SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Madem Bunlar Duymuyor, Cumhurbaşkanına Gideceğim"

0
Güncellendi - 2018-04-11 03:31:35
A- A+ PAYLAŞ

İLİ VE ŞEHRİ YÖNETENLERE TEPKİ.. İçeriğinde boyar maddeler, kimyasal atıklar nedeniyle zehir saçtığı bilimsel analizlerle kanıtlanan, bilim çevrelerince ‘insan ve çevre sağlığı üzerinde ölümcül etki’ yaratacağı uyarılarıyla yıllardır gündeme gelen Organize Sanayi Bölgesinin atık sularının karıştığı Şahnahan deresi boyunca yer alan mahallelerde hayvan ölümleri yeniden gündeme geldi.  İneği Topraktepe Mahallesi’nde söz konusu derede su içen Mustafa Arıkan isimli vatandaş, ineğinin öldüğünü ve ölümüne bu suyun neden olduğunu ileri sürdü. Yetkililerin duyarsız kaldığını belirten Arıkan “Bu şehrin yöneticileri bizim sesimizi duymadı. Geriye kalan hayvanlarımı satıp, yol parasını çıkarıp Cumhurbaşkanına gideceğim. Derdimizi Cumhurbaşkanımıza anlatacağım. Burada bizi duyan olmadı” sözleriyle isyan etti.

Sanayi atıkları ve zehirli kimyasallar içeren organizenin atık sularının, tarımsal sulamada kullanılması Dilek, Şahnahan, Topsöğüt, Topraktepe, Suluköy ve bu çevrelerdeki diğer yerleşim yerlerinde biyolojik yaşama ve çevreye zarar vermeye devam ediyor.  Yarattığı olumsuzluklarla 20 yıldır gündemde olan bu soruna bir türlü çözüm üretilemedi.

Son olarak geçtiğimiz günlerde Topraktepe mahallesinde yaşayan Mustafa Arıkan isimli vatandaş, ineğinin kirli suların geçtiği dere kenarında otladıktan sonra bu sudan içtiğini ve ertesi gün öldüğünü söyledi. Yıllardır yaşadıkları bu soruna karşı yetkililerin duyarsız kalmasından büyük üzüntü duyduklarını belirten Arıkan,  “Madem burada bizi gören duyan yok, o halde ben de yol parası için geride kalan hayvanımı satıp Cumhurbaşkanımıza gideceğim. Derdimi ona anlatacağım. Cumhurbaşkanımız bu sorunu çözer” diye konuştu.

İneğinin Şahnahan Deresi kenarında otladıktan sonra bu sudan içtiği için öldüğünü ileri süren Arıkan, olayı şöyle anlattı:

“Organizenin atık sularından benim ineğim öldü. Ben hayvancılıkla geçiniyorum. Şehre indiğim bir gün çocuklar ineği salmışlar ve inek bu kirli sudan içmiş. Ertesi gün hastalandı ve öldü.  Bugüne kadar bu bölgede birçok köylünün ineği, başka hayvanları öldü. Köyde artık kimsenin hayvanı dışarı çıkmıyor. Bu şehrin Valisi nerde, Büyükşehir Belediye Başkanı nerde? Yeşilyurt Belediye Başkanı nerde? Milletvekilleri nerde?  Bu ilin yetkilileri nerde? Yıllardır söylüyoruz, bizim sesimizi duyan yok mu?  Hayvanlarımız ölüyor. Çocuklarımız hasta oluyor. Hayvanlarımızdan sonra sıra bize gelecek.  Topraktepe, Kesirik ve Sütlüce mahalleleri olarak çok mağduruz. Bizim hiç mi sahibimiz yok? Benim ineğim öldü, komşularımızın hayvanları öldü. Biz sesimizi kimseye duyuramıyoruz. Cumhurbaşkanımız muhtarlara para veriyor ama bu muhtarlar köylüye sahip çıkmıyor. Suyuna bakmıyor. Yoluna bakmıyor. Çoluk çocuk perişanız. Biz derdimizi kime anlatacağız? Madem bunlar duymuyor artık Cumhurbaşkanının yanına gideceğim. Geriye kalan hayvanlarımı satıp yol paramı ayarlayıp Cumhurbaşkanımızın yanına gidip derdimi anlatacağım.”

“İnsanlar ölünce mi çözüm bulunacak?”

