"NADİR BİR OPERASYONDU, BAŞARDIK.." İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi Kardiyoloji Bölümünde ilk defa yapılan bir operasyonla, 47 yaşındaki bir hastanın kalbindeki iki ayrı delik, aynı anda ameliyatsız biçimde kapatıldı.
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necip Ermiş ve ekibi tarafından “şemsiye yöntemi” ile kasık damarından girilerek iki ayrı kalp deliği olan Tahir Kasapbaşıoğlu adlı hastanın kalp delikleri kapatıldı ve bir süre gözetim altında tutulduktan sonra kısa sürede taburcu edildi.
Kalpte birden fazla delik olması sorunuyla nadiren karşılaşılmasına ve bu tür sorunların bugüne kadar genel olarak açık kalp ameliyatı ile düzeltiliyor olmasına karşın, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi’nde ilk kez gerçekleştirilen söz konusu operasyonun, bu türdeki hastaların sağlık konforuna önemli bir katkı sağlayacağı belirtildi.
Prof. Dr. Necip Ermiş: “Normalde açık kalp ameliyatı ile yapılması gerekiyordu ama...”
Operasyonu gerçekleştiren İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necip Ermiş, hastalığın özellikleri ve operasyon sürecine ilişkin olarak soruları cevapladı.
Prof. Dr. Necip Ermiş, Tahir Kasapbaşıoğlu adlı hastanın geçtiğimiz günlerde, baş dönmesi, yorgunluk, çarpıntı, halsizlik ve benzeri şikâyetlerle kendilerine başvurduğunu, yapılan tetkikler sonucunda hastanın kalbinde büyük olarak nitelenebilecek iki adet delik tespit ettiklerini söyledi.
Kalpteki deliklerin sağ kalpte büyüme, genişleme ve kalp yetmezliğine yol açtığını belirten Prof. Dr. Necip Ermiş, bu tür operasyonların normalde açık kalp ameliyatı ile yapıldığını, ancak Malatya ve bölgede ilk defa yapılan “şemsiye” yöntemi ile hasta açısından çok daha konforlu bir operasyonla kalp deliklerini kapattıklarını kaydetti.
Prof. Dr. Ermiş, ameliyatsız operasyonla sağlığına kavuşturdukları hastanın hastaneye başvurmadan önceki ve sonraki durumu ile operasyonun yürütülmesi sürecini şöyle anlattı:
“Hastamızın şimdiye kadar şikâyetleri olmuş ama biraz geciktirmiş. Bize, baş dönmesi, yorgunluk, halsizlik, gibi şikâyetlerle gelmişti. Kalbinde ‘büyük diyeceğimiz’ iki delik vardı. Bu delikleri amaliyatsız bir şekilde cihazla kapattık. Ameliyat sonrası hastanın şikâyetleri azaldı ve kalp küçülmeye başladı. Çünkü bu tür hastalarda akciğere fazla kan gidiyor ve kalbin sağ tarafı büyüyor. Erken müdahale edilmezse akciğer tansiyonuna neden oluyor. Sağ kalpte büyüme genişleme ve kalp yetmezliği bulgularıyla karşımıza geliyor. Bir eşik geçildikten sonra müdahale edilmezse hasta ameliyat şansını da yitiriyor. Kasıktan anjiyo yöntemiyle hastanın deliklerine cihaz koyarak kapattık. Şemsiyeye benzeyen bir alet var. Kalp deliğine göre bunun büyüklüğünü ayarlıyoruz. Hastamızda deliğin iki tane olması işlemi daha da zor hale getiren bir durumdu. Normalde böyle hastalarda açık kalp ameliyat yapılması gerekir, ama biz kasık damarından girerek kapalı yöntem ile bu kalbindeki iki deliği kısa sürede kapattık. Kateterler vasıtasıyla şemsiye şekindeki cihazları kalbe ulaştırıyoruz”.
Operasyondan sonra hastanın bir süre gözlem altında tutulduğunu ve dinlendirildiğini belirten Prof. Dr. Necip Ermiş, bu işlemlerden sonra, hastanın ertesi gün taburcu edildiğini ve çok kısa sürede sağlığına kavuştuğunu vurguladı.
“Nadir bir operasyonu başardık, çok mutluyuz”
Kalp deliği olarak bilinen sorunların büyük bir kısmının Atrial Septal Defekt (ASD) olduğunu belirten Prof. Dr. Necip Ermiş, gerçekleştirdikleri operasyonun Turgut Özal Tıp Merkezi’nde ilk kez yapıldığını vurgulayarak, operasyonun başarılı geçmesinden ve hastanın sağlığına kavuşmasından dolayı mutlu olduklarını söyledi.
ASD varlığının yarattığı sorunları “ ASD, kalbin kulakçıkları arasındaki duvarda açıklık olmasına verilen addır. Bu yüzden temiz kanın bir kısmı sağ kalbe geçer. Akciğere giden kanın artmasına bağlı olarak, yıllar içinde akciğer damarlarında ve kalpte büyümeye yol açarak zarara sebep olabilir” şeklinde açıklayan Prof. Dr. Ermiş, kalp deliğinin birden fazla olması durumu hakkında da bilgi verdi: “Doğuştan kalp deliği dediğimiz hastalıklar genelde erken yaşlarda bulgu veriyor. Bazı hastalar herhangi bir sıkıntı yaşamadan ileri yaşlara kadar gelebiliyorlar. Normalde bir tane olur kalp deliği, ama birden fazla olduğu durumlar da oluyor. Bu durumda genelde tedavi kalp deliğinin açık cerrahi ile kapatılması” dedi.
ASD kapatmanın sık yapılan bir işlem olduğunu ama her hasta ASD’nin kasık yolu ile kapatmaya uygun olmadığını belirten Prof. Dr. Ermiş, “Bu hastada deliğin iki tane olması işlemi daha da zor hale getiren bir durumdu. Normalde böyle hastalara planlanan tedavi şekli açık kalp ameliyatıdır. Biz bu yöntemle kısa bir sürede hastanın kalbindeki delikleri kapattık ve hasta çok kısa sürede sağlığına kavuştu. Kalbinde iki tane delik olması ve iki deliğin anjiyo yöntemi ile kapatılması bizim hastanemizde ilk kez uygulandı. Hastanemizin bulunduğu bölgede daha önce yapıldığını duymadım. Nadir bir işlem. Bu başarılı oldu ve bizi mutlu etti” şeklinde konuştu.
“ASD durumunda erken tanı büyük önem taşıyor”
ASD durumunun erişkin hayatta da görülen bir sorun olduğunu belirten Prof. Dr. Necip Ermiş, hastalığın tedavisinde başarının yakalanması için erken tanının önemine vurgu yaptı. Prof. Dr. Ermiş, “Erişkinlerde gördüğümüz bu durum, kirli kan ile temiz kanın karışmasına yol açıyor. Böyle bir şey olursa akciğere fazla kan gidiyor ve bu fazla kan gitmesi bir süre sonra kalbin sağ yarısının genişlemesine, akciğer tansiyonunun yükselmesine sebep oluyor. Hastalığın çok geç dönem belirtileri karın ve ayaklarda şişme, nefes darlığı ve morarma gibi şikâyetlerdir. ASD dediğimiz kalp delikleri, doğumsal kalp hastalıklarının yüzde 10-15‘lik kısmını oluşturuyor. Erkenden tanı konup tedavi edilmesi gereken bir durum” dedi.
Güler HAZAR, Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com