SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Rektör Kızılay'a Göre Suriye ve Afgan Göçü 'Bizi Çok Etkilememiş'!..

Rektör Kızılay'a Göre Suriye ve Afgan Göçü 'Bizi Çok Etkilememiş'!..
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nin düzenlediği, Diyanet İşleri Eski Başkanı Mehmet Görmez'in de katıldığı geçtiğimiz günlerdeki "Uluslararası İslam ve Yorum VI" sempozyumuyla ilgili olarak, üniversitenin resmi internet sitesinde yer alan habere göre, üniversitenin rektörü Prof.Dr. Ahmet Kızılay, bugün Türkiye'nin başındaki en önemli sorunların başında gelen Suriyeli ve Afgan göçü başta olmak üzere, göç konusuna ilginç bir yaklaşım sergiledi. Rektör Prof.Dr. Kızılay, "Özellikle Suriye, Afganistan ve Ukrayna göçü bizi çok etkilemedi" dedi.

Sempozyumla ilgili olarak, üniversitenin internet sitesinde şu habere yer verildi:

"İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesinin gelenek haline getirdiği ve bir markaya dönüşen “Uluslararası İslam ve Yorum VI” Sempozyumu İnönü Üniversitesi Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlendi.

Bu yıl altıncısı düzenlenen uluslararası katılımlı sempozyum, “Dünden Yarına Teopolitik Boyutlarıyla Göç” temasına ayrıldı. Sempozyumun Açılış Konferansı “İslâm Medeniyetinde İlim Göçü” başlığıyla Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez tarafından sunuldu.

Konferansa Prof. Dr. Mehmet Görmez’in yanı sıra Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı ve İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kubat, fakülte dekanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Dünden yarına teopolitik boyutlarıyla göçün konu alındığı konferansın açılış konuşmasını Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Kubat yaptı.

Prof. Dr. Mehmet Kubat, göç olgusunun İslam medeniyetinin oluşum ve dönüşümünde önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.

Topluma yön veren âlimlerin yetişmesinde göçlerin etkisinin de olduğunu belirten Prof. Dr. Kubat “Düzenlediğimiz ‘Dünden Yarına Teopolitik Boyutlarıyla Göç Sempozyumu’nda meselenin enine boyuna bütün boyutlarıyla ele alınacak olması, bir taraftan göç olgusunun neden olduğu sorunlar ve olası çözüm yollarının belirlenmesine katkı sağlayacak, diğer taraftan da göçün sunduğu imkân ve fırsatların tespit edilerek bir gelecek projeksiyonu oluşturulmasına yardımcı olacaktır.” dedi.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ve Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, yaptıkları konuşmalarda sempozyumu düzenleyen İlahiyat Fakültesine ve katılımcılara teşekkürlerini iletti.

Sempozyum Onursal Başkanı ve İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, göçün sadece geçmişte yaşanmış ve tarihin konusu olan bir mesele olmadığını, yeni ve farklı boyutlarıyla her dönem insanlığın tecrübe ettiği bir konu olduğunu ifade etti.

Göç dalgalarından en çok etkilenen ülkelerden biri olan Türkiye’nin dünyada en çok takdir edilen ve göz önünde bulunan bir ülke olduğunu ifade eden Rektör Kızılay, şunları söyledi:

“Anadolu coğrafyamız, sahip olduğu coğrafi özelliklerle stratejik konumu dolaysıyla tarihten günümüze göçlerin hem geçiş güzergâhı hem de son durağı olagelmiştir. Nitekim son 15 yıldır dünyada var olan modern 10 İpek Yolu güzergâhından 6’sı ülkemizden geçmektedir. Tüm bu hususlar göz önüne alındığında göç meselesinin genel olarak dünya açısından, özel olarak da ülkemiz açısından hayati derecede öneme sahip olduğu açıkça görülmektedir. Özellikle Suriye, Afganistan ve Ukrayna göçü bizi çok etkilemedi ama Ukrayna ve diğer farklı ülkelerde yapılan göçlerde entegrasyon, vatandaşlık ve geri gönderme olaylarının ülke gündeminde sıklıkla tartışıldığı şu son günlerde göç meselesinin siyasi ve iktisadi boyutlarında eğitim, kültür ve demografik yapıdaki dönüştürücü boyutlarına varıncaya kadar çeşitli yönleriyle incelenmesi bir gereklilik olarak karşımızda durmaktadır.”

Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “İslam Medeniyetinde İlim Göçü” başlıklı açılış konferansında, İslam medeniyetinde ilim göçünün bereketli ve üzerinde durulması gereken önemli bir konu olduğunu söyledi. Prof. Dr. Görmez, sözlerine şu şekilde devam etti:

“İslam hicreti bir milat olarak kabul etmiştir. Müslümanların Hz. Peygamber’in doğumunu değil, Mekke’den Medine’ye hicreti milat olarak kabul etmesi, üzerinde düşünülmesi gereken çok önemli bir konudur. Sevgili Peygamberimiz ilim göçünü, ilim uğrunda hicreti meleklerin kanatlarında cennete yapılan bir yolculuk olarak tasvir etmiştir.”

13 Mayıs Cuma günü başlayan Uluslararası İslâm ve Yorum VI –Dünden Yarına Teopolitik Boyutlarıyla Göç– Sempozyumu, 5 farklı ülkeden 80 akademisyenin sunduğu tebliğlerle Pazar günü sona erdi."

inonu.edu.tr- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

27 yorum yapılmış

  • vahap (1 yıl önce)
    sizi bilemeyiz ama bizi çok ama çok etkiledi
    %80
    %20
    Yanıtla
  • malatyalı (1 yıl önce)
    bilim adına neleri tartışıyorlar.hükümeti aklamak için konferans düzenleyip yıkama yağlama içinde ,diyaneti kulanıyorlar.gelde saygı duy...
    %86
    %14
    Yanıtla
  • Hikmet (1 yıl önce)
    Öyle bir ülke oldu ki insanlar koltuğunu makamını dolduracak kapasitede olmadığından koltuklar makamlar insanı taşıyor. Bilgisiyle birikimiyle tecrübesiyle saygı görmesi gerekirken sadece bulunduğu makam üzerinden saygı görüyor.
    %82
    %18
    Yanıtla
  • Bu yorumunuzu Ahmet hoca için söyleyemezsiniz. Bilip bilmeden yorum yapmayın lütfen. Ahmet hoca öncelikle saygın bir hekimdir, saygın bir akademisyendir, sonra yöneticidir. Saygı görmesi de yönetim göreviyle alakalı değildir. Makam geçer ama o çok değerli bir hekim ve insan olarak her zaman saygı görür. Biraz dikkatli yorum yapın. Siz herkesi kendiniz gibi mi sanıyorsunuz?
    %22
    %78
    Yanıtla
  • Ahmet hocanın bilimsel yönünü kimse bilmez ama iyi bir siyasetçi olduğunu herkes bilir...
    %67
    %33
    Yanıtla
  • mht (1 yıl önce)
    Hoca ol bilim üret Yönetici gibi yönetici ol senden bunları beklemiyoruz zaten beklentilerimiz hep senin siyasi partinin rektörüğüne takıldı hayatın boyunca liyatının bu görevinin altında kaldığını gördük malatyamız her konuda olduğu gibi bulunduğun alandada sınıfta kalmıştır üç kuruşluk dünya için söylediklerin galiba hedefe yönelikti
    %82
    %18
    Yanıtla
  • hacı (1 yıl önce)
    15 20 sene sonra bu topraklarda söz sahibi olup nifak tohumu ekmeye başladıkları zaman anlar degerli hocam neyi kaybedip neyi kaybetmediğini..
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Sabri (1 yıl önce)
    Bu konuda konuşması gerekenler sosyologlardır..
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Münebbih (1 yıl önce)