Mahalle sakinlerinden Fatih Türkoğlu isimli vatandaş da ilgili ve yetkili kurumlara yaptıkları bütün şikayetlerin sonuçsuz kaldığını, bölge halkı olarak yıllardır büyük mağduriyet yaşadıklarını ifade etti.  Organizenin atık sularının karıştığı söz konusu derenin içine dinamo atıldığını ve bunun saatine 40 TL vererek sulamada kullandıklarını kaydeden Türkoğlu “Biz yıllardır Devlet Su İşlerine, Valiliğe, Organize Müdürlüğüne, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğüne dilekçeler verdik. Yazılı sözlü şikayetler ilettik. Ama maalesef manzarada değişen bir şe yok. Biz bu suyla hayvanlarımızı suluyoruz, bahçelerimizi suluyoruz. Suyun içine dinamo atılmış ve bütün köyün suyu bu kirli sudan gidiyor. Bunun saatine bir de 40 TL para ödüyoruz. Bu suyla sebze meyve ve bahçe suluyoruz. Kimse bununla ilgilenmiyor. Kimse bugüne kadar çözüm bulmak için uğraşmadı. Biz ne kadar engel olmaya çalışsak da hayvanlar otlanırken bu sudan içiyor. Bu sudan zarar görüyor. Çocuklar dereye iniyor ve buralarda oynuyor. Bu suyla bütün köylüler zarar görüyor.  Biz artık ne yapacağımızı, derdimizi kime anlatacağımızı bilmiyoruz. Daha önce Vali Bey de buraya geldi. Bu durumu gördüğü halde çözüm yoksa artık ne yapacağız bilemiyoruz. Buraya çözüm bulunması için inanların ölmesi mi gerekiyor? Eskiden burada piknik yapıyorduk, herkes gelip piknik yapıyordu, vatandaşın nefes aldığı yerlerdi şimdi artık manzara büyük bir kirlilikten ibaret” diye konuştu.

“Eskiden bu suda balıklar yaşardı şimdi etrafından gezinen hayvanlar ölüyor”

Bölgede yaşayan Erkan Gül isimli vatandaş ise, eskiden bolca balığın yaşadığı Şahnahan Deresi’nde şimdi etrafından gezinen hayvanların dahi ölmeye başladığını söyledi. Yapılan arıtma tesislerinin enerji maliyetlerinin yüksek olması gerekçesiyle çalıştırılmadığını ileri süren Gül, tepkilerini şu sözlerle dile getirdi:

“Vali Bey, Belediye Başkanı gelsin, akşam bu köyde dursun, kokuyu hissetsin, manzarayı görsün. İçler acısı. Yazıktır, günahtır. Fakir fukara bu sudan faydalanıyor.  Sulama suyu olarak bahçeler sulanıyor.  Köylüyü bu durumdan kurtarmaları gerekirken yumuşak koltukta ben de otururum. Buradaki köylülere yazıktır.  Burada dinamo çalıştırıp saatine 40 TL alıyorlarsa bu meselenin üzerinde durmaları lazım. Suluköyde ağaç diye bir şey kalmadı. Hepsi bu su yüzünden kurudu. Kayısı diye bir şey kalmadı. Yarın öbür gün insan da ölecek.”

Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

20 yorum yapılmış

  • mehmet (6 yıl önce)
    sorumluluk sahipleri görevlerini yapmalı ya da çekip gitmeli her şeyi reise götürmek zorunda kalmamalıyız.
    0
    0
    Yanıtla
  • Tatar Ramazan (6 yıl önce)
    Herşeyi cumhurbaşkanımıza mal edenler sizlere yazıklar olsun adam herşeyi nerden görsün yahu
    0
    0
    Yanıtla
  • mustafa BULUT (6 yıl önce)
    AH BE AMCAM, SANDIKTA CEZALANDIRMAYI DÜŞÜNMÜYORSUN. BELLİ Kİ ÇOK VEFALISIN. TEK ADAM REJİMİ İŞTE BÖYLE. HİÇ DÜŞÜNEMEDİN Mİ Kİ TEK ADAM HER YERE, HER YARAYA, HER FERYADA YETİŞEMEZ. BU KONU İÇİN CUMHURBAŞKANINA ULAŞACAĞINI SANIYORSUN. AMCACIM SEN CUMHURBAŞKANINA ULAŞINCAYA KADAR ATI ALAN ÜSKÜDAR'I GEÇER. SEN ZEHİRLENDİĞİNLE KALIRSIN.TEK ÇAREN SANDIK.SENİN VE CANLILARIN SAĞLIĞINI DÜŞÜNMEYEN SORUMLULARA DERSİNİ SANDIKTA VER VE HESAP SOR.
    0
    0
    Yanıtla
  • HALİL ŞAHİN (6 yıl önce)
    MALATYA Belediye Başkanı’na sesleniyorum özellikle, Sağlık Bakanlığından gelen kişiler bu suda neye göre tahlil yapıyorlar. Zararsız diyorlar ama neden canlı yaşamıyor bu suda, çoluk çocuk bunun içerisine giriyor. Hayvanlar içine giriyor bu suyu içen hayvanlar ölülüyor, Eskiden balık avlanıyordu bu suda şimdi balıklar yok, nereye gittiler. Eğer çok zararsızsa bu tahlil yapan kişiler gelsin burada birkaç gün yaşasın veya gelsin girsinler bu suyun içine zararlımı, zararsızmı o zaman görelim. Bu durumdan suyun aktiği istikametteki bütün köylü şikayetçi. Nereden geldiği belli, aslında fabrika bir filtre taksa veya başka bir önlem alsa bu iş kökünden hallolur. Hiç kimse taşın altına elini koymuyor yalnız mağdur olan burada vatandaş, millet, biziz. Yetkililerden ricam, buranın bir an önce çözüme kavuşturulması,yeni çıkan yasalara göre îşletmeler aritmalarini yaptirmalari gerekiyor,fakat olay malatya olunca bu yasalar orada îşlevini yitiriyor,but an önce yetkililerin bu Konuda gerekli çismalarini yaparak magdur olan vatandaşlarin tespit edilerek zararlarinin giderilmesini ve o çocukliğumuzda avuçlarimizla su íçip yüzdügümüz berrak derenin eski gunlerdeki gibi baliklarla dolu yuzulebilir halde gelmesini yetkilerden istirham ediyorum.
    0
    0
    Yanıtla
  • Gariban (6 yıl önce)
    Bu derenin suyundan alabalık olurdu güzelim doğayı birkaç farikatöre peşkeş çekiyorlar .kimse halkı dinlemiyor halkta tepki vermiyor muhtarlar kendi çocukları için kadro peşinde ilgilenen yok şu işe bakın bakanı olan bir il bu kadar pasif olabilirmi .kaç kez söyledik dinleyen yok bu suyu arar duruma düşeceğiz yetkilileri kınıyorum
    0
    0
    Yanıtla
  • mehmet deren (6 yıl önce)
    o derenin geçtiği bütün köyler Ak partiye oy veriyor. şimdi kendi seçmenini korumak için ne yapılıyor. Ak partili yetkililere buradan sesleniyorum. Siz orayı yapmasanızda size oy verecek insanların sağlığını kurtarın lütfen ...
    0
    0
    Yanıtla
  • malatyalı (6 yıl önce)
    Çevreyi kirleten Buyuk fabriakalar TSO başkanı sorunu hemen çözer. Eskilerin yapamadığı yapacak tek YÜREKLİ Başkan Sadıkoğlu.
    0
    0
    Yanıtla
  • Murat Bey (6 yıl önce)
    Amca yanlışın olmasın bak belediye bir grup kız öğrenci istedi diye jet hızıyla bilmem kaç trilyon harcayarak pembe trambüs projesini hayata geçirdi. Sizin bu ölümcül ve çok tehlikeli hatta Malatya’nın bir kısmını etkileyebilecek bir probleme nasıl duyarsız olabilir? Amca hiç cumhurbaşkanına gitmek için masraf etme. Şu trambüs için dilekçe veren kızları bul sizin içinde dilekçe versinler...Ahmet Çakır ve arkadaşları jet hızıyla yaparlar...
    0
    0
    Yanıtla
  • abdulkadir (6 yıl önce)
