesiyle Büyükşehir Belediyesi hakkında harekete geçmesi gerektiğini iddia ederken, belediyenin sıkıntısının daha da büyüyeceğini konuşuyorlar.
_____________
Belediyenin "Yıllığı 1 Kuruşa Kiralık" Makam Otoları!..
Malatya Belediyesi’nin, “Büyükşehir” statüsünü kazanmasıyla birlikte, bir iddiaya göre “merkezden yapılan ve belediyeyi yönetenlerin dahlinin olmadığı” atamalarla, genel sekreterlik, bazı yardımcılar, daire başkanları, bazı şirket genel müdürlükleri vs. kadroları doldurularak, kent yönetimi açısından “yerel” olmaktan çıktığı sık sık konuşuluyor.
Bu yapılanma, Malatya Büyükşehir Belediyesi’nde kadrolaşmalardan, ihalelere her işte kendini belli ediyor. Başta Kayseri olmak üzere dışarıdan gelenlerin üst ve önemli görevlere getirilmesiyle birlikte, bu kişilerin geldikleri yerlerden müteahhitlerin Malatya’da iş almaya başladıkları biliniyor. Hem Büyükşehir’de, hem MASKİ’de bu konudaki iddialar yoğun. Yine bu yöneticilerin eş, dost, hemşehrilerinin Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin "memur- işçi" kadrolarına doldurulduğu ifade ediliyor.
Bugüne kadar Malatya’yı hiç görmemiş kişilerin, Malatya Büyükşehir Belediyesi’nde önemli görevlere getirilmesinin garabetini, geçtiğimiz günlerde bir gazeteci arkadaşımız bizzat yaşadı. Bir konu için bilgi almaya gittiğinde muhatap olduğu bir birim yöneticisi, yerel basında işlenen bir konuyla ilgili bilgi talebini ilettiğinde, muhatabı yöneticiden yerel basını takip etmediği yanıtını aldı. Arkadaşımız, yerel bir kurumda çalışıp da yerel basını takip etme gereği duymayan söz konusu şahsın nereden geldiğini sorma ihtiyacı hissetti ve sordu. Aldığı yanıt onu hiç de şaşırtmadı. Söz konusu eleman da Kayseri’den getirilmiş!. İşsizliğin tavan yaptığı, binlerce yüksek okul mezununun iş peşinde olduğu Malatya’da, maalesef Büyükşehir Belediyesi böyle örneklerle dolu.
Her ne kadar Malatya Ticaret ve Sanayi Odası, Esnaf Odası sesini çıkarmasa da, dışarıdan gelenlerin ihaleleri alması, şehir ekonomisi açısından ciddi bir sorun. Ama, söz konusu iki kuruluş, malum nedenlerden, belediyeyle sıkıntı yaşamak istemediği için, bu duruma sessizlikleri sürüyor.
Onun için, “çok garip” birçok şeyin nedenini de öğrenemiyoruz, “kapalı devre” sürüp gidiyor. Mesela, belediyenin “hizmet” alım ihalelerini alan bir kısım şirketler, iddiaya göre ihale şartnamelerinde olmamasına rağmen, ihale sonrası 10-15 “makam otosu”nu belediyenin hizmetine sunuyorlar. Önemli bir kısmı, çoğunlukla Genel Sekreter ve bazı üst yöneticilerin memleketi olan Kayseri’nin “38” no.lu plakasını taşıyor. Bu araçların, şirketlerden belediyeye kiralanma bedelleri bedelleri ise büsbütün akıllara zarar veriyor. İddiaya göre, bu araçları şirketler, belediyeye “yıllığı 1 kuruş", evet yanlış okumadınız, "yıllığı bir kuruş”tan kiraya vermiş gözüküyorlarmış. Onun için, belediyede makam arabası olmayan neredeyse yok gibiymiş. O kadar çok ve kontrol edilemez sayıda oldukları söyleniyor ki, bazıları belediyenin hizmetlerine şoförüyle birlikte verdikleri bu araçlarla, şehirlerarası özel geziler yapıyor, örneğin Rize’ye şuraya buraya gidiyorlarmış. Bunu da kimsenin ruhu duymuyormuş!
Büyükşehir Belediyesi’nin, bu konuda da Malatya kamuoyuna vermesi gereken cevaplar olduğu çok açık.