    Sayın hocamızı eleştirirken konuyu çok yönlü araştırmak ve bilgi sahibi olmak gerekiyor. Burada eleştiri yapanlar şimdi banada saldıracaklar biliyorum. Bakın dünya konjonktürünü bilmeden ve milli güvenlik boyutuna hakim olmadan eleşitirirseniz sayın rektör hocamızı haksız görmeniz ve eleştirmeniz yersiz olur. Burad önemli husus, her ne kadar şimdi bazı arkadaşlar itiraz etselerde biz müslümanız ve bu kardeşlerimizi yok sayamayız. Bakın batı ukraynalıları sırf hristiyan diye nasıl kabul ettiler ve devletler nasıl karşılamış: Macaristan'da Ukraynalı mültecileri çalıştırana devlet desteği, Polonya'da halk ve devlet, mülteciler için el ele verdi, Almanya'da oturum izni kolaylığı ve sağlık yardımı, Hollanda ve İngiltere'den nakit yardımı, İspanya'da mültecilere sosyal güvenlik sistemi hakkı gib... (https://www.aa.com.tr/tr/dunya/avrupa-ulkeleri-ukraynali-multeciler-icin-seferberlik-gosteriyor/2547779) Arkadaşlar bu bir milli güvenlik meselesidir. bu göçmen meselesi üzerinde batının bir planı var: bir iç karışıklık yada diğer bir ihtimalde yaka paça bu kardeşlerimiz göndermemizi sağlayarak onlarla olan bu muhacir - ensar geçmişimizi kirletmemizi istiyorlar. Ülkenin dörtbir yanı tehdit unsuru içermektedir.Bakın yunanistan Dede Ağaç, doğuda iran, ırakta güneyde suriyede rusya ve amerikan üsleri ve akdenizde bütün dünya devletlerinin gemileri ve kuzeyde rusya ukrayna ve gürcistanı işgal planları ukrayna düşerse sırada Azerbaycan ve gürcistan var. amerikanın çini devirmek için rusyaya bu ülkelerin istilasına göz yummuş olma ihtimali dillendiriliyor. Stratejistler, amerika, rusya ve israilin gizli bir anlaşma yapma ihtimalinden bahsediyorlar. Eğer biz bunları almasaydık glabal çete bunlardan yeni ışit ve pkk terörist yapacak ve dünya arenasında yine bize tehdit olacaklardı. Olmaz demeyin aç bırakılıp eline silah ve para tutuşturulan eğitimsiz gençler tıpkı doğuda pkknın militan sağlamak için okulları ve öğretmenleri öldürmesi ve iş yerlerini yakması gibi olay aynı strateji. O yüzden insanımızı kaybetmektense paramızı kaybetmemiz daha mantıklı. Bu coğrafya zorlu ve çok stratejik asya ve avrupa arasında uzanan bir savaş gemisi gibi o yüzden herkesin salyası bu topraklar için akıyor. O yüzden hep maşa kullanarak toprak koparmaya çalışıyorlar. Bu kimi zaman pkk kimi zaman güney kıbrıs ve yunanistan kimi zamanda iran, ermenistan ya da diğer kukla devletler. Biraz zahmete katlanacağız. Başka çaremiz yok biz onlar gibi katil ve soykırım yapan devletlerde
    %16
    %84
    Yanıtla