    Madem sanayii ve istihdamı teşvik ediyorsunuz o zaman çevreye de duyarlı olun. Sen para kazanırken vatandaş ölsün mü? Avrupayı yaşatırken Türkiye berbat mı olsun. Arıtma tesisleri çalışıyor mu? Bu memleketin sahibi kim. Bu dertlerle kim ilgilenecek. Yıllardan beri vatandaşlar feryat ediyor, gazeteler ve televizyonlar haber yapıyor aldıran yok. Yazıktır, günahtır.
    0
    0
    Yanıtla
  • Abdurrahman Aslan (6 yıl önce)
    Bunun bir de arıtma tesisine yakın bölgelerdeki yerleşim alanlarına kokusu sürekli yayılıyorken görün insanı 2yilda öldürecek cinsten buradan yetkililere sesleniyorum bu pisliğin önlemini alın Allah rızası için!
    0
    0
    Yanıtla
  • duyarlı (6 yıl önce)
    yazık kaç defa haber oldu bu dereler ve karakaya barajı, organize sanayi atıkları, fabrikalara gücü yetmeyenler yarın bunun hesabını allaha verecek. mağrurlanmayın siyasiler sizden büyük allah var....
    0
    0
    Yanıtla
  • Turgut ÖZMÜŞ (6 yıl önce)
    Böyle duyarlı güzel insanlarımıza ( Mustafa ARIKAN ),helal olsun , yüreğine sağlık, Esas görevi olanlar nerdeler ? .
    0
    0
    Yanıtla
  • mehmet (6 yıl önce)
    yazık yazık Allahtan korkun.bu ne rezalet denetim yok bişey yok.Ogüzelim derelerin içi balık dolu kenarları piknik alanı olması gerekir ikem şu pisliğe bak.avrupa sadece bu konuda mükemmel.en ufak bir su kaynağı milli değer olarak görülüyor.Orada bunu yapsalar adamın ticari hayatını bitirirler.Devlet işte bu noktada balyoz gibi inmeli.biz çocukken bu derelere yüzmeye balık tutmaya gelirdik.Ama bizim çocuklarımız yanında geçerken burnunu kapatıyor.
    0
    0
    Yanıtla
  • Raif (6 yıl önce)
    Vatandaş haklı o su o şekilde baraja kadar gidiyor, barajdaki balıklarda etkileniyor, Fabrika atıkların çok iyi bir şekilde izole edilerek temiz su kaynaklarına karışımı mutlaka önlenmelidir.Başka yaşayacağımız bir şehir yok su, hava ve toprak kirliliği mutlaka sağlanmalıdır.Gelecek nesillere temiz bir dünya bırakmalıyız.
    0
    0
    Yanıtla
  • kazım (6 yıl önce)
    Hiçbir ideoloji ve siyaset içermeyen, herkesin ortak sorunu olan bu problemi bile yıllardır çözemiyorsak, daha diğer kronik meselelerimizi ne zaman nasıl çözeceğiz?Yerel yöneticiler, vekiller vs. bu konuyu gördükleri halde gelip bu su gibi boyalı birkaç lafla bizi bile ikna edip bu suyun böyle kirlenmesinin normal olduğuna bizi ikna ederler. Vatandaş artık tüm ümidini sayın Cumhurbaşkanına bağlıyorsa, yerel yöneticiler niye varlar?
    0
    0
    Yanıtla
  • zafer kavuk (6 yıl önce)
    yazık oluyor memleketime yazık. toprak zehirleniyor, ağaç, su zehirleniyor, biz zehirleniyoruz, çocuklarımız...
    0
    0
    Yanıtla
  • hilmi (6 yıl önce)
    bu konuyla ilgili valiliğin ve özellikle çevre ve şehircilik müdürlüğü ve halk sağlığının yakinen alakadar olması gerekmekte organize sanayideki tesislere atıksu sınırı getirilmeli çevre ve şehircilik atıksu numunesi alarak suyun karakterizasyonunu tespit ederek olumsuz etkisi bulunan sektörlere kısıtlamalar getirilmeli ayrıca kirleten öder prensibi devreye sokulmalı yeter artık makamları iş yapmak için işgal edin!
    0
    0
    Yanıtla
  • Ekrem (6 yıl önce)
    Aman Amcalar yapmayın Birilerinin Ekmeğine yağ sürenler alınır sonra. Yıllardır burası böyle Tohmada Barajda Canlı kalmadı öldü nedense Sonuçlar Hep sağlıklı Nasıl oluyorsa. gerçi Seçim varya belki ilgilenir gibi yaparlar iki yıl önce Baraj kıyısında ölü balıklardan geçilmiyordu Haber yapıldı sonuç... Kiraz Bahçesi.............
    0
    0
    Yanıtla
  • Malatyalı (6 yıl önce)
    Birileri kazanırken birileri kaybediyor .Kazanan para kaybeden sağlığını yitiriyor.Bu konuda üstekilerin değil yerel yöneticilerin kabahati vardır.REİS KURTAR BİZİ BU ADAMLARDAN
    0
    0
    Yanıtla
  • Hakkı (6 yıl önce)
    Ah dayim bunlar yine haklı çıkar......
    0
    0
    Yanıtla