Saadet Partisi (SP) Gençlik Kolları Genel Başkanı Salih Akyüz, Türkiye’nin bütüncül bir eğitim politikası olmadığını belirterek “Eğitimde maalesef bilgiyi üreten bir toplum olmayı başaramadık. Sadece var olan bilginin kronolojisini tutuyoruz. Öyle olsaydı 200 civarında üniversitesi, bir o kadar enstitüleri ve araştırma merkezleri var ama maalesef bilgi üretemiyoruz. Şimdi bu kadar eğitim kurum ve kuruluşları ile ne sonuç aldık diye sormamız lazım” dedi. Akyüz “Yanılmıyorsam bizim üniversite sayımız Almanya’nın üniversite sayısının 2 katından daha fazla. Sonra da ‘Almanya bizi kıskanıyor’. Kıskançlık böyle olmaz. Kıskançlık bilgiyi kronolojik hale getirip tekrar etmekle olmaz, kıskançlık üretmekle olur” ifadelerini kullandı.
Son günlerde gençler arazında ‘Deizm’in yaygınlaşması tartışmalarına da değinen Akyüz, “Gençlik bir anlamda toplumun aynadaki yansımasıdır. Siz ne gösterirseniz aynaya onu yansıtır. Hem İmam Hatip okulları hem de diğer tüm okulları bir tartışma üzerinden yıpratmak da doğru değil, ama onu körü körüne bir taassupla savunmak da doğru değil. Bu noktalara nasıl gelindiğini aklıselim bir şekilde tartışmamız gerekiyor” diye konuştu.
Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkanı Salih Akyüz, partisinin başlattığı yerel çalışma programı kapsamında Malatya’ya geldi.
SP Malatya İl Yönetim Kurulu üyelerinin de katılımıyla bir basın toplantısı düzenleyen Akyüz, genel merkez yönetimi olarak Türkiye’nin tüm illerini gezdiklerini, buralardaki sivil toplum örgütleri, siyasi partiler ve seçmenlerle buluşarak ülkenin temel meseleleri hakkında fikir alış verişinde bulunduklarını söyledi.
“Bu kadar üniversite var ama bilgi üretemiyoruz”
Türkiye’nin bugün hangi parametresine bakılırsa bakılsın bir plansızlık ve programsızlığın göze çarptığını söyleyen Akyüz, “Eğitimden adalete, tarımdan sağlığa varıncaya dek bütün noktaları değerlendirdiğimizde korelasyondan uzak, birbiri ile ilinti kurmayan bir çalışma dönemi görüyorum. Eğitim açısından ifade edecek olursak, maalesef bilgiyi üretmeyi değil de bilginin kronolojisini tutmayı kendimize esas olarak tutuyoruz. 200 civarında üniversitemiz var, bu sayıdan daha fazla enstitülerimiz, merkezlerimiz, araştırma kuruluşlarımız var. Sivil toplum örgütlerimiz var. Bütün bunlarla yarınları inşa edecek olan bilginin üretilmesi gerekirken maalesef bilgi üretmeyi değil de bilginin kronolojisini tutmayı kendimize esas almışız. Bunca eğitim kurumu varken bizim ne ürettiğimiz, ne yaptığımızı sormamız gerekiyor. Sonuç itibariyle baktığımız zaman yanılmıyorsam 35 tane OECD ülkesi arasında eğitim politikaları açısından değerlendirdiğimizde sondan 2. Sıradayız. Almanya’nın üniversite sayısının 2 katından daha fazla üniversitemiz var ama ‘Almanya bizi kıskanıyor’. Kıskançlık böyle olmaz. Kıskançlık bilgiyi kronolojik hale getirip tekrar etmekle olmaz, kıskançlık üretmekle olur” diye konuştu.
Türkiye’nin adalete ihtiyacı olduğunu kaydeden SP Gençlik Kolları Genel Başkanı Akyüz, şunları söyledi:
“Adalete ihtiyacımız var. Adalet sadece cezaevi yapmakla olmaz. Bizim inanç değerlerimiz var. Bizim inanç değerimizde cezaevi ‘hayırlı uğurlu olsun’ diye açılmaz. Bizim inanç değerimizde Kur'an-ı Kerim almak için kasaya gittiğinizde fiyatı ne kadar diye sorulmaz. Hediyesi nedir denilir. Ama bugün cezaevleri hayırlı uğurlu olsun diye açılıyor. Bir ile ceza evi yapılması demek o ilde suç oranlarının artması demek. Var olan onlarca hastaneye ek olarak yeni hastaneler açılması, koruyucu sağlık politikalarının devrede olmaması, sağlık politikası gereği araştırma konusu edilmesi gereken meselelerin göz ardı edilmesi demek. İş istiyorum, bir göreve talip oluyorum, benim ile ilgili aranan temel parametre benim yetkinliğim değil benim tanıdıklarım. İstihdamda bile adalet yok. Normalde olması gereken, bir bölgeye uçakla gidiyorsanız eğer, sizin partinizin ismi, sizin dinininiz ismi, sizin mezhebinizin, memleketiniz, ailenizin ismi, uçağı kullanabilme veya kullanmama hususunda bir parametre olmaması icap eder. Tek parametre o uçağı kullanıp kullanmadığınız. Ehliyet ve liyakat parametresinin konuşuluyor olması lazım.”
Bir soru üzerine son günlerdeki Deizm tartışmalarına da değinen Akyüz, “Gençlik toplumun aynadaki aksidir. Biz aynaya neyi gösterirsek o cisim bize onu gösterir. Gençlik de böyledir. Neyin yatırımını yaptığınızı, toplumsal olarak bizim düşünmemiz gerekiyor. Gençlik şöyledir, böyledir deyip geçmek doğru değildir. Sonuç itibariyle şunu ifade etmek istiyorum. Gençlere nasıl bir yatırım yaptığımızı büyükler olarak bizim düşünmemiz lazım. İster İmam Hatip okullar olsun ister diğer eğitim kurumları olsun, körü körüne savunmak doğru olmadığı gibi bunları karalamak da doğru değil. Oturalım bir konuşalım. Bu mesele nasıl bu hale geliyor. Hangi parametreleri değiştirirsek bu sonuç değişir diye tartışmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com