Cumhuriyet Halk Partisi Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Malatya’nın 2013 yılında hak ettiğini alamadığını bildirdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki konuşmasında, Malatya’nın sorunlarını dile getiren Cumhuriyet Halk Partisi Malatya Milletvekili Ağbaba şunları söyledi:
"Bizleri Meclise gönderen halkımıza karşı sorumluluklarımız var. Bizler, Meclisi uyuma yeri olarak görmüyoruz. Meclisi sadece el kaldırma yeri, diğer milletvekillerini tekmeleme, küfretme, hakaret etme, ölümle tehdit etme yeri olarak da görmüyoruz. Bizler, Meclisi ülkenin yönetileceği, halkın sorunlarının konuşulacağı ve çözüm bulunacağı yer olarak görüyoruz. Bu anlayışla 2014 yılının ilk ayını bitiriyoruz.
Geçtiğimiz sene, yani 2013 yılı hem Malatya'mız hem de Türkiye için kayıplarla dolu bir yıl oldu. Türkiye'nin kayıplarını hepimiz yaşayarak gördük. Sokaklarda özgürlük isterken hayatını kaybeden gençleri gördük, evinde ayakkabı kutularında para sayan gençleri de gördük.
Malatya'nın yaşadıklarını sık sık bu kürsüden anlatmaya çalıştım, seslendirmeye çalıştım ama ben söyledim, AKP sustu, duymadı.
2013 yılında Malatya çok şey kaybetti. Malatyalı üreticiler emeklerini, ekmeklerini, gelecek hayallerini kaybettiler. Kayısılara don vurdu, dolu vurdu, TARSİM vurdu, Ziraat Bankası vurdu. Dünyanın en güzel kaysılarını 3 TL'ye mal edip 2 TL'ye satan binlerce üretici banka kredileriyle, faizle, borçla 2013'e veda etti; kimisi icralık, kimisi borçlu. 2002'de 1 litre mazot için yarım kilo kayısı veren üretici, 2013 yılında 1 litre mazot için 2 kilo kayısı vermek zorunda kaldı. Malatyalı üretici AKP sayesinde tam 4 kat fakirleşti.
Kayısıdan sonra elma da dibe vurdu, meyve suyu fabrikaları bile almadı. 10 kuruşa elmasını satamayan Doğanşehirli 2013 yılını "kara yıl" olarak ilan etti. Kuluncaklılar 2 liraya mal ettikleri nohudu 1 liraya satmak zorunda bırakıldı. Akçadağ'ın armudu, Yeşilyurt'un kirazı, Arapgir'in üzümü, Hekimhan'ın cevizi, Doğanyol'un narı da aynı kaderi yaşadı, üretici battı, bitti.
Tarım üreticileri ne yaşadıysa hayvan üreticileri de aynı çileyi çekti. Meralar peşkeş çekildi, hayvanları aç kaldı. "Samanla besleyelim." dediler, pişman oldular. Sütü 60 kuruşa satıp samanı 1 liraya alınca maalesef kurtuluşu da inekleri kesmekte buldular. Sütün litresi sudan da ucuz, samandan da ucuz! Malatya'da, tarımda hiçbir şey veremeyenler, gece yarısında Sultansuyu'nda ineklerimizi çalarken yakalandı.
Köylerin içine kadar maden ocağı açılmasına, 600 bin kişinin içme suyunu karşılayan Kaptaj'ın dibine taş ocağı kurulmasına, doğa harikası Fethiye'nin yanı başına çimento fabrikası açılmasına, akarsuların ve çayların ortalarına HES'ler kurulmasına izin verildi. 2013 yılında en çok kaybeden Malatya'nın geleceği oldu, Malatya'nın toprağı, suyu oldu.
2013 yılında doğu batı arasında tüm yolların kesiştiği yer olan Malatya'ya hızlı treni ancak 2023 yılına müjdelediler. Yıllardır vagon fabrikasını bekleyen… Vagon fabrikasını böyle parçalayarak satmayı bir marifetmiş gibi gösterdiler.
Hızlı trende kandırılan Malatya, 2013 yılında Karayollarından çok gol yedi. Her yere duble yol giderken, maalesef, Malatya'ya duble kazık geldi.
Kırk üç yıldır bekleyen Malatya-Adıyaman yolu, kırk dördüncü yılında hâlâ bitirilmeyi bekliyor.
Kapıkaya ve Boztepe barajlarının, maalesef, sulama kanalları unutuldu.
Taşıma ihaleleri yine gecikti. Pek çok öğrenci, Malatyalı fakir, yoksul öğrenci okuluna Ankara'daki öğrencilerden iki ay sonra başlayabildi.
İşsiz sayımız arttı ama TYÇP'den yararlanan kişi sayısı azaldı.
Yeni teşvik yasası Malatya'yı da vurdu. Kasasındaki parayla özelleştirilen TEDAŞ… TEDAŞ'ı özelleştirenler elektrik kesintilerinden yakayı silktiler.
Sahipsiz kentin sahipsiz takımları 44 Malatyaspor ve Yeni Malatyaspor haksızlıklarla dolu bir yıl kapattı.
Malatyalı 2013'te 2012'ye göre daha çok fakirleşti, daha çok yoksullaştı. Zenginleşen, emeğiyle üretim yapan Malatyalılar olmadı. Birçok Malatyalının devletle ilişkisi, sadece ve sadece evlerine gelen icra kağıtlarıyla oldu. Malatya'nın kayısısı para etmedi, elması dalında kaldı; köyün suyu yok, suyu yapılmadı. AKP ne yaptı değerli arkadaşlar? Başbakan ne yaptıysa aynısını yaptı, CHP'yi suçladı ama Malatya'nın sorununu çözemedi. Malatyalının çocuğunun çocuğunun rızkı olan kayısı hâlâ yerlerde sürünüyor, hâlâ Malatyalı açlık sınırıyla karşı karşıya; maalesef, kayısıyı çözemediler, bekliyorlar. Malatya'nın kayısı sorunu çözülmediği sürece burada milletvekilliği yapan hiç kimse emeğiyle yapmış olamayacak. Bunu da belirtmek istiyorum."