İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, bir televizyonda yaptığı konuşmada, 9 haftalık dönemde öğrencilerin tam doz aşı yapılma oranlarının yüzde 79 oranlarında olduğunu belirterek, akademik ve idari personelin tam doz aşı oranının ise yüzde 95 olduğunu vurguladı.
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay Yeşilyurt TV’de yayınlanan Cengizhan Kaya’nın hazırlayıp sunduğu “Her İnsan Bir Dünya” programının canlı yayın konuğu oldu. Rektör Kızılay, programda eğitim ve iş hayatı ile İnönü Üniversitesindeki çalışmalarını anlattı.
Malatya’nın Hekimhan ilçesinde dünyaya geldiğini belirten Kızılay, babasının memuriyeti nedeniyle farklı şehirlerde eğitimlerini tamamladığını ifade etti. Başarılı bir öğrencilik hayatı geçirdiğini vurgulayan Kızılay, Hacettepe Tıp Fakültesini bitirdikten sonra mecburi hizmetini Malatya’nın Darende ilçesinde tamamladığını belirtti.
“İş ve eğitim hayatımdaki bütün hedeflerime ulaştım”
Kulak Burun Boğaz ve Ağız Yüz ve Çene Cerrahisi olmak üzere iki alanda uzmanlığı olduğunu ve hayatının bir bölümünde yurt dışında eğitim aldığını kaydeden Kızılay, iş hayatında birçok alanlarda yöneticilik yaptığını, yaklaşık altı yıldır ise İnönü Üniversitesinde Rektörlük görevini sürdürdüğünü belirtti.
Küçük yaştan itibaren hayalindeki mesleğin hekimlik olduğunu ifade eden Kızılay, “Hep istediklerim, hayal ettiklerim ve tercih ettiklerim oldu. Üniversitede birinci tercihimi kazandım, sonrasında Kulak Burun Boğaz alanı benim çok bilinçli seçtiğim bir uzmanlık alanıydı. Üniversitede hoca olmak istiyordum, çalışarak bu idealimi de gerçekleştirdim. Ben, meslek ve eğitim hayatımda hayal ettiğim her şeyi gerçekleştirdim” dedi.
Turgut Özal Tıp Merkezi’nin inşaatının devam etmesiyle yeni hastanenin açılacak olmasının ve üniversitenin yurt dışı eğitim imkânının bulunmasının kendisine cazip geldiğini, bu yüzden İnönü Üniversitesi’nde eğitim hayatına devam ettiğini belirten Rektör Kızılay, çalışma hayatındaki en büyük sırrının ise çok çalışmak olduğunu söyledi.
“İnönü Üniversitesi Türkiye’de yüz yüze eğitime geçen ilk üniversitelerden birisidir”
İnönü Üniversitesi’nin 13 Eylül’de yüz yüze eğitime başladığını hatırlatan Kızılay, ilk dört haftada kampüs girişinde, otobüs duraklarında, bina girişlerinde ve yemekhane girişlerinde HES Kodu ve aşı kontrolü yaptıklarını belirtti. Rektör Kızılay, dördüncü haftadan sonra Sağlık Bakanlığı ile öğrenci bilgi sistemlerinin YÖKSİS üzerinden entegre edilmesiyle elektronik takibe geçildiğini vurguladı. Dokuz haftalık dönemde öğrencilerin tam doz aşı yapılma oranlarının yüzde 79 oranlarında olduğunu açıklayan Rektör Kızılay, akademik ve idari personelin tam doz aşı oranının ise yüzde 95 olduğunu ifade etti. Öğrenci ve akademik personelin aşılı olmasının dokuz haftalık süreçte eğitimin aksamamasını sağladığını belirten Kızılay, tablonun bu şekilde devam etmesi durumunda 2021- 2022 eğitim ve öğretim yılını pandemiyle beraber yüz yüze eğitim yaparak sürdüreceklerine dikkat çekti.
“İnönü Üniversitesi 46 yıllık tecrübesiyle büyük ve köklü bir üniversitedir”
İnönü Üniversitesi’nin kuruluş kanununa göre Türkiye’de 14’üncü sırada kurulmuş bir üniversite olduğunu vurgulayan Kızılay, bu üniversitesinin Türkiye’nin büyük, tarihi ve köklü üniversitelerinden biri olduğuna dikkat çekti. Rektör Kızılay, İnönü Üniversitesinin iki üniversiteyi bölünerek kurduğunu, iki üniversitenin ise kuruluşuna hamilik yaparak bünyesinden dört üniversite çıkardığını hatırlattı.
Kızılay, rektörlük görevine başladığında belirlediği hedefi ise şöyle ifade etti:
“Rektörlük bayrağını 2016 yılında ben aldım. Hedefim benden önceki çalışanların, rektörlerin üniversiteyi getirdiği seviyenin üstüne çıkarmak, daha fazla tuğla koymak. Onlar bir tuğla koyduysa ben iki tuğla koyacağım diye kendime hedef koydum.”
İnönü Üniversitesi’nin yetkin ve çok güçlü bir yönetim kadrosunun olduğunu söyleyen Kızılay, “Oluşan sinerji üniversitemizin çok yönlü gelişmesine olanak sağlıyor. Eğitimde hem akreditasyon hem de kalite süreçlerinde devraldığımız seviyenin üzerine taşıyoruz. Bir diğer alan bilgi üretme, ARGE, inovasyon, araştırma ve geliştirme gibi birçok alanda her yıl üniversitemiz daha iyiye gidiyor” şeklinde konuştu.
Malatya OSB Meslek Yüksekokulu’nda uygulanan uygulamalı eğitim modeliyle öğrencilerin mezun olduktan sonra iş bulma konusunda sorun yaşamamalarını hedeflediklerini belirten Rektör Kızılay, öğrencilerin tecrübe kazanarak iş bulabilmeleri konusunda avantajlı konuma geçmeleri için 13 eğitim programında 3 artı 1 uygulamalı eğitim modeliyle eğitim ve öğretime devam ettiklerini ifade etti.
“Dijitalleşme hayatımızın her alanını etkiledi”
Dijitalin hayatın her alanını etkilediğini kaydeden Kızılay, bilgisayar ve internetin hayata girmesiyle dünyadaki sanayileşmenin ve teknolojik gelişmenin geldiği noktada dijitalleşmenin artık kaçınılmaz bir süreç haline geldiğine işaret etti.
Kızılay sözlerine şöyle devam etti:
“Bizim kendi hayatımız eğitim, ARGE, inovasyon, sağlık, bilgi üretmek bazı alanlarda da topluma hizmet üretmek. Dijitalleşme bize bu alanlarda bilişimin her basamağını kullanmayı zorunlu kılıyor. Pandemi döneminde yaklaşık bir buçuk yıllık bir zaman diliminde uzaktan eğitim yaptık. Uzaktan eğitim bilişimin bize sunduğu imkânları kullanarak yaptığımız bir eğitimdi. Dijitalleşme hayatımızın her alanında var ve bunu en iyi şekilde kullanmak zorundayız.”
Son olarak öğrencilere tavsiyelerde de bulunan Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay, “Öğrenciler kendilerini tanısın, hedeflerini ve hayallerini iyi belirlesinler. Üniversitedeki mesleğini doğru seçsinler. Buradaki doğrulukta iki önemli kriter var. Bunlardan ilki iyi bir alanı seçsinler. Severek yapacakları bir alanı seçsinler. İkincisi istihdamı olan başarılı olacağı bir alanı belirlesin. Ya sevdiği alanı seçecek ya da seçtiği alanı sevecekler” diyerek sözlerini sonlandırdı.
iha