  • Münebbih yazdığın tamamen hikaye.. Bu adamların son derece düzenli bir şekilde, senin içerini karıştırmak için gönderilmediğini nereden biliyorsun. Kaldı ki, böyle olduğuna dair, sürekli çocuk yapmaları, bir göçmenin çok ötesinde çok özel olarak stratejik bir şekilde yurdun her tarafına yerleştirilmeleri, hepsinin üstünde SADAT denilen bir örgütün geçtiğimiz aylarda İstanbul'da düzenlediği, Türkiye Cumhuriyeti'ni yok sayıp bayrağı, anayasası vs. bambaşka bir oluşumun alt yapısını oluşturmaya yönelik, bugün de geçerli olan ancak gözetilmeyen kanunlara rağmen göz yumulan, bu ülkede anayasal hukuk tesis ettiğinde 'idamlık' suç olan illegal faaliyeti, bu göçmen politikasının altındaki amaçları çok net olarak gösteriyor, görene. Bugün oluşan tablo, Türkiye'nin iç güvenliği için çok çok büyük bir tehdittir. Ukrayna örneğindekiyle uzaktan yakından ilgisi yoktur.
    %84
    %16
    Yanıtla
  • Uzun uzun cevap verilmeyecek kadar zavallı ve cahilce bir yorum. Ne Ensari ve kardeşim bu kadar mı safsiniz. Bunları bu ülkeye neden gönderdikleri belli. Binlerce km öteden afgani pakistanliyi organize şekilde bu ülkeye sokan kim ?
    %84
    %16
    Yanıtla
  • Kızılelma (1 yıl önce)Münebbih isimli kullanıcı yorumuna
    Münebbih kardeş daha yeni haber portalına düştü.Bak 11 yaşındaki çocuk Muhammed Şeyho metruk bir evin yıkılan duvarının altında kalmış.Bu çocuğun o metruk evde ne işi vardı.Allah göstermesin sizin çocuğunuz o duvarın altında kalsaydı.O zamanda bu büyük bir sorun değil diyen birisini savunabilirmiydiniz? Bu aile sizin evinize sığınıp misafir olsaydı kaç gün evinizde ağırlaya bilirdiniz?Artık Türk milletine Suriye halkına da eziyet etmeyi bırakın.Bu insanlar sizin çöpçünüz değil.Biz de onların kölesi değiliz.bunlar İçin yapabileceğimiz en iyi şey derhal kendi ülkelerine gönderilmeleri sağlamak ve tavır almaktır.O yüzden rektörünü kurtarmaya çalışmayın.Rektör boş konuşmuş deyip geçin.
    %77
    %23
    Yanıtla
  • Beş altı ayrı makaleden birer cümle alakasızca kes kopyala yapılmış gibi bir yorum iki kere okudum anlamadım ne demek istemişsiniz mşnebbih bey??
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Ensar (1 yıl önce)
    Yorumcu arkadaşlar yok 90 milyar dolar harcandı bununaslın nedir ne değildir bilmeden konuşuyorlar. Bu harcanan paranın dörte biri devletin cebinde çıkmıştır oda orada görevlendirilen güvenlik,ve eğitimciler ve sosyal işlere diğer giderler stk ve ab den gelen paralardır. İkincisi özellikle göçmen karşıtları daha önce kendiside göçmen olan ümit özdağ kendiside bir kafkas göçmeni kamanlı, avrupada da göçmen karşıtları çoğunluğu doğu avrupada kaçan yani elli yıl önce avrupaya yerleşen kendini unutmuş kimseler gibi ... Bizde almayaya fransaya göç verdi 1960 larda bir kaç yıl sonra onlarda göçmen karşıtı olacaklar bu gidişle
    %12
    %88
    Yanıtla
  • Şükrü (1 yıl önce)
    Sayın rektörüm halktan uzak olduğunuz nasilda anlaşılıyor halkın içine girmediğiniz için halkin durumundan bihaber siniz. Tabi yanilmista olabilirim iktidara yaranmislik içinde söyleyebilirsiniz.sizce hangisi.
    %92
    %8
    Yanıtla
  • Hayri (1 yıl önce)
