Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Malatya gezisi sırasında, merhum Cumhurbaşkanlarından hemşehrimiz İsmet İnönü'den bahsetmemesini eleştiren bir yazı kaleme alan Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Cüneyt Arcayürek, 63 yıl önce İnönü ile birlikte katıldığı bir Malatya gezisine ilişkin gözlemlerini de bu yazıda belirtti.
Başbakan Erdoğan, geçtiğimiz Cumartesi günü Belediye arkasındaki miting meydanındaki toplu açılışlar sırasında konuşmasına, "Siz, Malatyalı merhum Niyazi Mısri’nin dediği gibi, cana cansınız. Cana canansınız. Bu Malatya Battalgazi’nin şehridir, bu Malatya Konevi Hazretlerinin, İbni Arabi hazretlerinin şehridir. Bu Malatya rahmetli dostum Ahmet Kaya’nın şehridir. Bu Malatya rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ın şehridir. Malatya cana candır. Malatya cana canandır. Her geldiğimde söylüyorum, bugün de söyleyeceğim. Malatya Malatya bulunmaz eşin, gönülleri coşturur ayla güneşin.. Rabbim muhabbetinizi daim eylesin, dostluğumuzu, yol arkadaşlığımızı, kardeşliğimizi muhafaza etsin. Biz her zaman Malatya’dan razı olduk, rabbim de sizden, Malatya’dan razı olsun.." sözleriyle başlamış, 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'den bahsetmemişti.
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Arcayürek, bu konuyla ilgili olarak, gazetenin bugünkü sayısında "İtiraf!" başlığıyla bir yazı kaleme aldı. Bu yazının bir bölümü şöyle:
"Malatya’yı türkücü Ahmet Kaya’nın, devlet bürokrasisini tarikatlara açan Özal’ın kenti diye selamlıyor da; çatlasa da patlasa da tarihten adını asla silemeyeceği Malatya doğumlu İsmet İnönü’yü anmıyor.
Tabii RTE’nin yakın tarihi inkâr eden kafası; 1950’de iktidarı yitiren İnönü’yü; seçimlerden sonra çıktığı ilk yurt gezisi Malatya’da halkın sokaklara dökülerek büyük coşku ile karşıladığını bilse bile anımsamak istemiyor...
O gezide partinin yayın organı Ulus gazetesi adına İnönü’nün refakat muhabiriydim.
Milletvekili seçen Malatya halkına teşekkür gezisiydi bu.
İsmet Paşa’ya gösterdiği olağanüstü sevgi ve saygıyı, doğrusu geziyi izleyen ben ve bir iki gazeteci beklemiyorduk.
***
İsmet İnönü muhalefet lideri olarak ilk konuşmasını Malatya’da yaptı.
Bu, yeni iktidarın bir türlü sindiremediği demokrasinin temel kurallarını vurgulayan ve geleceğe umutla bakan bir konuşmaydı.
Oysa o sıralarda Ankara’da CHP’ye ve partinin lideri İnönü’yü kötüleme yarışı başlamıştı bile.
27 yıl iktidarda kalan CHP’ye -bugün olduğu gibi o günlerde de- akıl almaz suçlamalar yöneltildi.
İnönü, Cumhuriyetin Atatürk dönemleri dahil 27 yılının sorumlusunu mu arıyorsunuz; “Benim” dedi.
Ailesi suçlandı. Akıl almaz saldırganlıklarla karşılaştı.
Menderes parti toplantılarında “bu ak saçlı adamdan” her konuşmasında -bugün olduğu gibi- saldırgan üslupla söz ediyor; örneğin; “Ne yani, ne sanıyor. DP iktidara gelince güneş doğudan mı batacaktı” diyordu.
İktidara geldikleri ilk günden son güne dek, üç seçim yitirmesine karşın CHP ve İnönü gündeminde eksik olmadı...
***
Bugün de eskisinin tıpkısı bir tablo yaşanıyor.
RTE de, üç seçim CHP’yi sandıkta yendi, ama Menderes gibi, CHP’ye beslediği inanılmaz kinden bir türlü arınamıyor.
Kanıt? İktidar olmadan ve iktidar olduğu 11 yıl yaptığı konuşmalar.
Cumhuriyeti kuran, hilafeti kapı dışarı eden, din devleti yerine laikliği devletin ve demokrasinin temeli yapan partiyi, onurlu tarihini bir türlü sindiremiyor, tahammül edemiyor.
“CHP’nin genel başkanı eli kanlı diktatörlerin sırtını sıvazlıyor, eli kanlı terör örgütleriyle ortak eylem yapıyor” diyor ve bu saçma sapan, Başbakan’dan geldiği için pek çok çevrenin doğru sanısıyla sesini çıkaramadığı bu iddiaya (yoksa iftiraya mı) “ağır ol, molla desinler” diyene, karşı çıkana da rastlamıyor..."
Arcayürek'in yazısının tamamını Cumhuriyet Gazetesi'nin internet sitesine aşağıdaki adresten ulaşarak okuyabilirsiniz:
http://cumhuriyet.com.tr/?hn=443222&kn=34&ka=4&kb=5&kc=34
ARŞİV FOTO: Merhum Cumhurbaşkanı ve Başbakanlardan, Malatya eski milletvekillerinden İsmet İnönü'nün Malatya gezilerinden birinde çekilmiş fotoğraf.. (Kaynak:karaevhaber.org)