Malatya-Elazığ demiryolu hattı için Eskimalatya merkezinde bulunan, Fırat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (eski adlarıyla Ziraat Okulu, Tarım Meslek Lisesi) , Turgut Özal Üniversitesi Battalgazi Kampüsü, Feribot İskelesi ve çok sayıda kırsal mahalle arasındaki ulaşımı sağlayan tek şeritli demiryolu menfez geçişi için 1931 yılında yapılan köprünün yıkılmasıyla yerine yerine yapılan, çift şeritli ve iki gözlü çelik korumalı menfez inşaatı sırasında çevredeki tarihi yapılara ait çok sayıda esere ilgili kurumların sahip çıkması gerektiği belirtildi.
1927 yılında bir İsveç-Danimarka grubu olan Nohab (Nyquist ve Holm AB) Şirketi tarafından yapımına başlanan Fevzipaşa-Diyarbakır demiryolu hattı üzerinde bulunan Eskimalatya geçişi için inşa edilen menfez yapımında duvar ve dolgu malzemesi olarak çok sayıda tarihi eser kullanılmış.
Eğitimci Araştırmacı Yazar Fikri Demirtaş, Osmanlı dönemi ve Cumhuriyetin ilk yıllarında Malatya'dan İstanbul'a ulaşmak için (o yıllarda Malatya'dan İstanbul'a gidiş geliş ulaşım Malatya'dan Samsun'a kadar karayoluyla, Samsun'dan İstanbul'a ise vapurla sağlanmaktaydı) kullanılan, bu nedenle eski dönemlerde ‘Vapur Yolu’ olarak da bilinen, 1980'lere kadar Malatya'nın Sivas ve Kuzey Anadolu illeri ile kuzey ilçeleriyle bağlantısı olan karayolunun demiryolundan geçişini sağlayan Eskimalatya'daki demiryolu köprüsünü iş makineleri ile sökülmeden önce ve söküldükten sonra fotoğraflarken, köprüde bulunan ve tarihi değere sahip taşların moloz yığını gibi araziye atıldığını yazdı.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu birbirine bağlayan Malatya-Elazığ demiryolu yönündeki menfezin (köprünün) 1931'de Eskimalatya’daki Kırklar Mezarlığı, Ermeni mezarlıkları ve kiliselerin harabelerinden devşirme taşlarla yapıldığını belirten Demirtaş, taşların üzerindeki yazı ve motiflerden bunun kolayca anlaşılabileceğini belirtti.
Anadolu’da yaşamış birçok uygarlığa ait eserin malzemesinin cami, köprü, çeşme, resmi daire hatta evlerin inşasında kullanıldığının bilindiğini aktaran Demirtaş, demiryolu menfezi sökülürken ortaya çıkan taşların tarihi önemine dikkat edilmediğini ve moloz olarak rastgele bir alana atıldığını yazarken, buna ilgili resmi kurumların sahip çıkmasının gerektiğinin altını çizdi.
Aynı duyarsızlığın Malatya merkezindeki Yeni Caminin restorasyonu ve çevre düzenlemesi yapılırken de gözlendiğini hatırlatan Demirtaş’ın konuyla ilgili yazısına ve fotoğraflara şu linklerden ulaşılıyor:
https://fikridemirtas44.blogspot.com/2022/04/tarihin-izinde-battalgazi-demir-yolu.html
https://fikridemirtas44.blogspot.com/2022/05/malatya-demiryolu-menfezinin-hazin-sonu.html
malatyahaber.com