    Ahmet hoca hiç heveslenmesin, rektörlük makamı çıkabileceği en son makam, kimse ak parti milletvekili yapmaz...2023 den sonra yediemine... hiçbir üniversite de kadrosuna almaz çünkü uluslarası ve ulusal bilimsel bir başarısı yok...
    %90
    %10
    Yanıtla
  • Malatya44 (1 yıl önce)Hayri isimli kullanıcı yorumuna
    Valla kusura bakmasin ondan daha kıymetli insanlar var.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • cumali (1 yıl önce)
    Bilim insanı olmak demek,iktidarı onaylama ve takdir etme makamı değildir. Ama ülkede bilim insanı kalmadı ki,kime söylüyoruz. Siyaset herşeyi yuttu. Son yıllarda üniversiteler ilim,bilim üretmiyorlar. Liseden farkları zerre kadar yok.
    %91
    %9
    Yanıtla
  • ahmet hoca (1 yıl önce)
    Ahmet hoca kaç suriyeli ile komşusun. Siyah mersedesinle yanlarından geçtiğin kişiler senin için. Araştırma hastanesi çıkışındaki trafik ışıklarında bekleyen suriyeli dilencilerden rahatsız değil misin?
    %92
    %8
    Yanıtla
  • Kağan (1 yıl önce)
    Sayın rektör ben diyecekti yanlışlıkla biz dedi herhalde
    %95
    %5
    Yanıtla
  • Malatyalee (1 yıl önce)
    Bilim adamı veri ile konuşur , göçmenler için harcanan para 90,6 milyar dolar Şu anda ki konut krizinin asıl sebeplerinden biri yaklaşık 8 milyon sığınmacı .
    %86
    %14
    Yanıtla
  • irfan (1 yıl önce)
    bunu konuşan akademisyen bilim adamıysa söyleyecek söz bulamıyorum
    %86
    %14
    Yanıtla
  • Alp (1 yıl önce)
    10 milyon sığınmacınin Turkiyeyi ekonomik ve asayiş olarak çökerttigi ortada. Üstelik gelecekte daha büyük sikintilar olacak. Bir rektör bunu görmüyorsa sıkıntı, görmesine rağmen bu şekilde konuşuyorsa daha büyük sıkıntı.
    %90
    %10
    Yanıtla
  • OMalatyalı (1 yıl önce)
    Bilim adamı bilin kimin adamı? Oldu artık artık yaranmak için yapmadıkları kalmadı yazıklar olsun!!!
    %79
    %21
    Yanıtla
  • Vatan daş (1 yıl önce)
    Hataylı, Samandağlı, İskenderunlu, Arsuzlu, Belenli birçok Arap kökenli arkadaş ve tanıdıklarım var, onlar bile bu gelenleri kabul etmiyor Suriye'nin PKK sı diye tasvir ediyor, ne olduğu bellisiz kişileri getirip doldurdular aramıza. 1 Türk'ü işten çıkarıp yerine Ucuz diye sigortasız 2 Suriyeli, Afganlı/ Pakistanlı alıp bunlara iş veren sanayici ve esnafın, bunlara ev/ dükkan kiralayanların, ev/dükkan satanların yatacak yeri yok. Öz yurdumuzda gariban biz olduk, Dışarıda eşya,giyim,yeme içme, ulaşım, evde elektrik ve doğalgaz ateş pahası, çocuklarımız işsiz, ev fiyatları, araba fiyatları ve kiralar uçmuş, gençler evlenemiyor. Akaryakıt olmuş tavan, adım atsan para simit 3 lira 4 lira olur mu oldu memlekette
    %90
    %10
    Yanıtla
  • Tahir (1 yıl önce)
    Liyakat bitmiş.. Allah sonumuzu hayretsin
    %85
    %15
    Yanıtla
  • Kızılelma (1 yıl önce)
    Koca koca bilim adamları göçten biz etkilenmedik diyorlarsa pes vallaha pes. Ne diyelim ölü bizim Allah rahmet eylesin!
    %86
    %14
    Yanıtla